skjaldmö

Sabitlenmiş gönderi
Doğarız ve o an sanki ömür boyu sürecek bir pakt imzalamış gibiyizdir, fakat gün gelir, bunu benim adıma kim imzaladı, diye sorarız.
Sayfa 287
Reklam
Dünyada sevmeyenlere, sevemeyenlere acımalı. Ot gelip ot gidenlere acımalı. Sevebilen insan kendini keşfetmiş insandır. Talihli insandır. Çektiği bütün acılara rağmen, mutlu, kıvançlı insandır o. Aşktır yücelten bizi ve derinliğimiz aşktandır. Gerisi boş, yalan.
Sayfa 129
Verdiğin bütün acılara dayanıyorsam, seni özlediğim içindir. Beklemenin korkunç zehri öldürmüyorsa beni; seni özlediğim içindir. Yaşıyorsam; içimde umut varsa, yine seni özlediğim içindir.
Sayfa 124

Reader Follow Recommendations

See All
Bunca yıl neyi aramış, kimi özlemiştim? Medemki benim olmayacaktın neden seni karşıma çıkardılar? Kim yaptı bunu? Bu kötülükler kimin eseri? Tanrı'nın işi yok da bizi mi görsün? Öyleyse kime inanacağız? O kitaplar ki sabırdan bahsediyor. Ama ne kadar? Nereye kadar? O dinler ki duadan bahsediyor. Kime, niçin ve ne zaman? O peygamberler hiç sevmediler mi? Ben sana inanıyorum kitaplara değil. Ben seni istiyorum. Dua değil. Sabır değil.
Sayfa 121
Bir gün bulacaksam bile parça parça bulmalıyım seni. Ayaklarını Afrika'dan getirip bir kağıt üzerine yapıştırmalıyım, saçların Sibirya'da olmalı, dudakların Çin'de. Gözlerin Hindistan'da bir mabudun gözleri olmalı, ellerin İtalya'da bir heykelin elleri. Bulsam da seni parça parça bulmalıyım. Yine de bir yerin eksik kalmalı. Yeniden yollara düşmeliyim, onu aramalıyım. Ve tam seni tamamladığım anda ölmeliyim.
Sayfa 118
Reklam
Elimi uzatsam tutabilirdim seni, öyle yakındın. Zamana kokun sinmişti. Belki de uzaktın, günlerce koşsam yetişemezdim sana. Zamana kokun sinmişti. Tuttum resmini indirdim duvardan. Duvar ağlamaya başladı.
Sayfa 116
Karanlığın Gözleri
Beni bunca saracak ne vardı? Kanıma girecek Gözbebeklerime oturacak Bir senfoni gibi kulaklarımdan eksilmeyecek Ne vardı? Hiç karşıma çıkmasaydın Bu kör olası gözler görmeseydi seni Ne vardı Güzelliğini hiç bilmeseydim Bir dua gibi bellemeseydim adını Ne vardı bütün gece Gözlerimi tavana dikerek Seni düşünmeseydim
Sayfa 108
Karanlıkta Erimek
İnsan çırpındıkça bir bataklığa saplanıyor Yaşadıkça ölüme Çaresiz olmak bir şey değil Çaresizliğini kabullenmek zor geliyor insana
Sayfa 100
Karanlık Deniz
Bütün karanlıklara razıyım Yalnız uzaklarda, çok uzaklarda Bir gemici feneri yanmalı
Sayfa 88
Karanlığın Çağırışı
Biliyorum güzelliğin yeraltı nehirlerine benzer Biliyorum bir sır gibi güzelsin Hani anlatılmaz duygular vardır Hani şarkılar vardır Sevip söyleyemediğimiz Şiirler vardır unuttuğumuz Aşina çehreler vardır hani Zaman zaman hatırlayamadığımız İşte sen o kadar güzelsin Ve ben o kadar karanlıklar içindeyim ki Şunlar ellerindir diyorum, tutamıyorum Şunlar gözlerindir diyorum, bakamıyorum Düşün, kahrımdan ölmeliyim artık Ölemiyorum
Sayfa 80
Reklam
Sana Bir Tanrı Getirdim
Benim de bir insan tarafım vardı Bakma böyle kötü olduğuma Benim de dileklerim vardı Yeter artık vurma yüzüme çirkinliğimi Her gün bir kadın ağlar benim yüzümde Büyük dertler içinde benim ellerim Anlamıyor musun? Sen sevildiğin için güzelsin bu kadar Ben sevilmediğimden böyle çirkinim
Sayfa 67
Seninle Kardeş Değiliz
Bunca yalnızlıklar, bunca yokluklar benim işim değil Bu çirkinliği ben yaratmadım Ne de bu kahpe güzellikleri Bende sevmediğin ne varsa senden türedi Şu karanlık bakışlar Şu ellerimin pisliği Şu dudaklarımdan çıkan iğrenç sözler Besbelli senin eserin Ne buldumsa sende buldum kötülükten yana Ne öğrendimse senden öğrendim Seni sevdikten sonra başladım yaşamaya
Sayfa 36
Seninle Kardeş Değiliz
Verdiğin her kederin yüreğimde yeri var Hangi kitabı açtıysam seni okudum yıllardır Hangi aynaya baksam seni gördüm Gel desen gelemem Git desen gidemem Öl desen kanım akmaz Anladım artık seni sevmek yüce bir şey Anladım seni sevmek Tanrı'ya yaklaşmak gibi
Sayfa 28
Kader Kapıyı Çalıyor
Ölmekse daha kolay ne var Yaşamaksa sensiz mümkün değil İskender adam edemedi bu dünyayı Biz mi edeceğiz Eflatun çözemedi yaşamın sırrını Biz mi çözeceğiz
Sayfa 19
Hastalığa yakalanma, kaza geçirme, aşağılayıcı durumlara düşme eğilimi olan, kendini küçümseyerek dirençsizleştiren insanları görüyoruz. Onlar, bu tür durumlara kendi istek ve gayelerinin dışında düştüklerine inanıyorlar ama bilinçaltına ait güdülerin bir incelemesi gösteriyor ki onları harekete geçiren şey aslında insanda bulunan en akıldışı eğilimlerden biri, yani zayıf ve aciz olmaya karşı duyulan bilinçaltı arzu; bu insanlar, üzerinde bir denetim kuramadıklarını hissettikleri güçleri hayatlarının merkezine yerleştirme, böylelikle de özgürlükten ve bireysel sorumluluktan kaçma eğilimindeler.
Sayfa 57
1,291 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.