Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Kırk Kız. — Sağın Han adlı bir Kazak hükümdarının kı­zı. bir sabah erken kırk cariyesiyle beraber gezmeğe çıkarlar. Henüz güneş doğmamıştı. Bir ırmağın kenarına gelirler. Irmağın üzerine semanın nur sütunu indiği için, suları gü­müş gibi parlaktı. Kızlar suyun güzelliğine meftun olarak, parmaklarını ırmağa daldırırlar. Bu temas neticesi, hepsi gebe kalır. Hükümdar, bunların hepsini bir dağa nefyeder. Orada bunların zürriyeti çoğalarak Kırgız kavmini vücuda getirirler.
224 syf.
10/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Dünyanın En Güzel Şiirine...
Vâreden’in adıyla insanlığa inen Nûr Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından Rahmet vadilerinden boşanır âb-ı hayat En müstesna doğuşa hâmiledir kâinat Ne güzel bir giriş, dünyaya ne güzel bir geliş... Toprağı kirlerinden arındıran o Yağmur için, rahmet vadilerinin
Yağmur
YağmurNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20192,377 okunma
Reklam
352 syf.
10/10 puan verdi
Savaşın ve Kışın Doktoru
Birinci Dünya Savaşı'nı konu edinen birçok edebi eser vardır. Ama bir çoğunun gölgede kaldığını da belirtmek gerekir. Savaşın yıkıcı etkisini hayatın her kesiminde belirgin kılan bu eserlerin edebi dili oldukça etkileyicidir. Özellikle devrin şahitlerinin yazdıkları eserlerin bu konuda bir üstünlüğü olduğu takdir edilir. Fakat anlatılar bazen
Kış Askeri
Kış AskeriDaniel Mason · Holden Kitap · 202288 okunma
Latife Hanım ile Mustafa Kemal’in sırrı: Kanlı yelpaze
Latife Hanım-Mustafa Kemal evliliğinin gergin anlarından biri... Sinirini yelpazesini avucuna vurarak gidermeye çalışan Latife Hanım, elini kanatır. Atatürk, tokat atmaya yeltenir. Fakat Latife Hanım kendini müdafaa için elini siper etmeye kalkınca kanlı parmaklar Atatürk’ün yüzüne isabet eder... Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatına giren
hiçbir zaman hiçbir şey
… Biz yaşarken oldu bütün bunlar. Bir siyasetçi gelip düzeltmeyecek Türkiye'yi, bir akademisyen çıkıp hakkını iade etmeyecek hakikatin, bir yazar yazdığı kitapla yeni baştan örmeyecek gök kubbemizi; bilakis biz iyiyi bilip güzele meftun olarak doğrunun uğrunda can verecek erdeme erişebilirsek, içimizden çıkan siyasetçi düzgün olacak, entelektüel gâvur olmayacak, patron Allah'tan korkacak, müteahhit vebal diyecek, öğretmen ibadet eder gibi anlatacak dersi, doktor hastasını emanet bilecek, hakim istikbali pahasına savunacak adaleti, insan insan olacak. Biri gelip de her şeyi yeniden güzel ve doğru etsin değil yani benim güzel dostum, ben güzel ve doğru olmazsam gelmeyecek hiç kimse ve güzel olmayacak hiçbir zaman hiçbir şey!
Sayfa 24 - PKKitabı okudu
464 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Meftun, Batı özentisi bir adam. Ailesini de bu yolda eğitmek için çırpınıp dururken hayli zorlansa da pes etmez. Bu sırada cimriliği ile nam salmış ancak malı mülkü pek çok olan Kasım Efendi'yi gözüne kestiren Meftun, bu ihtiyarın malvarlığını kendi üzerine almak için kızıyla evlenme planı yapar. Ancak işler istediği gibi gitmez. Tam bu sırada kız kardeşi Lebibe ile Kasım efendinin oğlu Mahir'in ilişkisini öğrenince yeniden ışıklar yanar ve yeni bir plan yapar. Modernleşmeye çalışırken peşlerini bırakmayan alaturkayla her fırsatta mücadele eden Meftun amacına ulaşıp Kasım efendinin mallarına konacak mı dersiniz? Hüseyin Rahmi'nin kalemiyle tanışmak için yanlış bir kitap. Bunun yerine ilk olarak "Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç", "Hakka Sığındık" veya "Gulyabani" adlı kitaplardan başlamak okuma kolaylığı açısından en doğrusu olacaktır. Çünkü bu kitapta yazarın anlatımı okuyucuyu hayli yoran, uzun uzun betimlemelerle sıkan bir havaya sahip. Gürpınar'ın esprili dilini bu kitapta da görüyoruz ve pek çok yerde gülmeden edemiyoruz. Ancak anlatımdaki yoğunluk bu keyfi biraz baltalıyor. Toplum yapısı, kadın erkek ilişkileri, ataerkil sistem üzerine eleştirileri şu anda bile geçerliliğini bir bakıma sürdürüyor. Her ne kadar eğitim bakımından günümüz kadınları, erkekler kadar gelişmişlik gösteriyor olsa da değişmeyen kalıplar yine kadınları çepeçevre kuşatmaya devam ediyor. Toplumun kadın erkek algısı o zamandan bu zamana ne yazık ki pek değişemedi.
Şıpsevdi
ŞıpsevdiHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20212,091 okunma
Reklam
256 syf.
10/10 puan verdi
Peyami Safa; hemen hemen neredeyse bütün romanlarında modern toplumun getirdiği yozlaşmayı, batılılaşmanın asıl amacını anlayamamış karakterlerin etrafında oluşan hadiseleri anlatır. Batıdan gelen değişim rüzgarlarına kapılıp özünü ve değerlerini hiçe sayanları eserlerine konu edinmiştir. Cânân, bu bağlamda yazılan romanlardan birisidir.
