medine

medine
@medinectk
12 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
Bence arkadaşlığın bütün numarası, senden daha iyi insanlar bulmak ; daha akıllı, daha karizmatik değil, daha sevgi dolu , cömert ve bağışlayıcı insanlar bulup onlara sana öğretebileceklerinden ötürü saygı duymak , senin hakkında ne kadar iyi veya kötü şeyler söylerse söylesinler kulak vermek , bir de onlara güvenmek, ki en zoru budur. Ama en güzelidir de ...
Reklam
"Beni endişelendiren..." diye lafa girdi ,durdu, baştan aldı. "Harold benim gerçekte ne olduğumu öğrenirse vazgeçer mi . "Sustu... "Hangisi daha kötü onu da bilmiyorum ; önce öğrenip bütün hazırlıkların suya düşmesi mi , sonra öğrenip onu aldattığımı fark etmesi mi ? "
Bazen bir şeyi daha az , bir şeyi daha çok hissediyorsun; bazen hislerinin sıralaması değişiyor; bazen daha uzun, bazen daha kısa sürüyor . Ama duygulanımlar hep aynı .

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir gün, onun bana göre olduğunu ne zaman anladığımı sordun , ben de hep biliyordum dedim. Ama doğru değildi bu, daha ağzımdan çıkarken biliyordum ; söyledim çünkü kulağıma hoş geldi ,bir roman veya film karekterinin diyeceği bir laftı ,üstelik ikimiz de alabildiğince bezgin ve çaresizdik, bir de böyle söylersem karşımızdaki duruma , belki engelleyebilecegimiz belki engelleyemeyecegimiz ama her halükarda engel olamadığımız duruma karşı hislerimizi düzeltirdi.
İyimserdi o
İyimserdi o. Her ay , her hafta , gözlerini bu dünyada bir gün daha yaşamak için açardı. Acının her şeyi, hatta unutmak için bunca çabaladığı geçmişini bile bulandırdığı , sildiği günlerde dahi yapıyordu bunu . Anıları bütün düşüncelerini kovaladiginda , mevcut hayatına tutunmak, çaresizlik ve utançla öfke krizine kapılmamak için olağanüstü gayret ve konsantrasyon sarf ettiği günlerde dahi . Çabalamaktan yorulduğu, uyanık ve canlı kalmanın muazzm enerji gerektirmesi yüzünden yattığı yerde kalkıp bir daha denemek için sebepler aradığı, tuvalete gidip lavabonun altında zulaladığı kilitli naylon poşetten pamuğunu, jiletlerini, alkollü mendillerini, sargı bezini alıp teslim olmanın çok daha kolay geldiği günlerde bile ...
Reklam
Kişiliğin ne kadarı, yapamadıkları ile ayrılmaz bir bütündü ¿
İnsanın vücudunda kapanmayan, kapatılamayan bir yarayla dolaşması korku filmlerine , mitlere konu olacak kadar doğa-üstü bir şeydi halbuki...
Birtakım şeyler kırılır, bazen kırılanlar onarılır, fakat çoğu durumda fark edersin ki kırılan ne olursa olsun hayat o kaybı telafi etmek için yeniden şekillenir,
Güvenmek mi daha iyiydi , çekinmek mi ? İnsan bir tarafıyla hep ihanet beklerken ....
Anlamaz oldu dünya beni / Ben ona bunca zamanımı harcadıktan sonra / Hiçbir anlamı yok benim için/Dünyanın beni ölü bilmesinin / Hayattayım diye bağırsam ne çare/ Ben geçmişim artık bu dünyadan...
Reklam
" böyle konuları hatırası tazeyken konuşmak lazım. Yoksa hiç konuşmazsın. Ben sana nasıl anlatılacağını öğreteceğim çünkü sen bekledikçe daha zor olacak, içinde cerahatli bir yaraya dönüşecek, suç sende sanacaksın . Aslında öyle olmayacak elbette ama sen hep öyle zannedeceksin. "
"Ne biliyor ki ?" "Sen ona anlatmak için bahane arıyorsun yalnızca, sonra ne düşünecek senin hakkında? Akıllı ol. Anlatma . Kendine hakim ol biraz. " Ama tabii mantıksızdı bu ..
Hem önce bir siyah olacaksın ki , sonra siyahlığın ötesine geçebilesin .
Arkadaşlık, dostluk genellikle o kadar mantık dışı ortaya çıkıyor, hak edenlerden kaçarken tuhaflara, kötülere, acayiplere, arızalılara konuyordu ki ...
Böylesi mutsuzluklar , kırgınlıklar, beklentiler dile getirilmeden ve karışlanmadan mı yaşayıp gidiyordu insanlar ?
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.