128 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 hours
"Fatih-Harbiye" Türk-İslam mücerretlerinin Osmanlı mü­şahhasında meydana getirdiği medeniyetten kopulup batıya yönelişin cemiyet ve aile üzerindeki tesirlerini işlemektedir. Batılılaşma hareketinin önceleri muayyen semtlerde sür'atle yerleşmesine mukabil bazı semtlerin daha fazla geleneğini muhafaza ettiğini ve böylece İstanbul'un yamalı bohça manzarasına büründüğünü, zamanla batılılaşma cereyanının büyük bir gayretle eski medeniyete bağlı İstanbul semtlerini hırpaladığını ortaya koyarken, medeniyetlerarası, çatışma­ nın ailelere kadar girerek babayı aynı dünyada bırakıp, çocuğunu batıya doğru çektiğini göstermektedir. Bir moda salgını tarzında yayılan Batılılaşma hareketinin zamanla ruhlarda nasıl bir törpülenme husule getirdiğini teşhisten sonra; bu yeni hayat üslubuna gönül vermişlerin dahi ruhlarının en derin ve en nazlı noktalarında, öz kültü­rümüz arzusunun küllenmi bir kor şeklinde varlığını muha­faza ettiği eserde açıkça görülmektedir. Bizce, "Fatih-Harbiye" bir tezin, teşhisin romanıdır. Tan­zimat'tan kopup gelen, Milli Mücadele Devrinde ve sonraki yıllarda alevlenen batılılaşma hareketlerinin Türk tipinde ve cemiyetindeki etkilerini incelemektedir.
Fatih Harbiye
Fatih HarbiyePeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202048 okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 10 days
Dedem Korkut Ata
Fuat Köprülü Dede Korkut Hikâyeleri için şöyle demiştir: "Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkuttu öbür gözüne koysanız, Dede Korkut ağır basar." Şahsen dedigi kadar vardır. Milli kültürümüz açısından çok değerlidir. Eski Türk geleneklerinin en güzel örneklerini, halk hikayelerinde işlenen birçok motifi bulabiliriz. Toyların yapılması, çocuklara bir kahramanlık yaptıklarında adlarının konulması, bir olay olduğunda Dede Korkut'a danışılması, her hikayenin sonunda Dede Korkut'un gelip halkı soylaması iyi dileklerde bulunması çok önemlidir. Alkışlar, kargışlar, atasözleri, deyimler vs. açısından bolluğu Türkçenin ne kadar zengin olduğunun göstergesidir. Ayırıcı Türk toplumundaki kadının önemini göstermesi, cesurluğunu anlatması ne kadar değerli olduğunun kanıtıdır.
Dede Korkut Hikâyeleri
Dede Korkut HikâyeleriAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202410.1k okunma
Reklam
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 33 hours
Tarih
Hayatımızdaki alışkanlıklarımız, kültürümüz, değerlerimiz gibi aklımıza gelen çoğu şeyin bir tarihi veya tarihte bir açıklaması var. Kitap çoğunlukla bu tarz konular üzerinde duruyor. Toplam üç bölümden oluşan kitabın ilk bölümü milli günlerin kutlanışındaki tarihin önemi üzerinde duruyor. Burada iki örnek vererek konu ayrıntılı inceleniyor. Verilen iki örnek olaydan biri İsrail’in Masada kutlamaları iken diğeri ise İran’ın Kûrus kutlamaları. İkinci bölüm dini günlerin, bayramların kutlamışındaki tarihin etkisi ve önemi olmuş. Burada ise üç dinde kutlanan özel günler ve bayramlar ele alınmış. Aynı zamanda üzerinde durulan başka bir konu ise devletlerin ve yöneticilerin soylarını tarihi bir yere bağlama çabaları. Son bölüm ise çeşitli tarihi devletlerin ve olayların yüzyıllar sonra hatırlanışı ve gün yüzüne çıkarılışı üzerinde olmuş.
Tarih
TarihBernard Lewis · Kronik Kitap · 202375 okunma
72 syf.
8/10 puan verdi
Uzun zaman sonra inceleme adı altında birkaç kelam edecek vaktim oldu. Aziz Nesin bu kitabında 4 mücadele kahramanını anlatıyor. Bunlardan biri Seyit Onbaşı, Borazan Çavuş, Köprülü Hamdi Bey ve İzmir de ilk kurşunun sıkan Hasan Tahsin... Hepsinin hayatına kısa bir şekilde değinmiş ve mücadeledeki yerini ve önemini az çok anlatmış. Tabii bu
Bu Yurdu Bize Verenler
Bu Yurdu Bize VerenlerAziz Nesin · Adam Yayınları · 1988191 okunma
430 syf.
3/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
Ansiklopedi tadında tavsiye ederim mutlaka okuyun . Biraz yoruyor ama bi yandanda merak uyandırıyor. Hatta isteyene gönderebilirim bile zor bulabilirsiniz.
Milli Kültürümüz ve Meselelerimiz
Milli Kültürümüz ve MeselelerimizMehmet Eröz · Kültür Bakanlığı Yayınları · 19963 okunma
215 syf.
·
Not rated
Milli kültür ve kimlik üzerine bir yazı
Merhaba sevgili okurlar, hepimiz bir dil, din ve ırka mensubuz ve bunları korumak bizim hayatımızın en önemli görevi. Sahip olduğumuz dili korumak bizden sonraki nesillere borcumuz. Bizler biliyoruz ki ülkeler artık kılıçlarla değil devletin din ile bağını kesmek, insanların içindeki milliyetçi damarı çekmek ve kültürünü değersizleştirmek ile oluyor. İşte bu kitap bizim nasıl kimliğimizden uzaklaştırıldığımızı, nasıl kültürümüzü beğenmez hale geldiğimizi gözler önüne seriyor. Yazar kitapta diyor ki "kültür yaşadığımız hayattır, içtiğimiz çorbadır, çorbayı içiş tarzımızdır, kaşık tutuş şeklimizdir." bizler işte bu kültürü kaybetme yolunda hızla devam ediyoruz ve adına da moda diyoruz veya popüler kültür diyoruz. Ve yine yazar diyor ki "türküler tarihimizdir, coğrafyamızdır, en derin maceramızdır, kültürmüzdür." Türk demek türkü demektir öz ve öz bizimdir. Tabi artık musikimizin bile içine farklı tarzları girdi. Türküler hasret barındırır içinde hep bir hasret ve efkar. Müzikte değişim ise arabesk ile başlamıştır. Acıdır arabesk, bizler ne kadar acı yaşarsak yaşayalım bunu dışa vurmak tercihimiz değildi. Tabii işin içine değişim girene kadar. Değişim tabiki hayatın kanunudur. Her devlet her kültür her ırk her din değişime mahkumdur. Ve şununla bitireyim yazar diyor ki "kültürümüz önemli bir dönemeçte dönüp bakılırsa iyi olur..." Tabii geç kalınmış. Çocuklarımıza milli bilinci aşılayalım. Çünkü geleceğimizin güzellikleri geçmişimize saklı.
Milli Kültür ve Kimlik
Milli Kültür ve KimlikNevzat Kösoğlu · Ötüken Neşriyat · 2018101 okunma
Reklam
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.