Duydun mu? Bursalı oto tamircisi Mehmet'in duyduğunu?  Katran, balık ve çam tahtası kokulu,  Yatışmamış çayırsı kadın kokulu kentin  Önceden bildi diye yakılacağını, Ağulu yılan sokmuş Laokoon'u. Kıvranıp duruyorlarmış çoluk çocuk  Rüzgârlı ilion kıyısında.
KADEŞ SAVAŞI Asi ırmağının bir yakasında Muvattali  Ayakta, askerleri arasında, Durmuş bakıyordu kıpırdamadan.  Irmağın öbür kıyısında Firavun,  Ramses, savaş arabasına çıkmış,  Gözlerini dikmiş karşıya. İşte bütün bildiğimiz bu. Gerçi tarih uzun uzun anlatır. Ama bu bakışma kalır, kalsa kalsa.
Reklam
Ve dalgaların, başta kanatlı at.  Görünce köpüre köpüre geldiğini,  Kıyıya yürüdü Likyalı kadınlar.  Konuşmadan aralarında, Kaldırdılar uzun eteklerini.  Dalgalara gösterdiler tüylü, kabarık  Yerlerini çırılçıplak. Sallanır tüy ve saç rüzgârda...  Utandı deniz, durdu önce, Sonra ağır ağır geriledi.
Deniz en ince hayvanı belleğin Nerden kalktım, o rıhtım, o çan.. Bilmiyorum o gök kıyı nereye gitti! Bir masal şebboyu çarmıhtaki yaz. Deniz en ince hayvanı belleğin Bir kuşluk vakti tanrının sevdiği Görünür zamanı yaratan.
Açtım, yorgundum ama uykum yoktu. Günlerce yekesiz, yelkensiz Ne de çok kuş takılmıştı ardımıza, Ne çok harman gördüm köpükten beyaz... Açtım, yorgundum ama uykum yoktu Güneşler hâlâ sağımda solumda, Sürer gibiydi açık deniz.
TEKNENİN ÖLÜMÜ Kara yakındı önce, hem çok yakın, Elimi uzatsam tutardı. Yıldızsız teknemdi inip çıkan gece, Kurumuş gece, kum, kömür, arduvaz... Kara yakındı önce, hem çok yakın, Denizleyir. inip çıkan önümde Bir tanrının atardamar
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.