Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

milesbetweenuus

milesbetweenuus
@milesbetweenuus
When I think of you the miles between us disappear
İkimiz de gülmekten katıldık sonra bana sıkıca sarıldı. Onu sevdiğimi söyleyebilmeyi çok isterdim.
Reklam
"Sen bana kitap okurken başladı her şey. Seni duyduğumu fark ettim, bunun dehşetiyle sarsıldım, boşluğun içinden sıyrıldığımı hissetmeye başladım. Öyle bir samimiyetle okuyordun ki her kelimeyle daha çok ses duyuyordum. Okuduğun kitaplardaki hayatlar, yeni notalar gibi birleşiyordu zihnimde. Sen okumayı bırakana dek, boşluğa düşmüyordum."
Sayfa 171 - Cahit UtkanKitabı okudu
"Hayat benim için hep bir beste gibiydi. Her şeyin kendince bir tınısı, ritmi vardı. Ne anlattığı önemli değildi, önemli olan bu ritmin farkına varmaktı. Bazen heyecanlı, bazen yorucu, bazen telaşlı, bazen kırgın, bazen neşeli... Binlerce beste, binlerce nota..."
Sayfa 169Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Oysa çocuk, ona bir soru sormadığınız sürece ağzını dahi açmıyor, yalnızca işini yapıp sonra da bir gölge gibi ortadan kayboluyordu. Silik, kaybolmuş bir ruh gibiydi. Asla ulaşamadığınız, aşamadığınız bir mesafedeydi.
"Afiyet olsun. Oturabilir miyim?" "Ne yazık ki masamızda yer yok," diyor Sinan. Onun böyle rahat konuşabilme özelliğini hep sevmişimdir. Ben şu an kendimi hiç de konuşabilecek gibi hissetmiyorum. Safa pes etmiyor. "Burada iki boş sandalye var?" Sinan, şaka yapmadığını vurgulamak için sert bir şekilde ekliyor: "Sana yer yok, demek istemiştim."
Reklam
“Ama senden etkilenmiştim. Bir an, farkında bile olmadan sana bakakalmıştım. Öyle duru, doğal bir güzellik ki seninki çoğu sanatsever ona hitap eden bir eserle karşılaştığında böyle hissediyor olmalı. Eğer bir resimse ilgisini çeken sen onun en sevdiği sanatçının, ustalık eseri gibi hissettirirdin.”
“Ama öte yandan insan, yüzler görebiliyordu, bir tarlaya, bir el arabasına, bir ağaca, bir yıldıza, herhangi bir şeye, ne olursa olsun, herhangi bir şeye bakışlarını dikebiliyordu, oysa burada insanın çevresinde hep o aynılık vardı, hep o değişmeyen, korkunç aynılık vardı.”
Asıl ve iyi yanım yavaş yavaş elimden gidiyor, yavaş yavaş ikinci ve kötü yanımla bütünleşiyordum.
“Her insan birilerini, bir şeyleri sevmeyi gereksinir. Ben de sevilmeye layık birilerinden, bir şeylerden yoksun olduğum için, küçük bir korkuluk kadar partal, soluk bu zavallı oyuncağı sevip bağrıma basmakla avunuyordum.”
“Sen benim en sevdiğim kitapsın. Başından sonuna kadar beni etkileyen cümlelerden derlenmiş bir şiir, romansın. Herkesin görebileceği anlamlı cümlelerini, satır aralarına saklanmış duyguları, sayfalarından taşan kokuyu ve anlattığın öyküyü seviyorum. Defalarca okusam dahi bıkmayacağım tek kitapsın. Seninle her şey güzel ve anlamlı…”
Reklam
Yaratık yere, ayaklarımın dibine yığıldığında Denizler Kraliçesi’nin burun delikleri resmen öfke püskürüyor. “Tha Pethanete, “ diye bağırıyor. “Üzgünüm, “ diyorum boğazımı sıvazlarken. “Kahpece konuşmayı bilmiyorum.” Çevresindeki su öfkeyle kaynıyor. “Öldüğünde, “ diyor bana, “kızımın ağlayacağını mı sanıyorsun?” Bıçağımı havaya kaldırıyorum. “Beni öldür ve ne olacağını gör.”
Sayfa 410 - Elian
"Seni aynı yerden daha kaç kez kırabilirim ki? Değil mi? Ama yapıyorum. İstemiyorum ama yapıyorum."
Sayfa 297 - MahirKitabı okudu
"Eskiden severek okuduğum kitapları kütüphaneme yerleştirmek, ara sıra onlara bakmak ya da tekrar elime almak hoşuma giderdi. Şimdi bir kitabı okuyor, sevdiğim bir cümlenin altını çizerken şöyle düşünüyorum: Bu kitabı Zeynep'e göstermeliyim."
Sayfa 244 - MahirKitabı okudu
Ne olursa olsun zaman, geçmeye devam ediyordu. Acı çekiyor dahi olsa bu acının içinde çakılı kalmak zorunda değildi. Ağlar, rahatlar ve hayatına devam ederdi. Hep yaptığı gibi...
Sayfa 181Kitabı okudu
Bir insanın kendine tahammül edememesi ne kadar da korkunçtu, neden kimse anlamıyordu?
Sayfa 130Kitabı okudu
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.