Oğlum, sen dünyada ne kadar antikalık yapmak istersen hayat da önüne o kadar gündelik hadiseler çıkarıyor. Korkuyorum ki bu, ömrünün sonuna kadar böyle devam edecek (...)
Sayfa 12 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Mansfield’da yaşayan hali vakti yerinde Bertram ailesi evin hanımının daha düşkün durumdaki ve çok çocuğu olup geçim sıkıntısı çeken kız kardeşine iyilik olsun da evlerinden bir boğaz eksilsin, bir çocukları bari düzgün eğitilsin diye en büyük çocukları olan Fanny’yi yanlarına alırlar. Fanny burada evdeki diğer çocuklardan hep daha aşağı olduğu
Kitap Agatha Cristie'den okuduğum ilk Miss Marple kitabı.
Çizgi roman olup bir de Agatha Cristie'nin elinden çıktığından oldukça akıcıydı ve tek solukta bitti.
Belki çizgi roman olduğundan daha az yer almıştır ama Miss Marple'ın ana karakter olup onu izlememiz gerekirken davaya minik dokunuşları ile yön vermesini okuyoruz daha çok. Bir de bu minik dokunuşlarında da davada görevli erkek komiser ve müfettişlerin onu her defasında dışlaması, "Siz örgünüzü örseniz...", "Herhalde çay bahçesine gidecektiniz..." gibi tavırları beni benden aldı. Buna rağmen erkek komiser ve müfettişlerden hep bir iki adım önde oluşu keyiflendirdi.
En beteri onlardır. Diğerleri gibi baltayla, tüfekle gelmezler... Kanunla, torba yasayla, olmadı yangınla gelir onlar. Bir gün orman arazisi, ertesi gün bir küçük düzenlemeyle bir bakarsın, a-ha sana Kıyamet Park.
(...) ikisi de aynı sonuca varıyordu: Tanrı vardır, var olmalıdır. Frenk gururla ünlüyordu: Düşünüyorum öyleyse varım. Türk çocuğu, müdanasız, el yükseltiyordu: Sen varsan, ben de varım!
Hayatım boyunca bundan daha korkunç bir şey duyabilecek miydim acaba? Muhtemelen evet. Çünkü na zaman tamam artık, bundan fazlası olamaz desem beni daha da dehşete düşürmenin yolunu buluyordu insan denen garip canlı.