Bazı insanlar tüm inanç ve ilkelerine zıt düşse dahi muktedir olana kendilerini kabul ettirebilmek için kraldan çok kralcı olur.
hâlâ başıma koyulan o eli hisseder, günahsızlığımı özlerim. ve en çok da Allah resulü aleyhisselatü vesselamın beni sevme ihtimalini.
Cihad dolu bir günü şehadetle süsleyen Rabbe hamdolsun.
Şehitlerin sözleriyle süslenmiş duvarlar, şehitlere verilecek sözler ve tek nihai hedef; Allah'ın rızası.
kendimi yeterli görmenin karanlığındayım. hayatı, bu kadar zannetmemin darlığında.
çünkü ben her ne kaybetsem sonunda Rabbimi buldum.
"içimde bir güvercin öldü
bir kaldırım kenarı düştü bahtına
bir ibret vesikası
bir sevda kanatlanması
aşk bir gün göğe veda eder."
bir de camlar kırıldı içimde bir yerde.
üzerine basmak üzereyim.
Yağmurda güzel kokan toprak.
işte hakikat çizgisi budur.
Toprak...
Sen toprağa koyduğunu zannedersin lakin o ancak imtihan dünyasındakilere görünendir.
Sen toprağa koyduğunu zannedersin lakin o mühürlü kalplerin cahilliğidir
Sen toprağa koyduğunu zannedersin lakin o kainatın en büyük meselesidir
Velhasıl sen toprağa koyduğunu zannedersin fakat o ya arşa yükselmiştir ya da en aşağıya atılmıştır.
İşte kainatın sırrıdır bu: Toprak...
içine alır miadını dolduranı fakat nereye gönderir bilinmez huzura varana kadar yolcu da bilmez güzergahı.
Sayfa 20Kitabı okuyor
"Biz önce sözlü ve fiili duayı beraber götürmeyi öğreniriz. Fiili dua
sahada olmak, çalışmaktır. Sözlü dua yakarış ve tevekküldür. Fiiliyat
olmazsa tembelleşiriz, tevekkül olmazsa kibirlenir, isyan ederiz."
Sayfa 187
"Yükselmek mühim ancak sağlam köklerimize tutunmamız da elzem, yıkılmamak için buna ihtiyacımız var."
Sayfa 186