Ağlasın kerpiçci, yağmur yağsın da
Bir ömür emeği onlar sağsın da
Acı bir teselli bize kalsın da
Varsın adımızı anan olmasın
Muştuyu getiren vâde dolmasın
Lütfü Şahsuvaroğlu
Herc ü merç ettiğin bu topraklara
Gönülde salınan som yapraklara
Gökte dalgalanan al bayraklara
İhanetin bir bedeli olmalı
Bazen yüreklere korku dolmalı
Lütfü Şahsuvaroğlu
Ne acayip günler gördük, geçtiler
Ne tahammül, ne seferi seçtiler
Ne ekin ektiler, ne gök biçtiler
Gün ağardı, zaman doldu, yol yarım
Arı küstü, çiçek soldu, bal yarım
Lütfü Şahsuvaroğlu
Bir sığınak, bir istikbal bulmadan
Dağ devirdim, çöl çevirdim yılmadan
Yoldaşları kullara kul kılmadan
Kurşunlara hedef oldum dönmedim
Gark oldum da azgın sele sönmedim
Lütfü Şahsuvaroğlu
BAŞBUĞ TÜRKEŞ -1980 Öncesi Ülkü Ocakları Genel Başkanları Alparslan Türkeş'i Anlatıyor-
Bahse konu olan kitap 1980 öncesinin zorlu sürecinde Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı görevinde bulunmuş isimlerin Alparslan Türkeş Bey'e dair gözlemleri ve hatıralarından oluşmaktadır. Kitaba geçmeden önce söylemekte fayda görüyorum. Açıkçası kitabı ilk
Yiğitler kan döker, bayrak solmaya
Anadolu başlar vatan olmaya
Kızılelmaya hey... Kızılelmaya!
En güzel marşını vurmada mehter
Ya Allah.. Bismillah.. Allahuekber...
Sayfa 170 - Berikan Matbaacılık ve YayıncılıkKitabı okudu
Korku ver hırstan ibarettir Batı. Kendine ait hiç bir değeri yoktur.
Roma ve Hıristiyan kültürünün onunla bir ilgisi yoktur.
Bütün değerleri aparmadır, hırsız malıdır.
Onun bütün hesabı Doğu' dan gelebilecek bütün tehlikelere karşı güvencede olmasını temin etmektir.
Bunu yaparkende henüz kendisine yönelik bir tehlike yokken bile acımasız provekasyonlarla... muhtemel kılıç sahibini çocukken yok etmek ister.
İsa'nın sudaki sepet içerisindeki çocuk olduğunu unutmayalım.
Bunlar Musa' yıda, İsa' yıda ne hale getirdiler?
Peygamberlerini envai çeşit hırslarının, hayallerinin temsilcisi yaptılar.
........................................................................
2024 Armada üçlüsü Lutfu Sahsuvaroglu
Düşünce dünyamızı aydınlatmış isimlerin ve onların eserlerinin, bugün yeterince tanımadığı bir gerçektir. Özellikle genç nesiller, düşünce dünyamızın yıldızlarını tanımıyorlar. Son dönemde önemli bir kopuş yaşandığını düşünüyoruz.
Türk kültürüne, Türk düşüncesine, Türk edebiyatına eserleriyle ve çalışmalarıyla hizmet etmiş, yön vermiş şahsiyetler, aramızdan ayrılmış olsalarda yaşamaya devam ediyorlar. Aradan geçen zaman, onların değerlerini azaltmamış aksine dahada arttırmıştır. Onlar bugünde yolumuza ışık tutuyorlar.
Şimdi yeniden onların keşfedilmesi, okunması ve yorumlanması gerekmektedir. Çünkü 20. Yy ortaya koydukları bu birikim, içine girdiğimiz yeni yüzyılda da belirleyici olmaya devam ediyor. Günümüzde konuşulmaya ve tartışılmaya devam eden çoğu konuyu, yıllar önce onların ele aldığını görüyoruz.
Sıfırdan bir Türk düşüncesi meydana getirilemeyeceğine göre, düşüncemizi o birikim üzerine inşa etme mecburiyetimiz vardır.
Türkiye bugün köklerine buluşma sürecini yaşıyor. Bu süreçte karşımıza işte bu birikimi oluşturan isimler çıkıyor.
Lütfü Şahsuvaroğlu
▪Genç kızlarımız türkü bilirler mi, söylerler mi? Analar, ana olmaya namzet kızlarımız ninni bilirler mi? O Boş Beşik’teki “nennni nenni” söylemini beceremeyen kızların mayayı koyduğumuz yeri bulması mümkün değildir.
Mayayı tutturamayan analar ise soysuz nesiller yetiştirir.
Ana dediğin ninni bilir söyler, ana dediğin türkü bilir söyler, ana dediğin masal bilir anlatır çocuklarına…
Bugünkü terör batağının bir sebebi de nameyi, ninniyi, masalı unutmaktan ve unutturmaktan geçer.
Buharlı gemilerle Avrupa' nın ipini koparan serseriler uzak diyarların limanlara yakın bölümlerinde korkunç bir sömürü gerçekleştirdiler.
Buharlı gemilerin ardından demir yollarının gelişmesi bu uzak diyarlardaki limanların da ötesinde dahada iç kısımlara bu sömürünün uzamasına vesile oldu.
Hele birde makinalı tüfeği icadıyla buharlı gemi ve trenin hakimiyeti önü alınmaz bir tedhişle oturtuldu.
On binlerce Afrikalı, Asyalı iki üç zıpırın kullandığı makinalı tüfeklerle yerlere serildiler.
19. Ve 20. yüzyılda Batı' nın ortaya koyduğu barbarlığı, tarihin hiç bir döneminde, hiç bir diktadör, hiç bir kavim gerçekleştiremedi.
Lutfu Sahsuvaroglu