Bütün erkekler kadınların önünde ilgi çekmeye çalışır. Biri kötümser görünür, diğeri Mephisto rolü oynar... Oysa hepsi tembeldir...
Aklı, bilimi, insanın en yüksek kudretini hakir gör bakalım! Göz bağlayıcı ve büyücülükleriyle yalanın ruhundan medet um.
Şimdiden avucumun içindesin!
Mephisto
"Sen Hamlet değilsin, sen yalnızca acıyla ve idrakle elde edilebilen asalete sahip değilsin. Yeterince acı çekmedin, anladıklarına da güzel bir unvandan ve dolgun bir maaştan daha çok değer vermedin. Sen asil değilsin; çünkü iktidarın maymunusun, katilleri eğlendiren bir palyaçosun sen."
Sayfa 351Kitabı okudu
"Tiksiniyorum. Hiçbir anlamı yok. Diğerleri bizden çok daha güçlü, bütün imkânlar onlardan yana. Don Quijote'cilik oynamak çok acı, ayrıca uzun vadede çok gülünç. Bize acı çektiren her şeyin yok olup gideceği, gerçekliğin artık var olmayacağı kadar uzak bir ada tütüyor burnumda...
Sayfa 284Kitabı okudu
Vatanımıza gece çöktü. İllerinde kötü adamlar geziyor — büyük otomobillerle, uçaklarla ya da özel trenlerle. Usanmadan etrafta dolaşıyorlar. Bütün pazar yerlerinde yalan dolan sözlerini tekrarlıyorlar. Onların ya da yardakçılarının göründüğü her yerde mantığın ışığı sönüyor ve etraf kararıyor.
Sayfa 215Kitabı okudu
Bu ülkede kirli bir yalan hüküm sürüyor. Toplantı salonlarından, mikrofonlardan, gazete köşelerinden, beyazperdeden haykırıyor. Koca ağzını açıyor, boğazından irin ve veba kokusu geliyor: Bu koku birçok insanı ülkeden kaçırıyor, kalmak zorunda kalanlar içinse ülke bir hapishaneye dönüşüyor — leş gibi kokan bir zindana.
Sayfa 214Kitabı okudu
Yazık, bu ülke kirlendi, Bir daha ne zaman paklanır kimse bilmez — bu büyük utançtan hangi kefaretle, insanların refahı için yapılacak hangi devasa katkıyla aklanabilir. Güzel olan kirletildi, gerçek olan yalanlarla bastırıldı.
Sayfa 214Kitabı okudu
Yazık, Bu ülkenin üstündeki gökyüzü karardı. Tanrı bu ülkeye çevirdi, bir kan ve gözyaşı seli bütün şehirlerinin sokaklarından oluk oluk akıyor.
Sayfa 214Kitabı okudu
Bu insanların demokrasi aracılığıyla dizginlemek için elimizden geleni yapmalıyız. Onlarla savaşmak yerine onları kazanmalıyız. Bu genç insanları cumhuriyet fikrine ikna etmeliyiz
Sayfa 196Kitabı okudu
İnsanların gözü kör olmuş. Eğleniyor, tartışıyor, kendilerini ciddiye alıyorlar; o sırada gökyüzü kararıyor ama yaklaşan fırtınaya bir kez olsun dönüp bakmıyorlar — halbuki fırtına kapıda.
Sayfa 195Kitabı okudu