Melike

80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Okuduğum kitapları içerisinde belki de en etkilendiğim kitabı Stefan Zweig'in. Kitap üç ayrı hikayeden oluşuyor. Kitaba da adını veren ilk hikaye de geçen konu gerçekten şunu getirdi aklıma hani bizde de derler ya '' Allah rızası için.. '' Bunun için yapılabilceklerin sınırı, gösterilen sabır ve merhamet bir insanın yapabileceğinin çok fazlasıydı hikayede geçen. En etkilendiğim hikaye ise kesinlikle sonuncu olan ölümsüz kardeşin gözleriydi. Siz belki bir eylemsizlik halinde hiç birşeye bir etkiniz olmayacağını düşünürken bile birşeylere sebep olabileceğiniz gözüküyor her seferinde. Hikayedeki adamın kardeşini yanlışlıkla öldürmesinden sonra aslında tüm ölümlerin ni nevi kardeşini öldürüyormuşsun gibi olduğunu farkediyor ve suçluluk duygusuyla beraber herşeyden elini eteğini çekiyor. Adalet dağıtıyor bir dönem ama bakıyor ki bakıldığında ne kadar adaletiyle bilinse de insanların kaderlerine yön veriyor Hiç birşeye etkisi olmasın sadece günahsız bir hayat yaşamak istiyor Ama bununda eylemsizlikle bile mümkün olmadığını farkediyor. En iyi yaşamın birilerine ya ds bişeylere faydalı olarak hizmet ederek geçen zaman olduğunu anlıyor. Herkesin sonunda onu unutup yaşamına devam ettiği bir hayat sürüyor
Rahel Tanrı’yla Hesaplaşıyor
Rahel Tanrı’yla HesaplaşıyorStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,7bin okunma
Reklam
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Arayış
Stefan Zweig hayranı olan birisi olarak bu da beni tatmin eden kitaplarından biriydi. Kitapta ki kahramanımızın gözünden anlatılıyor olaylar Berger'in. Kitapta çoğu zaman gerçekten yalnızlık bir tek Allah'a mahsus, yoksa insan kafayı yer diye çok düşündüğüm oldu. İnsan doğası gereği yalnız kalmaya uygun değil, sosyal bir varlık zaten. Bu süreçte işte insanın yalnız kalmamak, sevilmek, birşeyin parçası olabilmek ve kabullenilmek uğruna yapabilceklerinden de çoğu kez bahsediyor. Nasıl anlatsam bilemiyorum ama çok şey gördüm Berger de kendimden ki sanki herkes de görmüştür gibime geliyor. Çünkü aslında herkes bu hayatta farklı birşeyler yapmak, yaşadığını hissetmek, kabullenilmek, bazen birilerine bir faydasının dokunduğunu bilmek, bir amacı olduğunu hissetmek istiyor belki de çoğu zaman. Tüm ömrümüz belki de bu arayışta geçiyor belki de. Aynı Berger de olduğu gibi. Tam bu hayatta ne yapmak istediğimizi, bizi neyin mutlu ettiğini bulabildiğimiz anda belki de artık hayatımız bitmiş oluyor.
Kızıl
KızılStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202229,4bin okunma
56 syf.
8/10 puan verdi
·
47 günde okudu
İçinde üç farklı hikaye var. Ama beni en çok etkileyen kitaba adını da veren Lyon'da düğün oldu. Hani bazen hissettiklerinizi, o an ki durumu, gördüğünüz şeyleri kelimelere dökemez, anlatamazsınız hani heh işte siz bunu ne kadar yapamıyorsanız Stefan Zweig de tam tersi bi şekilde çok iyi yapıyor bunu. Hislerinize tercüman oluyor resmen, kelimelere döküyor. Bu adama en çok bu yüzden hayranım sanırım.
Lyon'da Düğün
Lyon'da DüğünStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202131,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
240 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Sonunun asla böyle biteceğini beklemediğim kitaplardan biriydi ama benim için hiç bir zaman birşeylerin sonu önemli olmamıştır. Son ana kadar olanlar, yaşananlardır önemli olan. Ah Yusuf ah! Çoğu zaman ben onun yerine bağırıp çağırmak istedim o susup kalınca. Muazzez'i ben kurtarmak istedim. Mutlu olun istedim. Yusuf'un ağzından Muazzez'i dinleyince onu sevmeyecek kimse yoktur herhalde. Ona olan aşkı. Ah ah! (kitabı bitirir bitirmez inceleme yazınca çok duygu yüklü oluyor) Kısaca çok farklı etkiler bıraktı. Kürk mantolu Madonna ile başladım serüvene ama ikisini kıyaslamamak gerektiğini düşünüyorum. İkisi çok farklı etkiler yarattı bende. Durumun şartları koşulları çok güzel anlatılmış. Zengin hep zengin her istediğini yapan, bir suç işlediğinde de suçlu sayılmayan.. Kısaca şu zamanla değişen çok birşey yok.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Epsilon Yayıncılık · 2019175,5bin okunma
56 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Issız eski parkta karlar içinde, Arıyor geçmişi iki gölge. “ Bu iki cümle herşeyi anlatıyor aslında. Stefan Zweig benim için çok başka yazdığı konular olsun, anlatış biçimi olsun. Severek okuyorum. Bu kitapta da aslında insanların hep düştükleri yanılgıdan bahsetmiş. Geçmişte tam olarak yaşayamadığınız yarım kalan şeyler içinizde ukte olarak kalır. O bilinmezlik, acaba öyle olsa nasıl olucaktılar insanı mahveder. Sanki şu anda da ozaman ki gibi olmayı denesek, yapamadıklarımızı yapsak eskisi gibi olacak sanarız. Ama unutulan birşey vardır ki(yazar da aslında bundan bahsetmekte) ne siz ozamanlarda ki sizsiniz ne de karşınızda ki. Geçmişte hayatınızdaki insana o kadar zamandan sonra bugünden söz etmeyi başaramazsınız. O günler ve geçmiş zorla aranıza girer. Bugün de geçmişi yaşamaktan şu anı yaşayamazsınız.
Geçmişe Yolculuk
Geçmişe YolculukStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202326,7bin okunma
Reklam
Reklam