Ne irfandır veren ahlâka yükseklik ne vicdandır
Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır.
İnsanlar maddi ve manevi hayatlarını düzenlerken doğrunun yanında yanlış da yapmışlar. hatalı, çıkmaz, saptırıcı yollara da yönelmişlerdir.
Kul herhangi bir davranışta bulunurken, önemli bir işe teşebbüs ederken önce euzu çekerek muhtemel olumsuz etkileri defetmekte sonra da besmeleyi okuyarak "kendinin tek başına yeterli olmadığını, başarı ve gücün ancak Allah'tan gelebileceğini, Allah'ın yeryüzünde halife kıldığı bir varlık olarak O'nun mülkünde. O'nun adına tasarrufta bulunduğunu asıl malik ve hakim olan Allah'ın koyduğu sınırları aşarsa emanete hiyanet etmiş olacağını peşinen kabul etmekte ve bundan güç almaktadır.
Al-i imran - 134
O takva sahibi olanlar, bollukta ve darlıkta Allah rızası için sarf ederler, öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah iyilik yapan ve güzel davrananları sever.
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Beyyine Sûresi / 1.Ayet
Ehl-i Kitab olan kâfirler ile müşrikler, kendilerine apaçık bir delil gelinceye kadar (kendi küfürlerinden) ayrılacak değillerdi.
Beyyine Sûresi / 2-3.Ayet
(İşte bekledikleri apaçık delil:) Allah tarafından gönderilen, içinde payidar kalacak (doğru) yazılar (hüküm ve bilgiler) bulunduran, (batıldan) arınmış sayfaları
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Beyyine Sûresi / Açıklama
Medine döneminde nâzil olmuştur. Sekiz âyettir. Mekke döneminde indiği de söylenir. Beyyine, “açık delil” demektir. Birinci âyette geçen bu kelime sûreye ad olmuştur.
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Zilzâl Sûresi / 1.Ayet
Yer o dehşetli sarsıntısıyla sarsıldığı,
Zilzâl Sûresi / 2.Ayet
Yer (içindeki her türlü) ağırlıklarını çıkar(ıp fırla)ttığı,
Zilzâl Sûresi / 3.Ayet
Ve (dehşet içinde) insan: “Buna ne oluyor?” dediği (zaman)!
Zilzâl Sûresi / 4-5.Ayet
O gün (yer) senin Rabbinin kendisine bildirdiği haberleri anlatacak.
Zilzâl Sûresi / 6.Ayet
O gün (kıyamette) insanlar, amelleri(nin karşılığı)nı görmeleri (ve iyi kötü sonuçlarını tatmaları) için (hesap yerinden) bölük bölük dönecekler.
Zilzâl Sûresi / 7.Ayet
İşte kim zerre ağırlığınca (iman ve ihlâsla) bir hayır işlerse onu(n karşılığını) görecek.
Mü’minler ihlâsla yaptıkları iyiliklerinin karşılığını her iki dünyada, kâfirler ise ancak bu dünyada görebilirler.
Zilzâl Sûresi / 8.Ayet
Kim de zerre ağırlığınca bir şer işlerse onu görecektir.1
Ancak mü’minlerin amel defterlerinde gördükleri günahlar, Allah’ın lütfu ile bağışlanabilir. Kâfirler ise affa uğramayarak karşılığını göreceklerdir.
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Zilzâl Sûresi / Açıklama
Medine döneminde nâzil olmuştur. Sekiz âyettir. Zilzâl, “zelzele” (yer sarsıntısı) demektir. Adını ilk âyetindeki aynı kelimeden almıştır. Kıyametten hemen önce meydana gelecek olan şiddetli depremden ve daha sonra bütün ölülerin kabirlerinden çıkıp hesap vereceklerinden bahseder.
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Âdiyât Sûresi / 1.Ayet
Andolsun (cihadda) o harıl harıl koşan (at)lara!
Âdiyât Sûresi / 2.Ayet
(Koşarken tırnaklarıyla) çakıp kıvılcımlar saçanlara!
Âdiyât Sûresi / 3-4-5.Ayet
Sabahleyin baskın yapanlara, (geçtiği yerde) tozu dumana katıp (düşman) bir topluluğun ortasına dalanlara ki!
Âdiyât Sûresi / 6-7.Ayet
Gerçekten insan, Rabbine karşı çok nankördür (âsîlik yapar), şüphesiz o (kendisi)* de buna şahittir.
* Yahut, Allah
Âdiyât Sûresi / 8.Ayet
Hakikaten o (insan, dünya ihtirasından ve)2 mal sevgisinden dolayı cidden pek katı (ve cimri)dir.
Âdiyât Sûresi / 9-10.Ayet
Hâlâ bilmeyecek mi o, kabirlerin içindekilerin dışarı çıkarıldığı ve gönüllerdekinin devşiril(ip ortaya kon)duğu zamanı?
Âdiyât Sûresi / 11.Ayet
Şüphesiz o gün Rableri onlar(ın her halin)den elbette haberdardır.
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Âdiyât Sûresi / Açıklama
Mekke döneminde nâzil olmuştur. 11 âyettir. Âdiyât kelimesiyle başladığı için adını bu kelimeden almıştır. Âdiyât, “nefes nefese koşarken tırnaklarıyla kıvılcım saçan atlar” demektir.