Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Şu; Hayatını tekdüze ağır bir mantık ve tekdüze ağır bir melankoli üzerine geçiren insanları anlamıyorum-anlamıyorum, anlamak istemiyorum! Rica ederim biraz tebessüm edin ya! Şu hayatın hiç mi tebessüm edilebilir güzel yanları yok yani? Hayır bana bir zararı yok ama, biz hepimiz bir bütünüz, hepimiz tek bir bütünü tamamlayan ona üye birer parçalarız.. Lütfen.. bu böyle olmamalı, hadi birazcık tebessüm lütfen... :)
112 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
“İster istemez derin bir dalgınlığın perdesinden dinliyoruz birbirimizi.” (S: 12)
Karaduygun
Karaduygun
Sema Kaygusuz
Sema Kaygusuz
Karaduygun’da “kara”nın anlamını bir eldiven gibi tersine çeviriyor. “Ebedi dulun dili”yle sarmalanmış karaduygunun kafasındaki seslerin birer sanrı değil, gerçekliğin ona has hissedişi olduğunu, bu hissedişin çokçası
Karaduygun
KaraduygunSema Kaygusuz · Metis Yayıncılık · 2016292 okunma
Reklam
BİR ŞEYLER EKSİK Ya sevgiye, ya da arzuya ,nesne olmak istiyoruz. ...arzuladığımıza ulaşmak, arzulandığımızda da ulaşılmak istemiyoruz. ''Sevmeyi becerecek kadar kendi benliğimizden feragat etmeyi bilmiyor, arzulamayı becerecek kadar da bilinmeyene ve tehlikeli olana yelken açmaya cesaret edemiyoruz.''
BİR ŞEYLER EKSİK ," Lacan aşk hakkında konuşurken "Aşk sahip olmadığınız (sizde olmayan) bir şeyi, onu sizden istemeyen birine vermektir/vermeye çalışmaktır, Acınası bir durum gibi görünüyor, değil mi? Ortada verilecek bir şey yok, ama zaten onu isteyen de yok. Ancak "aşk" gene de var. Çünkü o öteki her kimse, onun
"yalnızlık" kelimesini asla yüksek sesle söylemese de, yalnızlık onun etrafında üç santim kalınlığında bir hava akımı gibi girdap gibi görünüyordu ve ben yakınındayken, beni de sardı, kendi acı veren melankoli girdabımla mükemmel bir şekilde karışıp birleşti. Tıpkı, "Suyun derinliklerindeki bir taşın üzerine konan güz yaprağı gibi," korkumdan ve kaygımdan kendimi uzaklaştırmayı başardım.
gittikçe artan bir melankoli yavaş yavaş hepimizin üzerine yayılıyormuş, yine bu mevsimmiş, eylül sonu; Tam da havanın açık olduğu, dünyanın bir atmosfer tabakası olarak her yõne doğru şeffaflaştığı ve doğanın sırf sakinliğiyle güzelleştiği günlerde, uzun zaman önce ölmüş birinin arkasında kalanın hüznü iki kat oluyormuş.
Sayfa 19
Reklam
Melankoli Üzerine
Kendini yozlaştıranla beslenerek, kulağa hoş gelen isminin ardında, Mağlubiyet’in Kibri’ni ve Kendine Acıma’yı gizler...
Metis YayınlarıKitabı okudu
MELANKOLİ ÜZERİNE Kendimizden kurtulamadığımız zaman, kendimizi yiyip bitirmenin tadını çıkarırız. Belirgin lanetleri telafi eden Gölgeler Prensi’ni istediğimiz kadar yardıma çağıralım: Hastalık olmadan hastayızdır ve zaafımız olmadan cehennemliğizdir.
Metis YayınlarıKitabı okudu
200 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Nedret
Nedret, Türk yazar Güzide Sabri Aygün'e ait bir eserdir. Nedret, yazarın 1905'te yazdığı Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi eserinin devam kitabıdır ve 1923 yılında kaleme alınmıştır. Nedret, Fikret'in biricik yavrusudur. Fikret'in ölümünün üzerinden on sekiz yıl geçmiştir. Nedret anne ve babasız olarak geçirdiği 19 yıllık
Nedret
NedretGüzide Sabri Aygün · Can Yayınları · 2021509 okunma
Reklam
Melankoli Üzerine
Kendimizden kurtulamadığımız zaman, kendimizi yiyip bitirmenin tadını çıkarırız.
256 syf.
