İKTİSAT-KÖYCÜLÜK / MEMLEKETÇİLİK-SOSYAL ADALET Atsız Türk düşünce hayatına 15 Mayıs 1931 tarihinde çıkmaya başlayan Atsız Mecmua ile girer. Bu dergide çıkan Boz Kurt imzalı ilk yazılarında Anadolu'ya, "memleket"e, köye ve köylüye ağırlık verdiği görülür. "Bir kuş bakışı" başlıklı ilk yazıda bulunan şu cümleler dikkat
Sefaletin doğurduğu veremden her yıl 40.000 kişi ölürken, millî savunma parasından çalan askerî ve sivil şahıslar gazetelere geçerken, rüşvet alan polisler mahkemeye sevkedilirken, öz kızlarının iffetine taarruz eden babalar mevcutken, şehir sokaklarında evli kadınlara saldıran ahlâksızların sonu gelmezken, resmî dairelerde hâlâ tavsiye ile iş görülürken, bir yığın işe yaramaz memur devlet bütçesine yük olurken, medenî Türk milletinin hâlâ mazbut bir imlâsı yokken, Halk Partisinin yadigârı olan ve her yere sızmış bulunan komünistler bir türlü sökülüp atılamazken, Kozmopolit-Mason-Yahudi-Komünist yuvası haline gelen üniversitede tamamiyle keyfi bir profesörler diktatörlüğü hüküm sürerken, lüks ve fuhuş eşyası için dışarıya milyonlarca liralık döviz giderken, gayrımeşru kazançların hesabı bir türlü sorulmaz ve yabancı bankalarda milletten çalınan paralar yatarken, yüz binlerce topraksız köylü, on binlerce sefil işçi ümitsiz bir halde yaşarken Adnan Menderesin sırf şahsî gayretiyle bu derde deva bulmasını beklemek yersiz olur.
Reklam
Hadi ... ordan
"Romantizm, sonu felaket olsa dahi ömür boyu aşkına sadık kalmak olmalı!"
Sayfa 36 - Nev Yayınları/ Kim bize, sevgimize sâdık kaldı?Kitabı okudu
TÜRKİYE’NİN YENİDEN KURULMASI Bu memleket “A”dan “Z”ye kadar bozuktur. Bu korkunç hakikati diktatörlük rejiminin başbakanlarından Refik Saydam söylemişti. İtiraftan sonraki yıllarca süregelen keyfî, keyfî olduğu kadar zekâdan mahrum, zekâdan mahrumiyet nispetiyle hâince idare, Türkiye’yi inkıraz uçurumunun kıyısına kadar getirdi. Artık Türkiye
Menderes’in Sonu
Son, bir kader midir? Yoksa ağır ağır örülen bir sebepler zinciri mi? Sonumuzu biz mi hazırlarız? Yoksa bu zincirin halkalarıyla birbirine bağlanan şartlar mı? Bu soruları cevaplandırmak, hem kolay, hem güçtür...
Sayfa 491 - Remzi KitabeviKitabı okudu