Her şeyi kullan ama hiçbir şeyi sahiplenme, ve insanlarla bağlantı kur fakat herhangi bir ilişkinin parçası haline gelme. Bağlantı kurmak ile ilişkiye girmek farklı şeyler. Bağlantı kurmak seni herhangi bir zoraki birlikteliğe sokmuyor; ilişki ise esaret. İnsanları sev, ama kıskanç olma, sahiplenme. Mümkün olduğunca çok insanla bağlantı kur, ama özgür kal ve bırak onlar da özgür olsun. Baskı altına almaya çalışma ve kimsenin seni baskı altına almasına izin verme. Eşyaları kullan, ama unutma: bu dünyaya ellerin boş gelirsin ve giderken de ellerin boş olacak, o nedenle hiçbir şeye sahip olamazsın. Eğer bu iki anlayış sana apaçık geliyorsa ve aldırmamaya başlarsan tüm geçici düşünceler aklından uçup gidecek. Ve tüm düşünceler geçicidir, hiçbir düşünce temelde önemli değildir. Temel olan sessizliktir; düşünceler gelip geçicidir. Düşünceler yokolduğunda temelde önemli olan su yüzüne çıkar. Müthiş bir melodiye sahip büyük bir sessizlik gümbürder. Bu deneyim özgürleştirir, hatta kutsaldır.
HAVUZ BAŞI Beyazıt Havuzu'nun kenarındaki kanepelerden birine oturmuş sizi bekliyorum. Yaşını almış bir adamın yirmi yaşındaki çocuk kederlerini, sevinçlerini yaşaması ne demektir, diye düşünüyorum: Belki, bir geç olma hadisesi. Belki de bir çeşit hazları, kederleri, çocuklukları uzatma temayülü. Ama bu uzayan yaz, kışın gelmeyeceğine alamet
Reklam
192 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Emre Timur’un kendisinin eserlerini okuyanda bırakmak istediği his şudur; rahatsızlık. Eğer, okuduklarınız rahatsız etmiyorsa, sizi düşünmeye sevk etmiyorsa veya sorgulamanıza neden olmuyorsa okumayın. Yazarın amacı bu çünkü. Ve şunu söyleyebilirim ki, beni rahatsız etmeyen ya da yazdıklarına katılmadığım bir kısım yok. Kendisi zaten varoluşçu
Palyaçonun Listesi
Palyaçonun ListesiEmre Timur · Az Kitap · 2018300 okunma
Azizim üstelik geçecegin el de kimin olur olsun pek de el değil, seni esir edip kendi senden bin beter hali ile hükümran olacak, sen zaaf ve hile içinde ve kendi aleyhine, benliğin aleyhine tanıklık ile suçlu olacaksın. İnsan insanı hep yanlış tanır lehine ya da aleyhine, muhakkak yanlış tanır, üstelik çoğu zaman tanıtanın da suçu değildir bu. Sendeki mevcut nasıl bir tanımaya izin veriyorsa o şekil tanırsın, çok da üstelemezsin. Bir insan hakkında yedi milyar kişi tanıklık etse yedi milyar yalan duyarsın, bakalım bunların sonu ne olacak, ben de merak ediyorum. İnsan ne yaptığını bilse neden yaptığını bilmiyor, yaptığının başka yerde veya insanda aldığı yolu, haliyle ne büyüklükte, ne hasarda bir şey yaptığını da bilmiyor, basit şeyler düşünerek büyük şeyler yapıyor. Biz en iyisi ahiret İşlerini dünyada halletmeye, kendi kendimize teraziler kurup sahte tartılar yapmaya boş verelim Azizim, boş. Bu da kibirdir belki. Hatta kibir insanın bilmediği her şeydeki cevabıdır. Bilmiyor musun, fikrin bile mi yok, kibirdendir de yüzde doksan doğrudur. Kendini bil demişler doğrudur ama bil de bağıra bağıra söyleme, insan her bildiğini söylese ne olur değil mi, kendin bil, zaten hakkıyla bilirsen ağzını da açmazsın anlıyor musun?
Sayfa 353Kitabı okudu
Karşındakini yargılamayı bırakırsan ‘bana zarar verdi’ yargısından kurtulursun. ‘Bana zarar verdi’ yargısından kurtulursan zarar dediğin şeyden de kurtulmuş olursun. İyi de ben güçlü filan değilim ki! Böyle vir vir vir konuştuğuma bakma. İnsan başka çaresi olmayınca öyleymiş gibi yapıyor.” “Bazen insan, konuştuğu kişi daha ağzını açmadan neler
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn- cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak
Reklam
527 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.