Karalamaca
Kendinizi ait hissettiğiniz yerin şu an bulunduğunuz yer olduğundan emin misiniz? İnsanların iki yüzlülüğü ve bencilliğine hemen her gün şahit olmuyor muyuz? Her an isyan etmiyor muyuz hayata? Bir sonraki durağın mutluluk getireceğini kim garantileyebilir? Kararsızlıklarımızın sebebi, çoğu zaman geleceğin ne getireceğini bilmememiz değil midir? Sonraki yolun sonu koca bir uçurum ya da duvarsa? Ama içimizdeki umut değil midir bizi bir bilinmeze doğru her seferinde sürüklemeyi başaran?..
Eda
Eda
Özdemir Asaf
"Gece midir seni bana düşündüren yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekleyen ?"
Reklam
-Nasılsınız? -İyi değilim. -En son sorduğumda iyiyim demiştiniz. -O o zaman için geçerliydi. Şimdi herşey değişti. Haliyle verdiğim cevap da değişti. -Cevaplar değişse de sorular değişmiyor galiba. -Kesinlikle. Dünya varolduğundan bu yana içerikleri farklı olsa da hep aynı sorular sorulagelmiştir. -Ve bu sorulara hep aynı cevaplar verilmiştir. -Aynen öyle. Cevaplar biçim olarak belki farklı olabilirler fakat anlam olarak hep aynıdırlar. -Her sorunun bir cevabı var mıdır? -Bazı soruların cevapları yoktur. Fakat cevabın olmaması ayrıca bir cevap olarak değerlendirilirse -ki bu bence mümkündür- o zaman her sorunun bir cevabı vardır denilebilir. -Peki soru sormak mı daha önemlidir yoksa cevap vermek mi? -Tabi ki soru sormak cevap vermekten çok daha önemlidir. Ancak bunun böyle olabilmesi için ilk önce doğru soru sorabilmenin öğrenilmesi gerekir. Bu seviye de olan biri için artık her soru bir cevap niteliği taşır. -Nasılsınız diye sordum. Konu nereden nereye geldi. Peki şimdi nasılsınız? -Şu an gayet iyiyim. Ama kaygılanmıyorum. Nasıl olsa geçecek. -Evet. Herşey geçip gidiyor. -Saat geç oldu. Hadi biz de gidelim artık. Uğurlar olsun. -Size de efendim
Bence evet
Yaralarımız , ganimetimiz midir ?
Kışa çıkıp çıkmayacağımızı bilmeden telaşa düşüren yer değil midir.”Dünya”
Sevmek, özlemek acizlik midir?
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.