"Bu memleketi Türkler korurdu, bu memleket için Türkler ölürdü ama memleketin nimetlerinden Türk olmayanlar istifade ederdi."
Mahmut Esat Bozkurt
Mahmut Esat Bozkurt
Bazı vakit, sebepsiz bir huzursuzluk çöküyor içimize. Şu kalabalıklar mıdır, olan biten felaketler midir, gönül müdür, memleket midir, nedir? Çiğdem Demirhan, "Kalbim çarptıkça, cereyanda kalmış kapılar gürültüyle çarpıp çarpıp kapanıyor." diyerek anlatır. İnsan ömründe müthiş girdaplar vardır... Çiğdem Demirhan #biryudumkitap
Reklam
1916 senesinde 19 yaşında genç bir delikanlı Erenköy’de yürümektedir. Talimgah denilen yerde bir kalabalık fark eder. Kalabalığa yanaştıkça bir müzisyenin enstrümanından yükselen melodiyi duyumsar. Yaklaşır. Delikanlı, enstrümandan yükselen tınıya gözlerini kapatarak huşu içinde bir süre zevkle dinleyerek eşlik eder. Gözlerini açıp da kalabalığın
"Başka türlü bir şey benim istediğim. Ne ağaca benzer, ne de buluta. Burası gibi değil gideceğim memleket. Denizi ayrı deniz, havası ayrı hava.” Can Yücel
Ruhum kendini beğenmiş, dünya yıkılsa umrunda olmayan, memleket deyince kılını kıpırdatmayan, aşk denilince kalbi titremeyen, hele de vefa denilince vicdanı sızlamayan insanların enkazı ile dolu. Ne olur bir keder de siz eklemeyin.
Beni yurdumdan edene memleket olmuşluğum var.
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.