Siz gelin beni dinleyin, bu kafayı değiştirin, demiş. Demiş, herbişeyi demiş ya, gelgelelim hükümette anlayacak zihin olmadığından, dinletememiş. Bunun üzerine bizim Zübüğümüz hükümete küsmüş. Hükümette, "Bundan kelli ne derdiniz varsa görün, benimle de selamı sabahı kesin, demiş". Gel zaman git zaman, hükümet işi sarpa sardırınca Zübükzade'ye amana düşmüş, "Sen bizde hiçbir vakit küs olamazsın. Bu bir memleket vazifesidir. Bize acımasan da memlekete acı. Maden sen buraya gelmem dedin, öyleyse biz oraya geliriz," diye haber iletmiş. İşte bizim Zübükzademize gelen misafir böyle bir misafirdir; hükümet elçisi..