9/10 puan verdi
Sırça Fanus - Sylvia Plath Kitap klasik bir psikolojik roman havası taşısa da derinlerine indiğinizde öyle olmadığını fark ediyorsunuz. Kitabın en önemli özelliklerinden birisi otobiyografik bir kitap olması. Kendisi de depresyon, melankoli gibi hastalıkların pençesinde yaşayan Sylvia Plath, bu romanda kendisini anlatmış. Zaten kitabın bu kadar etkileyici olmasının bir nedeni de bence gerçek olması. Bunları yaşamayan insan anlatamaz diye düşünüyorum. Bunun örneklerini de okudum ama o başka postun konusu. Kitabın bir diğer önemli özelliği de bana göre, kadının üzerine yıkılan sorumlulukların, "olması gerektiği " kalıpların kadınları nasıl strese, yetersizliğe ve hatta depresyona sürüklediği. Çok can alıcı yerler var kitapta. Esther yani esas kızımızın üniversiteye giderse insanların evlilik, çocuk, eş gibi kavramlardan toplumun kendinden beklentisini karşılayamayacağını düşünerek kendisini tekrar Fanus dediği yerde bulacağından korkması. Bu gibi eleştiriler ile Kitabın feminist alt yapısı göze batmadan çok sağlam verilmiş bence. Kitap Esther'in kendini tanıma süreci ile başlayıp, tedavi gördüğü hastanede yaşadıklarını anlatıyor . Elektro şoklar, depresyonun hastalık bile görülmediği dönemlerde yapılan barbarca tedaviler. Gerçi günümüzde de insanlar bunu şımarıklık olarak görüp, anlamak istemiyor ya neyse. Sylvia Plath ile ilgili bilmeniz gereken bir bilgi de ne yazık ki yazarın hayatına kendisinin son verdiğidir. Yani ruh halini anlarsanız daha verimli ve incelikle okuyacağınızı düşünüyorum. Psikolojik kitap seviyorsanız, ben bunu kaldırırım diyorsanız mutlaka ve mutlaka önerimdir.
Sırça Fanus
Sırça FanusSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201911,5bin okunma
“Romeo, karmakarışık ruhsal bir durumdayken, Juliet’e âşık olur. Çiftin tutkusunu ölümcül sona getiren, bu derin melankoli ve öz nefretin bilinçdışı yinelenmesidir.”
Say YayınlarıKitabı okudu
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Kitabımız, Gümüş isimli kızımızın annesini kaybetmesi üzerine bir deniz fenerine gönderilmesini ve oradaki bekçi ile yaşadıklarını anlatıyor. Fener bekçisi Pew, Gümüş'e fener kurallarını öğretirken bir yandan da hikâyeler anlatıyor. Bu hikâyeler, ana hikayemizi bölüyor; geçmiş ve gelecek arasında gidip geliyoruz. Kitapta daha çok bu hikayelerdeki kahramanların yaşamlarını okuyoruz. Gümüş'ün hikayesinin nasıl devam ettiği ise daha sonralarda anlaşılıyor. Herkes kendi hikayesinin ana karakteri ve bu ana karakterler arasındaki gidiş-gelişler ilk başlarda zorlasa da ilerledikçe hepsi çözülüyor. Her karakterin ortak noktası ise hiçbirinin mutlu bir yaşamı olmaması. Bu yüzden kitapta genel bir melankoli havası var diyebilirim. Yazarın kendine özgü bir hikaye anlatışı var. Örneğin, hikâyeler giriş-gelişme-sonuç diye değil, tam tersi ya da daha karışık biçimlerde ilerliyor. Yazar bize her yerden bir parça veriyor ve biz de birleştiriyormuşuz gibi. Kitaptaki bir öne çıkarılan unsur da aşk. Karakterlerimizin yaşamını en çok etkileyen şey bu. Aşkın dünyadaki en değerli şey olduğuna dair pek çok vurgu yapılmış. Bunların dışında Fener Bekçisi beni daha çok üzen bir kitap oldu. Bu; karakterlerin içindeki yarım kalmışlık, yalnızlık ve sevgisizlikten dolayıydı. Anlatımı ve sürükleyiciliği güzeldi. Tavsiye ederim.
Fener Bekçisi
Fener BekçisiJeanette Winterson · Turkuvaz Kitap · 2010121 okunma
Gökyüzü, ağır ağır çekilen gri bir perdeymiş gibi, yeryüzüne inatla süzülen yağmur damlalarıyla doluydu. Her damla, betonun üstünde minik bir hikâye anlatıyor, sonra bir sonrakiyle birleşip yok oluyordu. Şehir, bu sonsuz döngüde kendini tekrar eden bir melodiye bürünmüş, her köşesi ıslak bir nostaljiye dönüşmüştü. İnsanlar, siyah şemsiyeler altında kaybolmuş gölgeler gibiydiler; her biri kendi düşüncelerine dalmış, yağmurun ritmiyle adımlarını birleştiren yalnız yürüyüşçüler. Yağmurun getirdiği huzur ve melankoli iç içe geçmiş, sokakların üzerine bir sessizlik örtüsü sermişti. Rüzgar, zaman zaman şarkılar fısıldar gibi esiyor, ıslak yaprakların üzerinde dans ediyor, yağmurla birlikte gelen bu serinliği her yere taşıyordu. Pencerelerden bakıldığında, dünya sanki eski bir film şeridi gibi, renkleri solmuş, hatıralarla dolu bir tablo çiziyordu. Bir kafeteryanın buğulu camından içeriye dikkatlice bakıldığında, insanların sıcak çaylarının buharıyla ısınmaya çalıştıkları, gözlerinde yağmurun yansımasıyla bir başka dünyaya dalıp gittikleri görülürdü. Yağmurlu bir günde, zaman sanki daha yavaş akıyor, herkes kendi içine bir yolculuğa çıkıyor, belki de kaybettiği benliğini ya da unuttuğu anıları arıyordu. Ve işte bu yüzden, yağmur her zaman bir başlangıçtı; toprağın kokusu, canlanan doğa, her şeyin üzerine yıkanıp yeniden doğması gibi. Yağmurlu günler, kaybolmuş duyguları, eski hatıraları canlandırır, bizi içsel bir yolculuğa çıkarır ve belki de en önemlisi, hayatın devam ettiğini, her yağmur sonrası bir güneşin doğacağını hatırlatır.
724 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.