Kanunî Sultan Süleyman, büyük ve disiplinli bir İmparatorluğun başında 46 yıl hüküm sürmüş bahtiyar bir padişahtı. Babası ve dedeleri ona her şeyi iyi ve güzel olarak hatırlamışlardı. Fakat o da bu iyi ve güzel şeyleri idare etmesini bildi. Adam seçmesini bilirdi. Şairdi. 1520 de Macarlardan Belgrad'ı, 1522 de şövalyelerden Rados'u
Temür, Osmanlı ordusundaki Tatarları elde etmişti. Ülkeleri Osmanlı ülkesine eklenen Anadolu beğleri Temür ordusunda idiler. Bunlar Osmanlı ordusundaki erlerini Temür tarafına çekeceklerdi. Yıldırım'ırı oğulları da babalarından memnun değildiler. Temmuz sıcağında savaş başladığı zaman durum işte bu merkezde idi. Çağataylılar, oklarıyla
Reklam
St. Jean Şövalyeleri tarafından korunan Malta Adası 1565 yılında Türkler tarafından kuşatıldı. Türk birlikleri bir ay boyunca St. Elmo Kalesi'ni top ateşine tuttular ve birkaç gedik açmayı başardıkları surlara siperler kazarak yaklaştılar. Şiddetli taarruzların ardından St. Elmo Kalesi düştü; tüm kale muhafızları idam edildi ve vücutlarına haç kazınarak limana atıldı. İlk kuşatmada yaklaşık 8.000 asker kaybeden Türkler, daha sonra toplarını St. Michael ve St. Angelo kalelerine çevirdiler. Top ateşi eski surları yerle bir etti, fakat modern tabyalar, toplar ve kargil askerlerce desteklenen arkebüzcüler gediklerden giren her saldırganı durdurmayı başardı. Aylar süren sonuçsuz çatışmaların ardından, savaş ve hastalıklar nedeniyle ağır kayıplar veren -24.000 ölü- Türklerin, geri çekilmekten başka şansı kalmadı. Yaklaşmakta olan bir İspanyol filosu nedeniyle hızla adayı terk eden Türkler, geride 24 büyük ve çok sayıda küçük top, bazı eski gemiler ve çeşitli teçhizat biraktılar. Fakat beş yıl sonra 50.000 asker ve 116 kadırgayla Kıbrıs'a saldırıp adayı ele geçirmeyi başardılar.
Sayfa 299Kitabı okudu
Araplar Türkleri arkadan mı vurdu?
Çok fazla eskilere gitmeden Yavuz Sultan Selim'in Mercidabık savaşı sonunda 1516 yılında Suriye'ye girişi ile başlayalım. Bu savaşta Türkler'e karşı savaşanlar Araplar değil, Mısır'ı yöneten ve aslen Türk olan Memlukiler'dir. Ayrıca o sırada Haçlılar'la (Malta, Girit, Kıbrıs ve İspanyol şövalyeleri) başı belada olan Araplar'ın birçoğu Türkler'e kurtarıcı olarak bakmışlar ve yardımlarını kendileri istemişlerdi. 1516'da başlayan ve 402 yıl gibi çok çok uzun süren Osmanlı döneminde ise hiçbir Arap bölgesinde Osmanlı'ya karşı ciddi ayaklarımalar yaşanmamıştır. Görülen bazı ayaklanmalar da (ki bunlara ayaklanma denemez) hep yerel nedenlerden kaynaklanmış ve hiçbir zaman "Arap milliyetçiliği ya da bağımsızlık" söylemlerini içermemiştir. Lübnan'daki Hıristiyan Maruni ayaklanması ise Osmanlı'nın zayıflaması sonucu bölgede kendine yer edinmek isteyen Fransız, Ingiliz ve hatta Rus kiliselerinin kışkırtması ile olmuştur. Libya'da Sünusiler, Sudan'da Mehdiler, Suudi Arabistan'da Vahabiler ve Yemen'de Zeydiler'in "ayaklanmaları" ise yukarıda sözü edilen kışkırtmalara rağmen hep mezhep ve tarikat içerikli olarak kalmıştır
Malta seferi öncesinde bu sefer Türkler kılık değiştirip bilgi sağlamak üzere adaya sızmışlardı. Malta Şövalyeleri'nin Üstadıazamı La Valetta İstanbul'daki casuslarından görünmez mürekkeple -belki de limon suyuyla- yazılmış mektuplar alırken, Kanuni de adamlarını aynı görevle adaya göndermişti. İki uzman Türk, balıkçı kılığına girip uzun oltalarını mezura olarak kullanarak kale burçları ve kale duvarlarının yüksekliğini, surların kalınlığını ve hendeklerin derinliğini ölçmüşlerdi. Adanın koyları, limanları ve surlarının güvenilir haritalarını çıkarmış ve başkente dönmüşlerdi.
Sayfa 223Kitabı okudu
260 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Malta Şahini
Malta Şahini
Dashiell Hammett
Dashiell Hammett
Malta Şahini, 1930 yılında yazılan, polisiyenin klasiklerinden biri olan bir eserdir. Hard-Boiled/Noir türünde olan bu kitap, polisiyenin Golden Age denilen döneminin en önemli ürünüdür. Hammett'ın bu romanda çizdiği Sam Spade isimli dedektif, sadece polisiye edebiyatın değil dünya edebiyatının en kült hale gelmiş karakterlerinden birisidir. Brigid O'Shaughnessy isimli bir kadın, dedektifimiz Sam Spade'e gelip ondan yardım ister. Bir adamın peşine takılıp onu izlemesini ister. Spade işi kabul eder ve ortağı Miles Archer'ı adamı izlemek için gönderir. Ancak Miles ölü bulunur. Üzerinden çok geçmeden de Miles'ın takip ettiği adam da ölü bulunur. Tüm bunların ortasında, bir zamanlar Rodos Şövalyeleri tarafından yaptırılan "Malta Şahini" isimli ufak bir heykel vardır. Spade, hem ortağının katilini bulmak, hem adını temize çıkarmak, hem de bu heykelin arkasındaki esrar perdesini aralamak için işe koyulur. Hammett'ın belki de dönemin arka planını arkasına en az aldığı eser denilebilir. Daha çok insanın kişiliğine ve kişisel çıkarlarına odaklanan, insanın karanlık yanlarını en fazla gösteren romanıdır. Belki de bu yüzden bu kadar önemlidir ve diğerlerinden ayrılır. Romandaki Brigid karakteri femme fatale tiplemesinin en nadide örneklerinden birisidir. Ve insanı harekete geçiren en önemli şeyin para hırsı olduğunu gösteren güzel bir eserdir. Malta Şahini, üç defa sinemaya uyarlanmıştır ancak en önemlisi 1941 yılında John Huston tarafından çekilen ve Sam Spade karakterini Humphrey Bogart'ın canlandırdığı, sinema tarihinin en kült filmlerinden birisi olan yapımdır.
Malta Şahini
Malta ŞahiniDashiell Hammett · Everest Yayınları · 201263 okunma
Reklam
106 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.