Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melih Erdem

Melih Erdem
@melihherdem
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
117 günde okudu
Kırık Ayna
Kırık AynaMemduh Atalay
9.2/10 · 8 okunma
Reklam
“Yavuz Sultan Selim sade yaşar, övülmekten, alkışlanmaktan, debdebeden hoşlanmaz. Hatta bir gün süslü bir elbise giyen Şehzade Süleyman’ı ‘Anana da giyecek bir şeyler bıraksaydın!’ diyerek haşlar.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Fatih İstanbul’a çok eser kazandırır. Ancak en bilinenleri adına yaptırdığı külliye ile Topkapı Sarayı’dır. Onun kafasındaki saray, yönetim mekanizmasının tam ortasında olmalıdır. İşte bu yüzden Topkapı meclis, maliye ve genelkurmaydır. Hem belediye, hem hazine, hem de saraydır. Başbakanlıktır, danıştaydır, sayıştaydır. Mescittir, mahkemedir, cephanedir. Camidir, okuldur, kütüphanedir. Hamamları, aşhaneleri, fırınları, çeşmeleri, iskeleleri, merasim alanları ve ahırları ile küçük bir şehri andırır. Hepsi bir yana dünya burdan yönetilir, âleme nizam verilir.”
“Aslında Türkler ne Anadolu’da ne de Trakya’da güven içinde değillerdir. Bu coğrafyada barınabilmenin tek yolu vardır: ‘Fütuhat!’ Zira sınırları içinde Bizans gibi dessas bir imparatorluk varken sürekli ilerlemek zorundadırlar.”
Reklam
“Türkler ekip biçecek kadar sabırlı değildirler. Hayvancılıkla geçinir, mera mera gezinirler. Onlar ev, han, Saray kurmaz gök kubbeden başka kubbe tanımazlar. Öküzler tarafımdan çekilen “kapnı çadır”larda kuşlar kadar hür ve alabildiğine mutludurlar.”
“Din de ilim gibi, kıymeti yemişinden belli olan bir ağaçtır. Din ağacının da yemişi ahlâktır. Babalarımız, dedelerimiz hep dindarlıkları sayesinde ahlâklı bir hayat yaşamışlardır. Sizin de rehberiniz hem ahlâklı bir din, hem de ahlâklı bir ilim olmalıdır.” Ziya Gökalp, Kızlarım Seniha, Hürriyet ve Türkân Hanımlara, 13 Kasım 1919 Polverista-Malta, s. 85.
Sayfa 167Kitabı okudu
“Mâhûtlar, oluşturulacak etnik guruplara göre, sosyal ve siyasî yapının da yeniden düzenlenmesi gerektiğini söylemekte, gafiller, niçin olmasın bu zaten demokrasinin gereğidir diyerek koroya katılmaktadırlar.”
Sayfa 121Kitabı okudu
“Osmanlı, bizim bir dönem siyasî kimliğimizin adıdır. Tarihî olan ve olmakta devam eden kültürel kimliğimizin adı Türk’tür.”
Sayfa 115Kitabı okudu
“Özümsenmemiş kültürel unsurların yan yana bulunmadı gibi patolojik bir görüntünün, ‘mozaik’ olarak isimlendirilmesi mümkündür.”
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
“Hiç bir toplumun, hayatının maddesi ve inanç yapısı bir diğerinin aynısı olamayacağından, bu ikisinin buluşmasından doğan kültürler de birbirinin aynı olamaz. Bu yüzden, her kültür zaruri olarak millîdir; anlam sistemleri, değer sıralamaları diğerlerinden az-çok farklıdır.”
Sayfa 112Kitabı okudu
“Henüz nesnel kimliğine ulaşamamış bir kültür yapısına ve yanlış tarih bilgilerine dayanarak verilecek eğitim, er geç kişileri, bu kazanımları ile hesaplaşmaya ve sonuçta öznel kimlik buhranlarına götürür.”
Sayfa 102Kitabı okudu
“Kültürün iman zaafına uğradığı, yaratıcılığının tükendiği dönemlerde, kişiye millî kimlik kazandırma başarısı da o ölçüde zayıflayacaktır. Millî kültürde üslûp bozulmalarına koşut olarak, kişilerde de infiradcılık ve üslûbsuzluklar çoğalır. Bu durum kişilerde millî renklerin kaybolması demektir.”
Sayfa 102Kitabı okudu
“Öznel kimlik, nesnel kimliğin idraki ve isimlendirilmesidir.”
Sayfa 101Kitabı okudu
107 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.