Albert Camus “Başkaldıran İnsan”da “Lautreamont’la başkaldıranın delikanlılık olduğu anlaşılır.” der ve ekler: “Maldoror’un Şarkıları neredeyse dahi bir liselinin kitabıdır; dokunaklılığı tam olarak, evrene ve kendisine karşı ayaklanmış bir çocuk yüreğinin çelişkilerinden kaynaklanmaktadır .” Şair dünyayı olduğu gibi kabul etmektense kıyamet ve yıkımı seçmiştir.
Maldoror’un atardamarlarında bunca kanı olması inanılmaz bir şey aslında; çünkü yalnızca ceset parıltısı vardır yüzünde.
Reklam
Maldoror’un mutlu yaşadığı o yıllarda nasıl iyi yürekli biri olduğunu anlatacağım birkaç satırla. Daha sonra, kötü ruhlu doğmuş olduğunu fark etti. Ne garip yazgı!
André Gide
“Rimbaud’yu, Maldoror’un VI. Şarkısı’nı okuyunca kendi yapıtlarımdan utandım.”
Kırmızı Yayınları, Epub, %0.7Kitabı okudu
Maldoror’un mutlu yaşadığı o ilk yıllarda nasıl iyi yürekli biri olduğunu anlatacağım birkaç satırla. Daha sonra, kötü ruhlu doğmuş olduğunu fark etti: Ne garip yazgı! Kişiliğini elinden geldiğince gizledi uzun yıllar, ama, sonunda, şu alışık olmadığı gerilim yüzünden, her gün kan beynine çıkmaya başladı; böylesine bir yaşama artık katlanamadığı için de, sonunda, kararlı bir biçimde kötülük mesleğine adandı... bu tatlı dünyaya! Pembe yanaklı küçük bir çocuğu sevip dururken yanaklarını usturayla kesip koparmak isteyeceği kimin aklına gelir ve eğer Adalet’in türlü türlü cezaları gözünün önüne gelmemiş olsaydı kim bilir kaç kez yapardı bu işi. Yalancı biri değildi, gerçeği kabul ediyor ve kendisinin bir kan dökücü olduğunu söylüyordu, insanlar, duydunuz mu? Bu titreyen kuş teleği kalemle de aynı şeyi tekrarlamaktan utanmıyor. Sanki istençten de güçlü yetke... Bir lanet! Yerçekimi yasalarına karşı koyabilir mi taş? Olanaksız. Kötülük, iyilikle bağlaşma yapmak isterse, olanaksızdır. Yukarıda söylediğim de buydu benim zaten.
Maldoror’un mutlu yaşadığı o ilk yıllarda nasıl iyi yürekli biri olduğunu anlatacağım birkaç satırla. Daha sonra, kötü ruhlu doğmuş olduğunu fark etti: Ne garip yazgı! Kişiliğini elinden geldiğince gizledi uzun yıllar, ama, sonunda, şu alışık olmadığı gerilim yüzünden, her gün kan beynine çıkmaya başladı; böylesine bir yaşama artık katlanamadığı için de, sonunda, kararlı bir biçimde kötülük mesleğine adandı... bu tatlı dünyaya!
Reklam