Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tohumu toprağa saç, sonra da ikram sahibi o çok veren Allah'a dayan.
Hz. Mevlânâ diyor ki: "Çocuk ağlamadıkça süt kaynar mı? Bulutlar göz yaşlarını dökmedikçe çimenler güler mi? Hz. Peygamber [sallalla- hu aleyhi vesellem) buyurmuştu ki: 'Bir kapıyı çalmaya devamedersen nihayet kapı açılır, emeline ulaşırsın.' Tevekkül ediyor musun? Çalışma ve gayretini ortaya koyduktan ve sebeplere yapıştıktan sonra et! Tohumu toprağa saç, sonra da ikram sahibi o çok veren Allah'a dayan. İşte tevekkül böyle olur."
Sayfa 289
"Ne olursan ol yine gel ama geldiğin gibi kalma."
"...Ne olursan ol yine gel." Bazı araştırmalara göre bu söz Mevlana Hz'nin değil, daha önce yaşamış bir İran şairine aittir. Sözü kim söylemiş olursa olsun Mevlana Hz'nin yoluna ve düşüncesine uymaktadır bu söz. Düşüncesi tamamen açık olan bu söz bazı çevrelerce farklı anlama çekilmektedir. Halbuki Mevlana; "ne olursan ol gel" diyor, "geldiğin gibi kal" demiyor. Eğer çağırdıklarını olduğu gibi kabul etseydi Mevlana "gel" demezdi "kal" derdi. Halbuki çağırmasının, "gel" demesinin bir sebebi var. Çünkü bu çağrılan insanlar sadece mutsuz değiller. Mutlu olacaklarına olan inançlarını da yitirmiş bulunmaktadırlar. Bunun içindir ki "gel" diyor, ilk önce onları mutlu olacaklarına inandırıyor. Nitekim İslam'ın battı zannettikleri o dönemde Hz Mevlana onlar gibi düşünmemiş inançlı ve ümitli davranmıştır. Hz Mevlana'dan 100 yıl sonraki Anadolu'ya baktığımızda da moğolların, birçok Hristiyanın müslüman olduğu ve müslümanlarında büyük bir medeniyet başlattıkları görülür." Evet bizde gel diyoruz. Ne olursan ol yine gel ama geldiğin gibi kalma. Ahmet Beyler Elçi
Reklam
152 syf.
2/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
"Doktor bu ne?"
Nihayet çelişkilerle dolu bu kitabı bitirebildim. Mevlana'nın babası Bahaeddin Veled'in Maarif isimli eserinden bahsetmekte ve eser de Kuran'ı Kerim'den ayetlerle birlikte harmanlanmış Bahaeddin'in düşünceleri, nasihatları yer almaktadır. Eserin Mevlana'nın hayatında önemli yere sahip olduğu ve onu yoldaş olarak
Sudaki Kitap
Sudaki KitapColeman Barks · Doğan Kitap · 08 okunma
âşık olacağımız kişiyi biz seçebilir miyiz?
