Metin Mamati

Metin Mamati
@metinmamati
Sıkı Okur
Krizler, sarsıntılar, hastalıklar tesadüfen ortaya çıkmaz. Bir gidişatı düzeltmemiz, yeni yönelimler keşfetmemiz, başka bir yaşam yolunu deneyimlememiz için gösterge görevi görürler. (Carl Gustav JUNG)
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
On yılımın büyük bir kısmını üç yüz yirmi ilkokulu gözlemlemiş biri olarak inanın bana, ne kadar demokrasiden dem vursak da gerçekte İngiltere’deki fakir bir çocuğun azat edilip o muazzam eserlerin doğmasını sağlayan düşünsel özgürlüğe kavuşma ihtimali, Atinalı bir kölenin oğlununki kadardır.
Sayfa 114 - Kapra Yayıncılık
Acaba zihinlerimizin de bedenlerimiz gibi cinsiyeti var mıydı? Tam bir memnuniyet ve mutluluğa erişmek için onların da birleşmesi gerekiyor muydu?
Sayfa 104 - Kapra Yayıncılık

Reader Follow Recommendations

See All
Kadınlardan genel olarak çok sakin olmaları beklenir ama kadınlar erkeklerle aynı hisleri taşırlar. Onlar da yeteneklerini geliştirmek için çalışmalar yapmaya ve emeklerinin kullanılabileceği bir uygulama alanına erkek kardeşleri kadar ihtiyaç duyarlar. Çok katı bir şekilde kısıtlanmaktan, mutlak durağanlıktan tıpkı erkekler kadar ıstırap duyarlar. Daha ayrıcalıklı olan bu kardeş cinsin, kadınların puding yapmak ve çorap örmekle, piyano çalıp çanta işlemekle yetinmeleri gerektiğini söylemesi dar görüşlülüktür. Geleneklerin onlar için gerekli gördüğünden daha fazlasını yapmak ya da öğrenmek isterlerse onları kınamak veya onlarla alay etmek düşüncesizliktir.
Sayfa 74 - Kapra Yayıncılık
Kaliteli bir sigara yakıp pencere kenarında minderlere gömülünce hayat ne kadar güzel görünüyordu. Ve ödülleri ne kadar hoş, bu kin veya şu dert ne kadar önemsiz, dostluk ve insanın kendisine uygun bir çevresinin olması ne denli takdire şayan şeylerdi.
Sayfa 15 - Kapra Yayıncılık
Reklam
648 syf.
9/10 puan verdi
Bizden biri Pip
Kitabı okurken yazarla birlikte ben de çocukluğumdan beri kurduğum hayalleri, şu anda taşıdığım umutları, gerçekleştirdiğim ya da gerçekleştiremediğim hayallerimi, hayal kırıklıklarımı düşündüm yeniden. Kitabın ana kahramanı Pip ile empati kurabildim. Atabileceği bir sonraki adımları, karşılaşabileceği hadiseleri doğru tahmin ettim. Kitabı Charles Dickens ile beraber yazmışım gibi hissettim. Sanayileşmenin yeni yeni başladığı, köleliğin zirvede, insan haklarının esamesi okunmayan bir sosyal ortamda geçen bu roman size çok tanıdık gelecek.
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Karbon Kitaplar · 202014.4k okunma
Seni gerçekten seven dostunun söyleyeceği şudur ki, yontulmuş bir insan olmayı doğru yoldan başaramazsan, eğri yoldan hiç başaramazsın.
Sayfa 110 - Karbon Kitaplar
Türkçülüğün ilk kımıldanışı Yeni Osmanlılar zamanına kadar çıkar. Turan kelimesi ilk defa Macarlar arasında 1839’da Türk kavimlerine kök araştırma yolu olarak kullanılmıştır. Enzyklopedia des İslam, V. Minorsky, kelimenin ilk önce Macarlar arasında büyük Türk vatanı olarak 1839’da kullanıldığını söylüyor. 1911’de Budapeşte’de Turanische Geselischaft kuruldu.
