Anlamsız bir endişeye kapıldım.Ben, bir insan olarak gerçekten de bir maymunu aldatmak için böylesine kurnazlıklar yapmak zorunda mıydım? Yapmam gereken tek makul davranış ayağa kalkıp hayvana doğru yürümek ve onu bir değnekle dize getirmek değil miydi ?
Türün Kadar Konuş!
Sayfa 7Kitabı okuyor
Kuşkusuz
Zekanın elde edilebileceği gibi, kaybedilebileceğini de görüyorsun.
Sayfa 193 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Tanrı zar atmaz. Evrende tesadüf yoktur.
Sayfa 169 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Zekanın elde edilebileceği gibi kaybedilebileceğini de görüyorsun.
Tüylerim diken diken oldu okurken özellikle son cümlede
“Çevremizi kuşattılar. Büyük gorillerce yönlendiriliyorlar. Trompetlerimizi, davullarımızı, üniformalarımızı almışlar. Elbette silahlarımızı da… Hayır, silahlarımız yok. Nasıl zalim bir aşağılama, nasıl bir hakaret! İşte, orduları geliyor ve ellerinde sadece kamçılar var!”
Sayfa 188Kitabı okudu
Tüyler diken diken
“Mantık kullanabilen insanlar mı? Zeki insanlar mı? Aklını kullanabilen insanlar mı? Hayır, bu mümkün değil; bu noktada yazar ne yazık ki maksadını aşıyor!”
Sayfa 203Kitabı okudu
Kahkaha attım :D
İçgüdüsel bir hareketle yerinden zıplayıp şiddetle beni ittiğinde iki sevgili gibi öpüşmek üzereydik. Ne yapacağımı bilemeyerek sessiz kaldığımda, yüzünü o kıllı elleriyle kapattı ve bu çirkin maymun, umutsuzluk içinde hıçkırıklara boğularak bana, “Ne yazık ki hayatım. Çok yazık ama yapamam, yapamam. Gerçekten benim için fazlasıyla çirkinsin!” dedi.
Sayfa 198Kitabı okudu
“Ah! Bu korkunç dış görünüşün ne önemi vardı ki! Benimkiyle bağ kuran ruhuydu.”
Sayfa 198Kitabı okudu
“Sanki gizemli bir his, onları yeni doğan mucizeden haberdar etmiş gibiydi. Varlığımı, uzun uzun uluyarak selamlamışlardı.”
Sayfa 195Kitabı okudu
“Böylesine güçsüz ve kolayca boyun eğen bir insanlık, bu gezegendeki zamanını tamamlamıştı ve yerini daha soylu bir ırka bırakmalı değil miydi?”
Sayfa 188Kitabı okudu