Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mahir Buludov

Mahir Buludov
@mahirbulut
Dentist
Azərbaycan Tibb Universiteti
Baku
28 Ekim
26 okur puanı
Haziran 2019 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
Dərd və kədər insana qeyri-adi güc verir,dözümlü edir
Sayfa 365Kitabı okudu
Reklam
Virüs gibi organik parazitler, kendilerini ağırlayan bedende yaşar ve çoğalarak bir bedenden öbürüne yayılır, zayıf düşürür hatta bazen ölümüne sebep olurlar. Parazitin başka bir bedene geçişine izin verecek kadar yaşadığı müddetçe ağırlayanın sağlık durumu paraziti ilgilendirmez. Kültürel fikirler de insanların zihninde bu şekilde yer alır, birinden öbürüne yayılır ve zamanla ağırlayanı zayıf düşürür, hatta bazen ölümüne sebep olur. Kültürel bir öğe (örneğin Müslümanların bulutların üstündeki cennete veya Komünistlerin burada yeryüzündeki cennete inançları) bazen ölüm pahasına dahi olsa insanları belli bir fikri yaymaya ikna eder. Böylece insan ölür, fakat fikirler yaşamış olur.
İnsanlar yıllar boyunca aşkı bulmak isterler, ama bulduklarında da nadiren hoşnut olurlar. Bazıları partnerlerinin kendilerini bırakacağından endişe eder, diğerleri hak ettiklerinin daha azına razı olduklarını ve daha iyi birini bulabileceklerini düşünürler, çünkü hepimiz bunu başaran insanlar tanırız.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Dini inançlar konusunda anlaşamayan Hıristiyanlar ve Müslümanlar paraya inançta anlaşıyordu, çünkü din bir şeye inanmamızı isterken, para başkalarının da bir şeye inandığına inanmamızı ister.
Para şu ana kadar yaratılmış en evrensel ve en etkili karşılıklı güven sistemidir.
Reklam
Deniz kabukları dört bin yıl boyunca tüm Afrika, Güney Asya, Doğu Asya ve Okyanusya’da para olarak kullanıldı. 20. yüzyılın başlarında İngiliz Ugandası’nda, vergiler hâlâ bu kabuklarla ödenebiliyordu.
Bir savaşı idare etmek için elbette dayanıklılık gerekir, ama fiziksel güç veya saldırganlığa gerek yoktur. Savaşlar bar kavgası değildir; olağanüstü bir örgütlenme, işbirliği ve ödün verme becerisi isteyen son derece karmaşık projelerdir. İçeride barışı korumak, dışarıda müttefikler bulmak, diğerlerinin (özellikle de düşmanın) aklından neler geçtiğini anlamak, zaferin anahtarıdır. Dolayısıyla, saldırgan kaba kuvvet genellikle bir savaşı yönetmek için en kötü araçtır.
Kültür genellikle sadece doğal olmayan şeyleri yasakladığını ileri sürer, ama biyolojik bir perspektiften bakınca her şey doğaldır. Mümkün olan şey, tanım gereği doğaldır.
Biyoloji çok geniş bir yelpazedeki olasılıklara hoşgörüyle yaklaşır. İnsanları bazı olasılıkları fark etmeye zorlayıp diğerlerini yasaklayan kültürdür. Biyoloji kadınların çocuk doğurmasını sağlarken, bazı kültürlerse kadınları bu olasılığı fark etmeye zorlarlar. Biyoloji insanların birbiriyle cinsel ilişkiye girmekten zevk almasını sağlarken, bazı kültürlerse onların bu fırsatı fark etmesini yasaklarlar.
Tarihteki ilk metinler felsefi bir düşünce, şiir, efsane, yasa, hatta savaş zaferinden bile değil, vergi ödemelerinden, borç birikiminden ve mülkiyet sahipliğinden bahseden sıkıcı ekonomik belgelerdi.
Reklam
Etrafımızdaki hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe koştuğumuzda aslında daha büyük bir hapishanenin geniş bahçesine doğru koşuyoruz.
Sonuç olarak, bir milyonerle karısı arasındaki ilişki dikenli bir yola girdiğinde, adam karısını pahalı bir Paris tatiline götürür. Bu gezi bağımsız bir isteğin değil, romantik tüketicilik akımının mitlerine duyulan coşkulu bir inancın yansımasıdır aslında. Eski Mısır’da zengin bir adam, asla ilişki problemini karısını Babil’e tatile götürerek çözmeyi düşünmezdi. Bunun yerine karısına, hep istediği şaşaalı bir mezar yaptırırdı.
Her bir televizyon reklamı, yeni bir ürün ya da hizmet tüketmenin yaşamımızı daha iyi yapacağını anlatan küçük bir efsanedir.
Klasik posta çağında insanlar yalnızca gerçekten söyleyecekleri önemli bir şey olduğunda mektup yazarlardı. Akıllarına gelen ilk şeyi yazmak yerine ne söylemek istediklerini ve bunu nasıl aktaracaklarını önceden dikkatli bir şekilde düşünürlerdi. Bunun sonucunda da, aynı şekilde düşünülmüş bir cevap almayı beklerlerdi. Zaten çoğu insan ayda birkaç mektuptan fazlasını yazmıyordu ve gelen mektuplara da hemen cevap vermek gibi bir zorunluluk duyulmuyordu. Bense bir gün içinde düzinelerce e-posta alıyorum ve bunların hepsini hızlıca cevaplandırmam gerekiyor. Bu icatları yaparken zaman kazana­cağımızı düşünüyorduk, ancak aslında günlerimizi daha endişeli ve kaygılı geçirmemize sebep olacak şekilde hayatın hızını normalin on katına çıkartmış olduk.
Ne kadar çok türü ortadan kaldırmış olduğumuzu bilseydik, hâlâ hayatta olanları korumak için daha istekli olurduk.
Bir maymunu, ölümden sonra gideceği maymun cennetindeki sınırsız muzla kandırarak elindeki muzu vermeye asla ikna edemezsiniz.
175 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.