Öncelikle kitapta dikkatimi çeken unsurlara değinmek istiyorum: gerçek anlamıyla kullanılan deyimler vardı (maymun iştahı, taşı sıkıp suyunu çıkarmak, eli kulağında olmak, haram lokma yemek vs.) ilginç bulmuştum. Nuh’un gemisi ve yasak meyve gibi dini olaylara atıfta bulunuluyordu. Okurken güldüğüm, üzüldüğüm, şaşırdığım anlar olmuştu. Duygusal olarak doyurucuydu, her karakterin trajik bir hikayesi vardı. İlk sayfadaki eski kelimelerden ve Osmanlı dönemini anlatıyor oluşundan gözüm korkmuştu ama aynı zamanda macera dolu, fantastik, felsefi bir roman olduğu için sandığım kadar zorlanmadım. Çok fazla karaktere, olaya yer verip üzerinde durulmadan geçilmesi her ne kadar olayların birbirine bağlanışında bir sıkıntı olmasa da yorucuydu. Her ne kadar etkileyici bulsam da sonu net bitmeyen kitaplar beni tatmin etmez. Bir başka olumsuz eleştirim ise fantastik bir kitap da olsa karakterlerin tepkilerinin gerçekçi olmayışı. Ve Özellikle kurgusu bu kadar güzelken seçebileceğim pek az alıntı olması bende etkileyeciliğini azaltıyor.