Reader Follow Recommendations
Ölmem sana acı verecek olsaydı eğer, o zaman ölemezdim.
Küçük bir restoranda yedik -nerede olduğunu hatırlıyor musun? Ah, elbette hayır, çünkü senin için öteki benzer akşamlardan farklı bir yanı yoktu, zira kimdim ki ben senin gözünde? Yüzlercesi arasından sadece birisi, sonrasız sürüp giden bir zincirde tek bir serüven halkası.
"Sana, beni asla tanımamış olan sana."
Kütüphanelerinizin kapılarına istediğiniz kadar kilit vurun ancak zihnimin özgürlüğüne koyabileceğiniz hiçbir kapı, hiçbir kilit, hiçbir sürgü yok.
Neden erkekler şarap içiyordu da kadınlar su içiyordu? Neden cinsiyetlerden biri bu kadar refah içerisinde yaşıyordu da diğeri bu kadar yoksuldu?
Kendinden başka kimse olmaya gerek yok.
"Bir erkeğin egemenliği altında olmamın düşüncesinden bile nefret ediyorum."
"Ben buyum," diye düşündüm. "Neysem oyum işte."
Nefret ettiğim bir şey daha varsa, o da insanların kendinizi berbat hissettiğinizi bildikleri halde neşeyle hatırınızı sorup, "İyiyim," demenizi beklemeleridir.
Kendimi koşu yolu olmayan bir dünyada yaşayan bir yarış atı gibi hissediyordum.
Tıpkı bir kasırganın merkezindeki sakin bölge gibi durgun ve bomboştum, çevremdeki karmaşanın içinde yuvarlanıp gidiyordum.