Cânân
CânânPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 20163,912 okunma
258 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
41 günde okudu
Dileğin nedir?
Oscar Wilde bir mektubunda romanın karakterleri ile ilgili şöyle diyor: "Basil Hallward, ben olduğunu sandığım kişidir; Lord Henry dünyanın ben sandığı kişidir; Dorian ise benim olmak istediğim kişidir,belki başka bir çağda..." Sanıyorum ki kitapta geçen bir sözü bununla ilişkilendirebiliriz: "Beni daima seveceksin Dorian. Çünkü
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202372,5bin okunma
"Amelsiz ilmin bereketi gider. Kendisi ise senin aleyhinde delil olarak ortada kalır. İlmine meftun bir alim olursun. İlmin ağacı senin yanında kalır, meyvesi ise yok olur gider. Çünkü onun meyvesi ameldir." ..Abdulkadir-i Geylani
72 syf.
9/10 puan verdi
Hayat ve Dram
Hayatın kimi zaman travmatik ve trajik bir etkisi vardır. Ama bunu bire bir yansıtmak zordur. Hele hele içeriden ses vermek daha güçtür. Derdi olan derdini anlatır da derdi bilmeyen derde derman olamaz. Yani herkesin derdi kendine ağır gerisi kör ve sağır... Doğruöz ise derdi doğuran duygunun ham halini okuruna verir. Hani süslenmiş duygusal soslara belenmiş gerçeğin kaybolduğu bir romantik bir yazın yoktur. Bunun aksine geçmişin getirdiklerinin oluşturduğu yıkıcı tahrip edici ruhi depresyonların yaralarını yine özlenen geçmişle sarmaya çalışan bir edebiyat vardır. Doğruöz'ün samimi dili okurun duygu dünyasını ilk temasta sarar. Yaşanılan sıkıntı öylesine gerçekçidir ki okur da satırların arasından yazarın diline meftun olur. Son olarak hayat sadece ömrün son saniyelerinde film şeridi olarak geçmez. Bazen insan ölmeye yazar o anlardaki film şeritleri önemlidir. Kayda alınması izlenmesi, anlatılıp yazılması lazımdır. Sanırım Doğruöz bunu yapıyor..
Halil Ziya Doğruöz
Halil Ziya Doğruöz
Müzmin Susuzluk
Müzmin Susuzluk
Müzmin Susuzluk
Müzmin SusuzlukHalil Ziya Doğruöz · Ötüken Neşriyat · 202317 okunma
Reklam
"Eğer ayın güzelliği de nurlu yüzü ile o deryada saklanmayıp açık olarak görülseydi, cihandaki mahluklar parlak ayın cemaline Meftun ve hayran olup onu ma'bud yaparlardı."
464 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Hüseyin Rahmi bildiğimiz gibi Türk edebiyatında sokağı edebiyata taşıyan yazar olarak anılıyor. Bunun sebebi çok başarılı bir gözlemci olmasından kaynaklanıyor. Romanı okurken de yaptığı betimlemelerle bunu farkediyoruz. Hüseyin Rahmi okurunu eğitmek için mizahi yolu seçer, eserde toplum eleştirisi olmakla beraber, bu eleştiriler çok ustaca düşünülmüş bir mizahi yolla yapılıyor Romanın ismi ilk olarak 1901 İkdam Gazetesinde “Alafranga” olarak tefrika edilmiş ve zararlı görülerek yayından kaldırılmış. Kitabın konusundan bahsedecek olursam; Meftun Bey, okumak için gittiği Paris’te okumaz ve Fransa dönüşünde babasının Erenköy’deki baba evinde alafranga bir yaşam sürme hevesine kapılır ve tüm ailesine alafranga usülünü öğretmeye başlar. Tabi sürmek istediği hayatı uygulamak için kapı komşusu Kasım Efendi’nin kızı Edibe ile evlenmeyi planlar. Çünkü Kasım Efendi çok zengin bir adam. Zengin ama aç gözlü, cimri bir zengin.. E bu serveti Meftun kendisine olduracak ya nasıl olduracak, neler yaşayacaklar okuyun ve öğrenin. Batı yaşamının cahillikle beraber nasıl yanlış yorumlandığını mizahi bir dille okuyoruz. aslında yazarın aktarmak istediği Batılaşan insanların gülünçlüğü değil, özenilen kültürün doğru şekilde tanınmamasından sebep olduğu haller. Kendi edebiyatımızın mihenk taşı olan bu eser gönülden tavsiyemdir okuyun ve okutun.
Şıpsevdi
ŞıpsevdiHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20212,091 okunma
... İktidarın Medusa gözleri vardır! Bir kere yüzüne bakan, gözlerini ondan alamaz; büyülenmiş ve meftun olarak kalır. Egemen olmanın ve emretmenin sarhoşluğunu bir kez yaşamış biri, ondan asla vazgeçemez. Gönüllü olarak geri çekilenlere örnek bulmak için, dünya tarihinin sayfalarını karıştırmak gerekir...
Sayfa 147 - Can Yayınları, 13. Baskı, Haziran 2021Kitabı okudu
Abdulkadir-i Geylani
"Amelsiz ilmin bereketi gider. Kendisi ise senin aleyhinde delil olarak ortada kalır. İlmine meftun bir alim olursun. İlmin ağacı senin yanında kalır, meyvesi ise yok olur gider. Çünkü onun meyvesi ameldir."
Sayfa 87 - Foliant YayıncılıkKitabı okudu
495 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.