Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Özlem Levla E.

İnsan olmanın ayırt edici özniteliği, onun, evrimin yakıcı koşuşturması içinde bir an için durup, Altamira ya da Lascaux'daki mağara duvarlarına bizi hâlâ hayranlık ve huşu içinde şaşkınlığa düşüren şu kahverengi-kırmızı geyik ve bizonları resmetmesi değil mi? 
Reklam
Rank'a göre nevroz aşırı bilincin her türlü rol yapma, yanılsama olanağını yok etmesidir. Bu yüzden nevrotik doğruya en yakın kişidir; ama bu özellik aynı zamanda yaşamayı da olanaksız kılar. Nevrotik yanılsayabilmeyi öğrenmelidir, yaşamak için.
Varoluşçular insanın bir doğası olmadığını, insanın kendisini yarattığını ortaya attılar. 

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kişiler, bu dünyada ve kendi problemleri konusunda ancak, dünyayı kendileriyle olan ilişkisi içinde yakalarlarsa bir şey yapabilirler. Ancak (dünyadaki) kendilerine karşı tavır alabilip (dünyadaki) kendilerini reddedebilecek duruma gelirlerse kendi varlıklarını olumlayabilirler. "Ölümle (insanın kendi varlığının hiçbir yankısını bulamadığı bir dünyayla) yüz yüze gelebilme yetisi (cesareti) gelişmenin önkoşuludur, insanın kendi bilincine varmasının ve kendisini bulmasının önkoşulu. 
Varolan tüm kişilerin, diğer varlıklara katılmak için kendi merkeziliklerinden dışarı uzanmak olanakları ve gereksinimleri vardır. Bu dışarı çıkış tehlikelidir; organizma çok uzağa giderse, kendi merkezlenmişliğini, kendi kimliğini yitirir -bu fenomene biyolojik düzeyde kolaylıkla rastlanabilir. Nevrotik, kendi çelişkili merkezini yitirmekten çok korkuyorsa, dışarı uzanmayı reddeder ve kendini kasarak geri çeker, dünya alanını ve reaksiyonlarını kıstıkça büyümesi ve gelişmesi durur. Bu durum Freud'un zamanında yaygın bir biçimde rastlanan nevrotik bastırmaları ve ketlemeleri oluşturuyor. Oysa, günümüzün dışa yönelimli uyumculuk dünyasında, yaygın nevrotik tarz tam tersiyle karşımıza çıkıyor; benliğin diğerlerine katılımı ve diğerleriyle özdeşleşmesi içinde varlığı iyice boşalana kadar dağılıp yok oluyor. 
Reklam
May bu noktada, kişinin kendi hayatını sona erdirmeye gücünün yettiğini tam olarak anladığı, ancak intihar etmemeyi seçtiği ana kadar, hayatını ciddiyetle sona erdirmeye kalkışmayacağını söylüyor. 
Batılı düşünce, anlamanın teknikten sonra geldiğini düşünür; buna göre doğru teknik bulunursa hastanın gizi çözülecektir. Varoluşçu yaklaşım bu eğilimin tam tersini tutar: teknik anlamadan sonra gelir.
Zira gerçeği aramak daima nefret edilecek bir şeyle karşılaşmayı göze almak demektir. 
Sayfa 239 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
Kişiyi filozof kılan şey her tür soru karşısında içini olabildiğince dökebilme cesaretine sahip olmasıdır.
Sayfa 236 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
Sokrates'in bakış açısına göre her birey kendi merkezini oluşturur ve dünyanın geri kalanı onu merkez alır, çünkü kendine dair sahip olduğu bilgi aynı zamanda Tanrı bilgisidir." | Kierkegaard
Sayfa 211 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
Reklam
Din, bireyin nihai endişesi olarak nitelendirdiği neyse odur.
Sayfa 199 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
Özgürlük kendi kendine ortaya çıkmaz; elde edilir. Ve tek bir hamleyle elde edilemez; her gün yeni baştan kazanılmalıdır. 
Sayfa 160 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
Özgürlük, insanın kendi gelişiminde rol oynamasıdır. 
Sayfa 153 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
Dolayısıyla iyi toplum insana en fazla özgürlüğü verendir.
Sayfa 152 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
"Gururlu bir insan olmaya en çok yaklaşanlar kendilerinden tiksinenlerdir." | Spinoza
Sayfa 95 - Okyanus Yayınevi, 2.Basım, Nisan-2013Kitabı okudu
1.754 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.