Medya çağı bir gösteri çağı 'dır. Gösteri çağı'ysa , ideolojinin yerine kozmetiğin geçtiği, hakikatın imaja yenik düştüğü , her şeyin eğlenceli bir biçimde sunularak içeriksizleştiği , müthiş bir enformasyon bombardımanının insanları parçalara ayırarak tepkisizleştirdiği , hafızanın kaybolduğu , algılama ve muhakeme yeteneğinin azaldığı bir dönemdir.
Suçlanan altı kişi dahil, mahkemede bulunan herkes bu mahkemenin bir gösteri olduğunu biliyordu. Hatta tanıklardan biri, konuşma sırası kendine geldiğinde bunu açıkça şu şekilde ifade etmişti: "Bütün yabancı medya kanalları kazanın personel hatası sonucu olarak meydana geldiğini yayınlayacak ve bütün Sovyet [toplumu] da bu şekilde öğrenecek diye düşünüyorum. Tabii ki personel felaketten dolayı suçlu; ancak mahkemenin tanımladığı ölçüde değil. Nükleer tehlikeli reaktörlerde çalışıyorduk. Reaktörlerin bu derece patlayıcı olduğu konusunda hiçbir fikrimiz yoktu." Dyatlov da. "[Mahkemede yaşananlar] bu gibi durumlarda her zaman yaşananlardan farklı değildi," ifadesinde bulunacaktı sonradan..
Sayfa 186 - İndigo KitapKitabı okudu
Reklam
Sosyal medya bizlere örnek üstüne örnek sunarak, sürekli dozu artan bir şekilde kendimizi abartmayı bir kişisel hedef haline getirmeyi meşrulaştırır. Herhangi bir insanı, başkasının dikkatini çekme konusunda kendini gösteri haline getirmek ve kendini ifşa etmek üzerine teşvikleriyle, hatta bazen bunu bir geçim kaynağına dönüştürecek noktaya vardırarak, kendi varoluşumuz ve diğer insanlarla olan ilişkilerimizle ilgili algımızı çarpıtır. Bu durumun hepimiz için varoluş algısına dönüşmesi, medeniyetin son haline dair kati suretle distopik bir vizyonu beraberinde getirmektedir.
312 syf.
·
Not rated
·
Read in 1 hours
Yalnızlık, yabancılaşma, şiddet, pornografi, tüketim ve şöhret açlığı... Televizyon kanallarından boca edilen sayısız yalanla kirlenmiş, hiçbir şeyin dolduramadığı bir boşluk... Gösteri Peygamberi, yeni bir biryılın başındaki modern dünyanın ürkütücü çılğınlığına ilişkin karanlık bir taşlama; medya, şöhret ve pop kültürüne yönelik sivri dilli bir aşağılama... Tender Branson, Creedish mezhebinin dünyadan yalıtılmış sahte cennetinde doğup büyümüş ve dış dünyaya gönderilmiş binlerce misyonerden biri. Kilise doktrinine göre görevi, yaşadığı sürece çalışmak ve gerekli olduğunda ölmek. Kaderi beklenmedik biçimde değişip onu şöhretin doruklarına taşırken aynı zamanda medya ve popüler kültürün içyüzüyle tanıştırıyor. Yarı tanrıya dönüşme yolunda yaşadıkları yakında yüzleşeceğimiz kıyametin çarpıcı bir habercisine dönüşüyor... Branson, mezhepte kendisine zaten hiç verilmemiş olan hayatı "dış dünya"nın çirkinliğine sonuna kadar gömülerek yok etmeyi deneyecektir. Ne var ki, hayatına karışan gizemli Fertility Hollis'e göre, kendine bir kader çizmeye çalışması anlamsızdır. Olacaklar zaten bellidir ve olmak zorundadır... Ve "intihar etmekle şehit olmak arasındaki tek fark gazetede manşet olmaktır." Chuck Palahnluk, önlenemez kaderine doğru nefes kesici bir hızla sürüklenen kahramanın gözünden tüketim toplumunun hastalıklı ve anlamsız yaşam biçimini bize bütün çıplaklığıyla gösteriyor. Dövüş Kulübü'nün yazarından, en az ilki kadar çarpıcı bir roman, benzersiz bir yeraltı edebiyatı örneği.
Gösteri Peygamberi
Gösteri PeygamberiChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20205.7k okunma
Sosyal medya nevrozun gösterisi bazen, hatta günlük hayattan o kadar uzaklaşabiliyor ki şahıslar bir gösteri nevrozu bile diyebiliriz. Nevrotikle görüşmede ya sizinle konuşmaz aslında başkasına anlatıyordur, ya size anlatır ama kendisi değildir, ya da size kendisi olarak başkasının hikayesini anlatır. Kişi kendisi olarak, kendi hikayesini, karşıdaki insana anlatıyorsa o konuda nevroz çözülmüştür artık. Sosyal medyaya genel bir bakış atarsak, insanların birbirini sevmesi, dertlenmesi ve illa görünmek istemesi ama bu sırada kimin hangi sözü kime dediği belli olmayan bir keşmekeş yaşanması bu nedenle nevrotik bir görünüm. Nevroz diyince iğneleyici çağrışımları olabilir, nevrozu olmayan insan yoktur. Nevrozun görünür hale gelmesinden öte, sosyal medya tepki, düşünüş biçimleri kullanıcıların genel kişiliğinden o kadar sapıyor ki kitlesel bir gösteri nevrozuna kapıldığımızı düşündürüyor bana.
