Anlatım tekniği olarak (bu tekniğin bir adı var mı bilmiyorum) tıpatıp Otostpçunun Galaksi Rehberi. Bu tekniği nasıl anlatsam, biraz alaycı, lakayıt, uçuk betimlemeler, tasvirler (aradığı kızla bu otobüste karşılaşma şansı, bir gökdelenin 38. katındaki lacivert hortumlu bir filin şekersiz kahve seviyor olabilme şansına eşitti), aslında olmaması gereken herşeyle dolu. Bu kadar savruk ve dağınık anlatım belli bir yerden sonra gerçekten yoruyor ve zaten kopuk kopuk kurulan kurguyu takip etmekte zorlanmaya başlıyorsunuz - ki bu nedenden ötürü Otostpçunun Galaksi Rehberi'ni daha sonra tamamlamak üzere yarım bırakmıştım.
Öte yandan bence bir sürü klişe barındıran, klişe bir konusu var. İçinde aslında özlerinde hiç olmaması gereken bir piçlik barındıran iki semai varlık, yaşamak ne güzel şey diyen başka bir varlık, her şeyi önceden tahmin edenler vs. vs. Gaiman'ın bir Yıldız Tozu, hele ki bir Mezarlık Kitabı gibi kesinlikle değil.
Eğer fantastik edebiyat tanrıları beni çarpmayacaksa ben okumasanız da olur diyorum.
Bohemya'da mezarlıklar bahçe gibidir. Mezarlar çimle ve renk renk çiçeklerle kaplıdır. Alçak gönüllü mezartaşları yeşilliğin içerisinde kaybolurlar. Güneş battığında mezarlık
mini mini mumlarla ışıl ışıldır. Ölüler bir çocuk balosunda dans ediyorlardır sanki.Evet, çocuk balosunda, çünkü ölüler çocuklar kadar masumdur. Yaşam ne kadar acımasız olursa olsun, mezarlıkta hep huzur vardır. Savaş sırasında, Hitler'in zamanında, Stalin'in zamanında, tüm işgaller sürüp giderken bile.
HAYAT ERTELEMEYE GELMEZ...
Hayat akıp giderken...
Siz siz olun, bugün aklınızdan geçen güzellikleri asla yarına bırakmayın...
Ne yapacaksanız, hemen, ama hemen şimdi yapın...
Çiçek mi sulayacaksınız, sulayın...
Kitap mı okuyacaksınız, okuyun...
Sinemada çok beğendiğiniz bir film mi var, hemen gidin seyredin...
Sevgilinizi öpmek mi
Devrin asker,ajan,hukukçu...bunlarında ötesinde devlet ricalinin.emanetini nasıl hıyanete uğrattığını,devlet koltuklarıyla dönme dolap oynamayı, derinlemesine olmasada yüzeysel incelemiş.aslına bakılırsa globalizmin getirdiği moda namuslu insanların bile dürüst işler yapmasına izin vermiyor.bu yüzden kitap beni çok hayretlere uğratmadı.ancak şu bir gerçek namuslu bir hukukçu kitapta isimleri geçenleri soruşturmaya almak istese yeni bir mezarlık açmak gerekebilir.
Bay PipoSoner Yalçın · Doğan Kitap · 20053,954 okunma
Sürükleyici bir o kadar da ürkütücü bir roman.. evde yalnız kalmaya ışıkları kapatmaya korkacaginiz türden.. gerçekten öyle bir mezarlik olsaydı evcil hayvanimizi mi gomerdik yoksa değişeceğini bildiğimiz halde ölmesini istemediğimiz sevdiğimizi mi..
Hayvan MezarlığıStephen King · Altın Kitaplar · 201911,8bin okunma