NASIL VARILIR AYDINLIK ÇAĞLARA
Çocuklarda olmasa Açık denizlerin duru suları gibi Çekilir mi yaşam dersiniz Umutlu bakılır mı yarınlara Söyleyin Güvenilir mi insanlara
Sen çığ gibi büyüdün yüreğimde Bir roman yazsam anlatamam bilirsin Denizler gibi duru O uysal gözlerini
Reklam
Kimi yağmurlar getirir seni Kimi güneşler Alıp gözüme koyarım gülüşünü Sıcaklığını avuçlarımda duyarım Bir de adımı dese dili sevecen Bu solgun bahçeye can gelecektir bilirim.
Yazgısı bu geleceğimin Kendi yazgısını yazar kişi Bilirim Düşlerimin en güzel yarınları Sözlerime bağlıyım bilirsin Bekle Bu baharın bitimine gelirim
YENİ DÖNEM
O dipsiz kuyuya koşarız kanmak için İçeriz İçeriz de inanmayız kandığımıza Yıllardır beklenilen gecenin ardından Ya bıkkınlığa dururuz bakarsın Yada susamışlığa Evren kuralı diyorlar işte Neler vermiyoruz ki bir anlığına.
Reklam
Tutunacak, hayatta yardımcı olacak hiç, hiçbir şey yoktu. Yokluktan başka hiçbir şey hakiki, hiçbir şey sonsuz değildi.
Sayfa 220 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 10.BasımKitabı okudu
İçimdeki ölümlerin dirilen sesi Saçlarımın gizli boyası beyazlara dur diyen Uzak yolların yalnız kadını Yüreğimde kabaran sevdaları bir bilsen
“ Seni dünyada secdeye götüremeyen iman ,sana kabirde yardımcı olamayacak demektir.”
"Allah bir Müslümanın dünyevî sıkıntılarından birini gideren Müslümanın kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir. Darda kalan birinin işini kolay­laştıran kişinin işini Allah dünya ve Ahirette kolaylaştırır. Dünyada bir Müslü­manın ayıbını örten kişinin ayıbını Allah dünyada ve Ahirette örter. Kul, karde­şine yardımcı olduğu müddetçe Allah da kendisine yardım eder."
Sayfa 473 - Ebû Davud, Edeb, 60; Tirmizî, Birr, 19; ibn Mâce, Mukaddime, 17; Ahmed, el-Müsned, 2/252, 414Kitabı okudu
Reklam
Artık hayatına tükürmek istiyordu. Ah onu nasıl bir şey zannetmişti, halbuki hep, hep boştu; şöhret, arzu, aşk... Hepsi, hepsi boştu. Tutunacak, hayatta yardımcı olacak hiç, hiçbir şey yoktu.
Sayfa 220Kitabı okudu
... Gelibolu yarımadasının güney ucundaki Seddülbahir'de, Mehmet adlı bir çavuş, tüfeği kilitlenince elindeki taşla bir İngiliz denizcisine saldırarak ülke çapında ün kazandı. Mustafa Kemal bu olayın yayınlanmasına yardımcı olarak günümüze dek Türk askerleri için kullanılan ‘Mehmetçik' adının doğmasını sağladı.
Sayfa 177Kitabı okudu
“Mehmetçik” adının doğuşu..
“Mehmet” adlı bir çavuş, tüfeği kilitlenince elindeki taşla bir İngiliz de­nizcisine saldırarak ülke çapında ün kazandı. Mustafa Kemal bu olayın yayınlanmasına yardımcı olarak günümüze dek Türk asker­leri için kullanılan 'Mehmetçik' adının doğmasını sağladı.. Seddülbahir - 1915
SinHa, Bilge'ye Gönül'ü göstererek: "Bu kim?" "Gönül!" “Hayır onu sormuyorum. Senin açından kim?” "Benim karım!” "Ya bu?" dedi Sin Ha, Bilge'ye elini göstererek: "Benim elim." “Şimdi bunu bütün uzuv ve duyuların için tekrarla!" "Benim başım, benim vücudum, benim bedenim, benim gözlerim,
Sayfa 172Kitabı okudu
Öğretmenin sınıf içindeki temel rolü öğrenciler üzerinde baskı kurmak, onları yakın gözetim ve denetimi altında tutmak yerine, onların kendi kendilerini kontrol edebilmelerini sağlamaktır. Eğer öğretmen, sınıf ortamını dostane, adil ve ciddi bir biçimde örgütlenmiş ve kendine güveni de varsa rahat hareket edebilir. Öğrenciler de gerçekten öğretmenin kendileri ile ilgilenen, öğrenmelerine yardımcı olan bir olduğunu ve onun dikkatinin kendileri üzerinde olduğunu hissederlerse, fazla sorun yaşanmayacaktır.
Sayfa 48 - Pegem AkademiKitabı okuyor
472 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.