Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu imkânsız gibi görünen sorunlara fevkalade çözümler akıl dinginliği zamanlarında bulunur.
Günbatımlarımızdan artık dalga boyları ve frekanslarla bahsediliyor.
Reklam
Görünüşe bakılırsa, bu gece tüm kuralların yıkıldığı bir geceydi.
Doğa onun sığınağıydı. Doğayı tanıyordu. Ama insan ve onun maneviyatı bilmediği konulardı.
Reklam
Uzman olmadan mertlik taşımak intihardı. Hayatta kalmanın kuralları vardı.
Bizi birleştirmeyi vaat eden teknoloji bile bizi birbirimizden ayırıyor. Artık her birimiz tüm dünyayla elektronik bağlantı içindeyiz, ama aslında son derece yalnızız. Vahşet, ihtilaf, ayrılık ve ihanet bombardımanına tutulduk. Şüphecilik fazilet oldu. Alaycılık ve kanıt talebi, aydınlanmış düşünce diye kabul ediliyor. İnsanlığın artık tarihteki herhangi bir dönemden çok daha fazla buhrana sürüklenmesine ve hayal kırıklığına uğramasına şaşmamak gerek. Bilimin kutsal saydığı herhangi bir şey var mı?
En tehlikeli düşman kimsenin korkmadığı düşmandır.
Altın KitaplarKitabı okuyor
Reklam
Bilim, hastalıkların ve ağır işlerin yükünü hafifletmiş, çevremiz ve rahatımız için yararlı aletler üretmiş olabilir, ama bize gizemsiz bir dünya bıraktı. Günbatımlarımızdan artık dalga boyları ve frekanslarla bahsediliyor. Evrenin karmaşası matematiksel denklemlere indirgendi. Hatta insan olmanın kıymeti bile ucuzlatıldı. Bilim, Dünya Gezegeni ile onun üstünde yaşayanların, evrensel boyutta önemsiz noktacıklar olduğunu söylüyor. Kozmik bir kaza.
Anlam bulmak için kendimizi harap ediyoruz. Ve inanın bana, gerçekten harap ediyoruz.
“Peki ya Tanrı?” diye sordu. “Tanrı’ya inanıyor musun?” Vittoria uzun süre sessiz kaldı. “Bilim bana Tanrı’nın mutlaka var olması gerektiğini söylüyor. Aklım bana Tanrı’yı asla anlayamayacağımı söylüyor. Ve kalbim bana mutlaka anlamam gerekmediğini söylüyor.”
Sayfa 126
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.