312 syf.
·
Not rated
Tender Branson, dış dünyadan soyutlanmış bir arazide varlığını sürdüren Creedish mezhebinin bir üyesidir . Bağlı bulundukları kilise tarafından katı kurallar ve gündelik yaşamlarını kökünden değiştirecek düzenlemeler ile yönetilirler. Bu mezhebe bağlı ve dış dünyaya gönderilen üyeler ,mezhep ifşa olduktan sonra topluca intihar etmeye ya da öldürülmeye başlarlar. Ölüm furyasindan kurtulan mezhep üyesi Tender, medya sektörü tarafından kullanılmaya başlanır. Dış görünüşü değiştirilir, geçmişi dikkat çekecek şekilde yeniden yazılır. konuştuğu her şey planlı yediği yemekler dahi bu inşa sürecine hizmet edecek şekilde ayarlanır. Olaylar bundan sonra gelişir. Yeraltı edebiyatı türünde çok çok başarılı bir eserdi ben çok beğendim. Sisteme , inançlara , medyaya , tüketim çılgınlığına çok ağır ve sert eleştirilerle dolu kitap. Okuyunca daha iyi anlıyor insan medyanın gösteri gücüyle inandığımız inançları , değerleri , kanaat önderlerini nasıl güzel var edebileceğini. Yalnızca görüldüğümüz ve dikkat çektiğimiz ölçüde var olabildigimiz günümüz dünyasında, tercih ettiğimizi sandığımız şeylerin aslında bize dayatilmis olabileceğini, kendimizi özgür sanırken popüler kültürün zincirleriyle nasıl bağlı olduğumuzu düşünmek ve farketmekte yarar var. Keyifli okumalar.
Gösteri Peygamberi
Gösteri PeygamberiChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20205.7k okunma
Reklam
2011’de yazdığımız yazıya bir daha gözatalım: *** Kraliçeye Biat Etmek! Önde İngiltere Kraliçesi ve Gazi paşa’nın İngilizlerden kurtardığı VATAN’ın bugünkü Cumhurbaşkanı … Şatafatlı muhafız alayının eşliğinde atlı araba konvoyunda, onları Prens Philip’le ‘first lady’ izliyor. Konvoyun üçüncü atlı arabasında rüyada olduğunu sanan Ali Babacan ve
312 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Okurken yüksek sesle güldüğüm doğrudur. Yedi günde bitirdim ama yedi saatte de biterdi! Dört kitabı bir arada okumanın bazı sonuçları var! Gösteri Peygamberi , sosyal medya fenomenlerinin deli paralar kazandığı, herkesin bir günlüğüne ünlü olduğu bu çağa ayna tutuyor. Okurken yazarın dikenli dili etimize giriyor. Can yakıcı bir kurgu. Mideye oturan bir yemek. Sindirim sistemini bozan bir altyapı. Ne de olsa popüler kültür havuzundan kanalizasyon geçiyor. Ve yazarın kitapta dediği gibi: “Biz hep birlikte zavallıyız.”
Gösteri Peygamberi
Gösteri PeygamberiChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20205.7k okunma
Davranışlar ve tutarlılık
Depremin yaşandığı günlerde sosyal medya kullanan çoğu kişi üzüntüsünü gösteren paylaşımlar yapıp durdu. Fakat ben acının büyüklüğü kadar gösterişin de büyüklüğünü gördüm. Mesela şöyle bir paylaşım vardı benim gördüklerim arasında: " Şimdi insan nasıl olur da eskisi gibi paylaşım yapabilir, nasıl eşini, çocuklarını paylaşabilir bunca insanın kaybı varken, yerine getirelemezken ? Bunları yaparken utanır insan ! " Bu satırları okurken hiç inandırıcı gelmemişti. Çünkü gösteri dünyasının büyüsüne kapılan bir kişiydi. Muhakkak attığı her adımın bilinmesini isteyecekti. Ve depremin üzerinden bir ay geçmeden... Ah insanlar,ahhhhhh insanlar...
Gösteri toplumunun çocukları
Kendi hayatının telif hakkını elinde tutmak isteyenler,eskiden istihbaratçıların büyük emeklerle elde ettiği bilgileri sosyal medya hesaplarında ya da online çeşitli mecralar aracılığıyla bizzat kendileri sunuyor. Yani görmenin,görünmenin,gözetlemenin ve dolayısıyla teşhir ve mahremiyetin yeni halleri ile karşı karşıyayız
239 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.