Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Funda Temel
Funda Temel
@melekeskisi
Trabzon
Trabzon
139 okur puanı
Nisan 2017 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Bir erkek olarak okursanız kendinizi, birey olarak okursanız erkek çocuğunuzu, erkek kardeşinizi, babanızı, sevgilinizi tanırsınız.
Sahi, erkekler neden kadınlara göre genelde hırçın, hareketli, daha duygusuz ve ketum? Öyle mi gerçekten? Yoksa, aileler veya sosyal çevre mi böyle davranılması konusunda baskılıyor erkek çocukları?
Oğlum doğduğundan beri iyi bir ebeveyn olmak için okuyorum, gözlemliyorum, doğru çizgiden ayrılmamaya çalışıyorum. Bu kitap da okuduklarım içinde mantık ve bilimsel çerçevede iyi yazılmış olanlardan.
Öncelikle iki terapistin uzun yıllar danışan olarak görüştükleri sayısız öğrencilerin hikayelerinden yola çıkılmış. Altında yatan nedenlerin çoğu hepimizin başından geçmiş olacak kadar yaşadıklarımız aslında.
Keşke doğru anda doğru tepkiler verebilsek, doğru sözcükleri kullansak. Bu konuda size ışık tutacaktır.
Okunmasını tavsiye ederim.
Kapak.
Hala, bunca kitap okuma tecrübemden sonra bile, çok iyi bir kitabı sırf kapağından dolayı okumayabilirim. Bazen gözümü kapatıp atamıyorum çantaya.
Kapak. Kapak çok güzel.Hem güzel hem de değerini son öyküye kadar anlayamazsınız. Lacivert - turuncu. Şık.
Sadece kapağın iki pragraf övüldüğü bu kitabın öyküleri de ne besleyici. Halbuki, nefesimi tutarak da okuyabiliyormuşum. Kahvaltı hazırlarken tavana bakıp 'Ah Ali İmran.' diyormuşum.
Canım Sarıpolat ailesi, dostlarımız, gönülden tebrik ediyorum. Daha nicelerini okumak dileğiyle..
Distopya okumayı neden seviyorum bir fikrim yok açıkçası. Kötücül bir dünya örneği okumak çok da arzulanacak bir şey değil aslında ama sanırım ilerde ne olabileceği ile ilgili şeyler okumak ya da yazarın kafasının içini distopyalarda daha net anlayabilmek daha çok hoşuma gidiyor olabilir. Özellikle internetin bile varlığının söz konusu olmadığı yıllarda böyle hayalgücüne sahip olmak son yıllarda yazılan kurgu kitaplara göre çok daha değerli değil mi?
Kitaba gelince, sonlara kadar sürükleyici ve heycanlı değildi ama kendini okutmaya devam etti. Bahsi geçen dünyanın neden yaratıldığı kısımları, beni heyecanlandıran taraftı.
Özellikle son söz kısmını okuduğumda, yazarın düşüncelerine ve kitabı yazdığı dönemki dünya düzenine baktığımda daha iyi içselleştirmemi sağladı.
Sonsöz de geçen bir alıntıyla bitirmek istiyorum.
"1935'te bir gazeteci gönlünün, 'Vahşi'nin isteklerinden yana mı, şartlandırılmış istikrar idealinden yana mı?' olduğunu sorduğunda, Huxley'in, 'İkisinden de yana değil, bence iki ucun arasındaki bir orta hem istemeye değer, hem olabilirdir, hem de bizim hedefimiz olmalıdır.', diye yanıtladığı aktarılır.
Okur Takip Önerileri
Bir çocuğa sahip olduktan sonra hayattaki diğer anlardan çalıp bebeğimle birlikte vakit geçirmek istediğim için biraz duman kadın olabilirim. Çünkü günü ne kadar verimli geçirsem de uykudan feragat edip daha fazla kitap okuyamıyorum mesela veya işlerimi bitirdiğim için daha erken çıkamıyorum ofisten. Bunlar da benim kayıp zamanlarım. Momo’yu okuyunca zamanın kıymetini anlamadım ki. Şimdi daha çok üzülüyorum daha da etkin programlama yapamadığıma. Momocuğum, ben seni çok iyi anlıyorum, deşme yaramı.
Halil Cibran'ın Ermiş ve Ermişin Bahçesi kitabını okudunuz, kütüphanenize kaldırdınız. Aradan bir süre geçti - on dakika olabilir- Herhangi bir sayfasını açıp bir cümlesini okuyup, o cümleyi sindirip, tekrar kitabı kapatıp işinize dönebilirsiniz. Hem kişiseliniz gelişir :) hem farkındalığınız artar, hem de gün içinde bir doz Halil Cibran almış olursunuz.
Favori yazarlarımından olacak, hissediyorum.
