Hayatınızdaki zorluklara aşırı üzülmeyin ve yolunuza engel olarak dikildiğini düşündüğünüz şeylerle savaşmayın. Hayat bazen acılar ve ıstıraplar getirir. Bu gerçeği içsellestirin ve hayatı bütün yönleriyle, koşulsuz olarak kabul edin. Büyük kederler karşısında güçlü, dayanıklı ve sabırlı olun. Kendinize zorbalık etmeyin ve kendinizi harap etmeyin, çünkü bu yalnızca zaman ve enerji kaybıdır.
Her an hayatın size sunabileceği bir güzellik ve zarafet işareti için uyanık olun. Mutluluk ile sizin aranızda duran bütün engelleri yok edin ve kendi mutluluğunuzun ustası olun. Varoluş, sevinç denilen kumaştan biçilmiştir. Siz de keyifli, neşeli, sevinçli olun ve her sevincinizi paylaşın. Enerjinizi doğru şekilde kullanın. Mutluluğunuzun hizmetine vermediğiniz enerji, mutsuzluğunuzu besler, çünkü enerjinin muhakkak şu veya bu şekilde harcanması gerekir.
Bencillik, hırs, kıskançlık, açgözlülük, korkular ve arzular kalple olan iletişim yollarını kapatır. Zamanla sevgi ve şefkat kalbin derinliklerine gömülür, ulaşılamaz bir hale gelirler. Zihnini eğiten kişi, kendi karanlık tarafının içinden geçer ve kalbine ulaşır. O artık insanları rakip veya düşman olarak değil, tıpatıp kendisine benzeyen, acı çeken ve yaralı varlıklar olarak görür.
Reader Follow Recommendations
Gerçek korkusuzluk, içinde bulunduğunuz koşullar nasıl olursa olsun onlarla içsel olarak başa çıkabileceğinizi görmüş olmanın verdiği güven duygusundan doğar. Korkaklığın doğasını ve yapısını anlayan ve korkuyla rahatça kalabilen bir zihin korkaklığı bastırmaya veya onu aşmaya çalışmaz; korkaklığa bakar, ona dair her şeyi öğrenir ve onun hakikatini algılayarak korkaklıktan sıyrılır.
"Zeki bir insan içinde bulunduğu durumu görür ve zamanını önemsiz şeylere harcamak yerine bütün ilgisini zihnini tanımaya ve kendi doğasını öğrenmeye yöneltir. Boş vakitlerinizi heba etmeyin, zamanınızı doğru şekilde kullanın. Her fırsatta içinize bakın ve kendinizi izleyin.