Sayfa 291 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Emrullah Efendi ilköğretim layihasında şu esasları ileri sürmektedir: 1) Tahsilin ücretsizliği, yani çocuklar okudukları okulun öğretmenine haftalık veya başka adlarla bir ücret vermeyeceklerdir. Yalnız okul masrafları halktan vergi şeklinde alınacaktır. 2) Tahsil yükümlülüğü; bunun için başlıca Fransa’da yapılmış tartışmaları özetliyor. Uzun
Sayfa 269 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Türkiye’de yeni maarif sistemi Abdülhamit’in kurduğu ilköğretim ve yükseköğretim kurumu ile başlar. O sırada üniversite açmak için yapılan birkaç girişim başarısız kaldığı için üniversitenin “Darülfünun-u Osmani” adıyla açılışı İkinci Meşrutiyetin başına rastlar.
Sayfa 266 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Gökalp maarif sorusunu yeniden ele alarak, “Türkiye’yi başka ülkelerden ayıran özel bir hal var: Başka milletlerde en karakterli kimseler tahsilde en yüksek olanlardır. Bizde bunun aksi oluyor. Türkiye’de vatan için en zararlı insanlar medrese veya mektep görenlerdir. Meşrutiyet’ten beri birçok vakalar bu paradokslu hakikati destekliyor diyor. Bu vakalardan çıkan sonuç şudur: Türkiye’de medrese ve mektep, terbiye ettiği fertlerin karakterini bozuyor. Bu özelliğin sebebi nedir? Ona göre bunun sebebi, başka milletlerde maarifin milli olmasına karşın bizim maarifimizin kozmopolit olmasıdır. İstanbul’daki kitapçı dükkanlarıyla öğretim yerlerine bakınca bu hal görülür. İstanbul’da üç türlü kitapçı var: 1)Sahaflar, 2)Beyoğlu Kitapçıları, 3)Babıali’deki kitapçılar. Sahaflar Arapça ve Acemceye, Beyoğlu kitapçıları Avrupa’ya aittir. Babıali’nin Tanzimat maarifi ise onların perişan tercümelerinden acemice çalıntı ve taklitlerden ibarettir. Milli maarifimizin ne kitapları, ne kitapçıları vardır.
Sayfa 265 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Eğitimde yapılacak doğru inkılap kültürü bırakıp medeniyete gitmekle değil, medeniyeti bırakıp kültüre gitmekle olur, diyor. Avrupa’da erginlik çağında maddi bilgilere karşı insani ve manevi bilgilerle mukavemet kazanmak için liselerde insaniyet (les humanites) adı verilen bilgiler okutulur. Bunlar Fouille’ye göre edebiyat, felsefe ve sosyolojiden ibarettir. Bu öğretim, manevi duygulardan mürekkep milli kültürü maddi kültüre karşı çözülmeden koruduğu için eğitimci öğretimin temelidir.
Sayfa 259 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
“Faaliyet Zevki” adını taşıyan bir konferansta “Avrupalılarla aramızda bir mukayese yaptığımız vakit, onlar çalışkandır, biz tembeliz deriz, fakat buna bir hükmü daha katarız: Onlar bizim gibi zevk ve sefaya düşkün değil. Halbuki memleketimizde yaşayan Avrupalılara sorduğumuz vakit görürüz ki, onlar bu hususta büsbütün başka düşünüyor. Asıl bizim eğlenceden yoksun, nasıl yaşadığımıza şaşırıyorlar. Bunun sebebi sadedir: Çünkü biz zevki Avrupalılardan başka türlü anlıyoruz. Biz eğlenmeyi hareketsizlikte arıyoruz, Avrupalılarsa faaliyette arıyorlar. Biz hareket ve faaliyeti sıkıcı buluyoruz. Avrupalılarsa en büyük zevklerini faaliyette buluyorlar.
Sayfa 254 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
1,084 öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.