"Lavinia" ne demektir?
Merhaba arkadaşlar, yardımınıza ihtiyacım var. Bizim burda bir kitapçı Mehmet Amca var. 2 yıl önce tanıştık. Her ay olmasa da 2 ayda bir yanına uğrar, kitap alırım. Her gittiğimde de biraz sohbet ederiz. Kitaplara aşık bir adam. Yazma tutkusu da nüksetmiş, bir şeyler karalıyor, dün bana iki şiirini okudu. Her neyse lafı daha fazla uzatmayayım. Şiir kitabı alacaktım, dedi ki; şiir kitapları felâket pahalı, daha önce getirdim, pek kimse itibar etmeyince ben de getirmedim. Sonra dedi ki; şiir kitapları neden bu kadar pahalı sence? Ben daha cevabı vermeden, zaten cevabını da bilmiyorum ya, bir soru daha sordu. "Lavinia" ne demek, biliyor musun? dedi. Bilmiyorum, dedim. Sana ödev, öğren gel, dedi. Evet arkadaşlar "Lavinia" ne demek, Özdemir Asaf neden bu kelimeyi kullanmış bilen, yardımcı olacak olan var mı? Şimdiden teşekkürler.
Git..
Git Lavinia, Kurşuna dizilmiştir Odamın köşesinde yatar düşlerim Her secdemde günahımı kefenlerim O beşik boğuldu Lavinia, Kalan yalnız tuzdur dudaklarımda Geçmişi yudumladım nil nehrinde Oysa, Ne güzeldim ben Seni görmezden önce İpeksi hayallerimi giyerdim Umut ve zafer naraları geçerdi içimden Siyaha kestim şimdi Musa'yı kaybettim sende Git Lavinia, Harut ve Marut sana imrenir Süleyman mabedinde bugün Yorgun şiirlerim dinlenir Babil kulesinden yazıyorum İdam fermanımı bugün imzalıyorum Git Lavinia, ben artık Gerçeğin koynundayım.. Sekizinciadam, isa gürbüz Bu şiiri hiç unutmayacağım. Zira mürekkebi gözlerimin yaşından devşirdim. Lavinia; ‘hayalimdeki muhteşem sevgili’ demektir ve bir çiçek cinsidir, ölüm çiçeği. Özdemir Asaf gitme diyordu, ben git diyorum. Hak etmiyorsa bir kuş gökyüzünde uçurmayacaksın..
Reklam
Lavinia ❤
Bir gölgeyi sevmek ne demektir bilmezsiniz siz...
Gözleri ne kadar da parlak ve şefkatliydi! Samimi ve ateşli ruhu, yüzündeki kusurlara ve uykusuz gecelerin ve yılların bıraktığı izlere bile bir çekicilik veriyordu! Ah, ruhun gücü! Ruhun mucizelerini anlamayanlar hiç aşık olmamış demektir!
"Tüm taşkınlıkları kalbinde toplanmıştı, bir kadın gibi ağlamaya başladı. Hıçkırıklarında boğuldum. Ah! İtiraf etmeliyim ki ben de büyük bir zevkle onunla birlikte ağlıyordum. Onu, kafasını kaldırıp bana bakmaya zorladım. Aman Tanrım, ne kadar da yakışıklıydı! Gözleri ne kadar da parlak ve şefkatliydi! Samimi ve ateşli ruhu, yüzündeki kusurlara ve uykusuz gecelerin ve yılların bıraktığı izlere bile bir çekicilik veriyordu! Ah, ruhun gücü! Ruhun mucizelerini anlamayanlar hiç âşık olmamış demektir! O güzel alnında erken belirmiş kırışıklıkları, bitkin gülümsemesini, solgun dudaklarını gördüğümde içim eridi; hayatındaki acılara, bıkkınlıklara ve zorluklara ağlamak istiyordum. Kendimi onun tüm acılarıyla hatta bana karşı beslediği umutsuz aşkın acılarıyla özdeşleştiriyordum, artık tek bir arzum vardı: Ona acı çektiren şeyi ortadan kaldırmak."
Sayfa 92
"Küsmek ne demek sence?" dedim gözlerine bakarak. Kafasını kaldırıp bana baktı, "Vazgeçememektir küsmek. Kırıldım ama gitmiyorum, gidemiyorum demektir. Bazen kaçmak, bazen çok sevmektir küsmek. Ama herşeye rağmen yanında kalmaktır." Sonra derin bir nefes alıp devam etti, "Bende buradayım Lavinia. Gitmedim."
Reklam