“Sen hiç âşık oldun mu?” diye sorulan birine ne sorulmaktadır aslında? Vuslata erdin mi diye mi? Yoksa kavuşamadığın, terk edildiğin oldu mu diye… Birde orta yolcular vardır: hem vuslat hem firak olsun diyenler ki onlar seyirciler… Peki, aşk bir kaybetme midir? Veya âşık olacağımız kişiyi biz seçebilir miyiz? Bir insan kendisine zarar veren birine âşık olabilir mi? Aşkta niyet olmaz çünkü aşkta neden olmaz. Aşk fiil değildir mefuldür çünkü faili hak’tır. Tutmazsın tutulursun. Sizin aktif olduğunuz bir şey değil karşılaştığınız bir şeydir. Maşuk aşığını kendisine çeker demirin mıknatısı çektiği gibi… Boksörlere hiç dikkat etiniz mi? Yumruklarını sallayıp yumrukları yedikten sonra dövüşün bir yerinde birbirlerine sarılırlar. Kollarını birbirlerinin beline geçirip kan içinde kalan yüzlerini de omuzlarına koyarlar. Sanki az önce dövüşen onlar değilmiş gibi... Sahi ya insan kendisine zarar veren birine âşık olamazdı değil mi! Kim demiş? Seyirciler söylemiş! Boş ver onları onlar zaten seyretmek için yaratılmış sen tutulmak için yaratıldın. Aşk fayda ve zarardan halidir. Mecnun şikâyet etmez sen şikâyet edersin. Hakka yönelen değil hakka âşık olan bir yürek şikâyetçi olanları da içine alacak kadar geniştir. Hani ne olursan ol yine gel_ diyen Mevlâna’ya biri itiraz ediyor, muhalefet ediyor. Mevlâna ona dönüp diyor ki: ”sende gel”
2268 “Bundan dolayıdır ki hikmet-i İlâ­hi’ye vâkıf olan ârifler, ihsan sahiplerinin konuğu olmalıdır, demişlerdir. 2269 Sen ise öyle birinin müridi ve misafiri olmuşsun ki, denaetinden dolayı senin çalışma mahsûlün olanı elinden alıyor. 2270 Misâfiri olduğun kimse, kudretli olmadığı için seni kuvvetlendiremiyor. Sana nur vermek şöyle dursun,
Sayfa 222
DİN-YOBAZLIK: Atsız ilk olarak 1932 yılında, "Aynı tarihî yanlışlığa düşüyoruz” başlıklı yazıda din konusuna temas eder. Konuya bir tespit ve bir soruyla girer: "Bugün din hayatta birinci safta bir rol oynamıyor. Devlet dini bit kenara atmıştır. Fakat din, halk yığınları üzerindeki büyük nüfuzunu yapmakta devam ediyor. Ve Bolşevik Rusya
Reklam
·
Puan vermedi
Merhaba dostlarr Bugün sizlere
Yusef Masadow
Yusef Masadow
kaleminden içimdeki Kenan ülkesi Taş - K'ağıt -Makas kitabı ile geldim... Öncelikle şunu belirtmeliyim ki bu kitap öyle bir solukta okunabilecek bir kitap değil hani bazı kitaplar vardır ya böyle sindire, sindire okunur işte öyle bir kitap. Sevmek sessizlikmiş, aşk ise sebat. sen sese değil
İçimdeki Kenan Ülkesi
İçimdeki Kenan ÜlkesiYusef Masadow · Karina Yayınevi · 202452 okunma
Allah katında ki değerimizi bilebilir miyiz?
Büyükler der ki: "Tahmin edilebilir. Bir kaç ölçü var." Şimdi bu ölçüleri hem bir ayna gibi koyalım karşımıza ve bakalım biz bu işin neresindeyiz; hem de bir tartı gibi koyalım ve terazisine çıktığımızda bakalım kaç dirhem geliyor değerimiz ya da geliyor mu... 1- "Allah'ın katında ki değerini merak ediyorsan, Allah'ın
1960 ve 1970'lerdeki kalem kavgaları: 1960'ların başında Atsız Orkun'da ve Millî Yol'da yazmaktadır. Bedii Faik'in 18 Şubat 1962 tarihli Dünya gazetesinde, 1944 olaylarından bahsederek Atsız ve arkadaşlarını Naziler safında savaşmak üzere hükümeti ele geçirmekle suçlaması üzerine Millî Yol'un 6. sayısında (2 Mart
Kalp gözü açık olanlar kişilerin ahlaklarını çeşitli suretler halinde görürler. Mevlana rahmetullahi aleyhi diyor ki, " İnsanın kalbi orman gibidir. Orada aslan gibi de, yaban eşeği gibi de huylar bulunur. " Eğer kişi ahlakını terbiye ederse ondaki güzel huylara uyar, kötü huylardan sakınırsa insanın manevi sureti güzelleşir.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.