Şimdi, diğerlerine hasetle bakan ve sadece kendini beğenen kişilerden oluşan böyle bir sarayda, insan tarih kitaplarından bildiği ya da seyahatlerde öğrendiği bir şeyi ortaya attığı zaman, diğerleri hemen kendi bilgelik ve itibarlarının tehlikeye gireceğini ve bu öneriye bir kusur bulamazlarsa kendi çıkarlarının zarar göreceğini düşünürler. Eğer hiçbir şey işe yaramazsa ‘atalarımız da bunu böyle yapardı ve bizim açımızdan da yapılacak en iyi şey bunun aynısını tekrarlamaktır’ bahanesine sığınırlar.
Neden böyle bitti ki? Diyerek kapattığım kitaplardan biri daha. Okurken kendinizi düşük IQ ile dünyaya gelen Charlie’nin yerine koyarak, bütün o asansör benzetmesini bizzat yaşayabiliyorsunuz.
Hiç kimse hiçbir zaman yeni bir şey başlatmıyor. Herkes çalışmasını diğerlerinin hataları üzerine inşa ediyor. Bilimde gerçekten orijinal olan hiçbir şey yoktur. Önemli olan, her bir bilim adamının eldeki bilginin toplamına yaptığı katkıdır.
Konusu ve işleniş biçimiyle türünün en iyi örneklerinden biri. Yazarın dili oldukça akıcı. Gerçekliğiyle insanı hem sorgulatan hem de ürperten bir roman