Sokaklarda dolaşırken evlerin açık pencerelerinden televizyon ekranları çarpıyor gözümüze. Kral TV'de Yonca Evcimik var, "Sabah Şekerleri"nde Yıldız Tilbe... Bir başka ekranda Oya Küçümen, "Top Pop"u sunuyor. Haftanın bir numarasında Emel Müftüoğlu var. Yoldan geçen arabalardan sesler yükseliyor. Levent Yüksel "Yatağıma geeeeel" diye bağırıyor, Aşkın Nur Yengi "Ayrılmam, sarılırım hayallere" diye inat ediyor. Ayrılırdın ayrılmazdın derken görüntünün kenarlarındaki bulanıklık yavaş yavaş azalmaya başlıyor, "flashback" bitiyor ansızın. Sokaklarda geçen arabalarda Youtube'tan açılmış akustik "cover"lar duyuluyor mırıl mırıl. Televizyon ekranlarında mahalle arası cinayetler konuşuluyor, birileri birilerinin pişirdiği yemekleri, başka birileri başka birilerinin giydiği kıyafetleri beğenmiyor, yakışıklı, kaslı "ağa" , konağın kâhyasının dolgulu dudaklı kızına bir tokat atıyor... Derken hepsi birden bar bar bağırmaya başlıyor.