Su yüzeyinin hemen aşağısında kalan bir mercan adası dışarıdan bakınca hiç yok gibidir ve gerçekte çoktan dolu duran bardağı da çoğu zaman şu ünlü en son damlanın doldurduğu sanılır.
Sayfa 391 - Can Yayınları
Vedalaşmak her insanın yazgısıdır. Dünya, sürekli birilerinin bir yerlerden ayrılmasına sahne olur. Bugün sevgiyle birleşen eller, çok geçmeden, titreyen dudaklarla “Elveda” dendiğinde birbirinden ayrılmaya mecburdur.
Deneyene kadar insan neleri başarabileceğini bilmiyor, bu yüzden ne kadar zor gözükürse gözüksün hiçbir girişimimizde asla umutsuzluğa kapılmamalıyız. Fakat bunu yaparken her zaman iyi bir amaç uğruna mücadele etmeli, Tanrı’dan yardımcımız olmasını isteyebilmeliyiz.
Gökyüzü, yeryüzü… İkisi de artık tarih olmuş.
…fakat o zamandan beri öğrendim ki inanç vasıtasıyla insan huzura büyük ölçüde kavuşabilirmiş.
Vardığım sonuç şu oldu: Hem dış unsurlar hem de insanın kendi iç dünyası açısından derin bir huzur ve sükunet hali, insanın ulaşabileceği en büyük mutluluktur.
Ancak başa gelen zorluklar genellikle o zorlukları aşmak için çareler üretilmesine yol açar, böylelikle çoğu zaman kaybettiklerine kıyasla daha iyi şeyler de keşfedebilir insan.
Bu sene okuyacaklarım tam liste:
1. Köygöçüren
2. Satranç
3. İnce Memed 3
4. Demir Ökçe
5. İnce Memed 4
6. Sineklerin tanrısı
7. Mercan Adası
8. Hayy bin Yakzan
9. İki Şehrin Hikayesi
10. Bülbülü Öldürmek
11. Joseph Andrews
12. Tristram Shandy
13. Otranto Şatosu
14. Frankenstein
15. Melekler ve Şeytanlar
16. Da Vinci’nin Şifresi
17. Kayıp Sembol
18. Cehennem
19. Başlangıç
20. Gizli Tarih
Tolkien böylesi esintileri kullanmıştır.
Perseus onu Gorgon'un başı olmaksızın öldüremeyeceğini anladı ve hemen sihirli torbasından çıkardığı kesik başı ona gösterdi. Ejderhanın sonraları bir mercan Adası halini alan vücudu bunun üzerine büyük bir gürültüyle yere yığıldı. Kral ve kraliçeyle beraber diğer insanlar da ülkelerini kurtaran bu gence minnettar kaldılar.
Say yayınlarıKitabı okuyor
Kaderinde daha birçok şey seni bekliyor. Göreceksin!
Dört bir yanım, sırf vakit öldürmek için kan dökmekten çekinmeyen, birbirinden beter insanlarca sarılmıştı. Karada yerliler vardı. Âdetleri o kadar korkunçtu ki düşündükçe titriyordum. Güvertedeyse yüreği kömürden kara korsanlar bulunuyordu. Yamyam olmasalar da mide bulandırıcı katillerdi onlar ve yerlilere kıyasla daha beterdiler, çünkü yaptıkları şeylerin yanlış olduğunun bilincindeydiler.
Sayfa 230 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Bu gibi kana susamış tavırlardan nefret eden, tiksinen, onlara katlanamayan ben bile son birkaç hafta içerisinde tanık olduğum şeylerden ötürü duyarsızlaşabilirken, böyle bir yaşam tarzı içerisine doğup büyümüş bu zavallı, cahil vahşilerden olanlar konusunda rahatsızlık duymaları, insan hayatına değer vermeleri beklenemezdi.
Sayfa 229 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Bugün samimiyetle birbirini sıkan eller çok geçmeden son defa birleşir ve titreyen dudaklar 'Elveda' kelimesini söyler. Bu çok hazin bir fikirdir..."
