•••MERVE•••

Yazık ki gevezeyim ve kolayca bağlanıyorum. Uygun mesafeleri korumasını bilsem de, her türlü fırsat elverişli geliyor bana.
Sayfa 8 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yıllardır gecelerimde hep çınlayıp duran ve sonunda sizin ağzınızdan söyleyeceğim şu sözcükleri kendiniz tekrarlayın: 'Ey genç kız, kendini yine suya at da her ikimizi kurtarma şansına bir kez daha ereyim!'
Sayfa 98 - Can YayınlarıKitabı okudu
'Babaya yanıt verilmez' formülünü bilirsiniz, değil mi? Bir anlamda bu formül tuhaftır. Sevilen kişiye değil de kime yanıt verilir bu dünyada? Bir başka anlamda da inandırıcıdır bu. Birinin son sözü söylemesi gerekir. Yoksa, her nedene karşı bir başka neden ileri sürülebilir: O zaman sonu gelmez bu işin.
Sayfa 34 - Can YayınlarıKitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Fark etmişsinizdir ki, hiçbir şeyi kayırmıyorum, öte yandan biliyorum ki, siz de aynı şekilde düşünüyorsunuz. Böyle olunca, madem ki hepimiz yargıcız, o halde hepimiz birbirimize karşı suçluyuz, hepimiz kendi berbat tarzımıza göre İsa'yız, bir bir haça gerilmişiz, ama yine bilmeden. Hiç değilse biz öyle olurduk, eğer ben Clamence, çıkar yolu, tek çözümü, doğruyu bulmasaydım...
Sayfa 79 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ben, bir gün bir kahvenin terasında elimi bırakmak isteyen o ihtiyar dilenci gibiyim. 'Ah, bayım,' diyordu adam, 'mesele kötü insan olmak değil, ama ışığı yitiriyor insan.' Evet, ışığı, sabahları, kendini bağışlayan kişinin o kutsal masumluğunu yitirdik biz.
Sayfa 97 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ama yeryüzü karanlıktır, aziz dostum, tahta kalın, kefen ışık geçirmez. Ruhun gözleri, evet kuşkusuz, eğer bir ruh varsa ve onun da gözleri varsa! Ama işte, emin değilizdir, hiçbir zaman emin değilizdir.
Sayfa 52 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ah! Aziz dostum, insanlar bulgulama bakımından ne kadar yoksul. Bir nedenden ötürü intihar edilir sanırlar hep. Ama iki nedenden ötürü de bal gibi intihar edilebilir
Sayfa 53 - Can YayınlarıKitabı okudu
Eğer pezevenkler ve hırsızlar her zaman ve her yerde mahkum olsalardı, masum insanlar tümüyle ve hep masum sanacaklardı kendilerini, aziz bayım. Ve bana göre -tamam, tamam, geliyorum!- işte asıl bundan kaçınmak gerekir. Yoksa, gülünç bir durum çıkardı ortaya.
Sayfa 31 - Can YayınlarıKitabı okudu
Şehitler, aziz dostum, unutulmak, alaya alınmak ya da kullanılmak arasında bir seçim yapmak zorundadırlar. Anlaşılmaya gelince, asla.
Sayfa 53 - Can YayınlarıKitabı okudu
...bütün insanlar kendi esenlikleri için harcadıkları düşünceyle değil, insana verilen sevgiyle yaşarlar.
Reklam
" İşte o zaman Allah'ın ikinci sözünü hatırladım: 'insana ne verilmemiştir, öğren.' "İnsanın kalbine neyin hükmettiğini biliyordum. Şimdi ise ona neyin verilmediğini öğrendim. İnsana, kendi ihtiyaçlarının bilgisi verilmemiştir.
"Simon!" "Efendim?" "Biz veriyoruz; ama neden hiçkimse bize bir şey vermiyor?" Simon ne diyeceğini bilemedi; sadece "konuşmayı bırakalım" diyebildi ve yüzünü öbür yana dönüp uyumaya çalıştı.
"Sonra Allah'ın bana söylediği ilk dersi hatırladım: 'İnsanın kalbine neyin hükmettiğini öğren.' Anladım ki, insanın kalbine sevgi hükmeder.
'Git, annenin ruhunu al ve üç hakikati öğren. Öğren ki, insanın kalbine hükmeden nedir; İnsana ne verilmemiştir; ve insanlar ne ile yaşar? Bunları öğrendiğinde semaya tekrar döneceksin.'
"Napıyorsun Simon?", dedi kendi kendine. "Adam belki de çaresizlik içinde ölüyor, sen ise korkuyu düşünüyorsun. Yankesicilerden korkacak kadar zengin mi oldun?
4,127 öğeden 4,096 ile 4,110 arasındakiler gösteriliyor.