İnsan, keder ve sevinç zamanlarında kalbinin tahammülünden fazlasını diğer hassas bir kalp ile taksim etmek ister.
Reklam
"İşte öyle bir şey yazmak istiyorum ki yukarı bakılsa mavi ve daima mavi; aşağı bakılsa siyah daima siyah... Bir şey ki mavi ve siyah olsun. Hasta mıyım, bilemiyorum; fakat ah! Ne yazmak istediğimi bir bilsem; onu şöyle karşımda resmedilmiş, betimlenmiş görmek mümkün olsa; işte o vakit zannediyorum ki artık ölebilirim."
Ah! Bilsen, anneciğim, bugün okşanmak, sevilmek için ne kadar ihtiyacım var! Özellikle çocuk olmaya, o mutlu zamana biraz dönmeye nasıl muhtacım!
Sayfa 290Kitabı okudu
Bu sabah genç kadının yüzünde felaketlere tahammül için karar vermiş olanlara has bir üzüntülü sakinlik vardı.
Reklam
İnsan emellerini yalanlayan şeyleri istediği şekilde yorumlamaya çalışarak kendisini daima arzuları içinde oyalamakta gecikir.
''İnsan talihsizliğinin, mutluluğunun oluşturucusudur."
Sayfa 253Kitabı okudu
O bu dünyada herkesten uzak, herkese yabancı değil mi?
Lisan ki
Haniya bir kemanın telinde zapt olunamaz, anlaşılamaz, bir kaide altına alınamaz nağmeler olur ki ruhu titretir...
Reklam
O gözler aşığın gözleri
Hani ya, gözler olur ki sonsuz karanlıklarla dolu bir ufka açılmış kadar ölçülemez, nerede biteceğini anlamak mümkün olamaz derinlikleri vardır, duyguları yutar…
İnsan kendisinin sefaletini bir servetin ihtişamı yanında, talihsizliğinin hükmünü bir saadet görünüşü karşısında daha büyük bir acıyla anlar.
İnsan bedbahlığını da, bahtiyarlığını da kendi meydana getirir.
insanlar ne kadar büyürlerse büyüsünler, ne kadar ihtiyar olurlarsa olsunlar yine bazı dakikalar vardır ki annelerine sokularak çocuk olmak isterler.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.