Mimar Sinan'ın ustalık eserim dediği, kendisinin ifadesiyle "Hıristiyan mimar geçinenlerin: 'Müslümanlara galebemiz var; Ayasofya'nın kubbesi gibi bir kubbe devleti İslamiyye'de inşa olunmamıştır' dediklerini duymuştum" diyerek kubbesini Ayasofya'dan altı zira daha yüksek yaptığı Selimiye camii görenleri kendine adeta hayran
Fatih kumandasindaki Osmanli ordusunun hücumuyla 857 Cümadelâhire'sinin 20. ve 1453 Temmuz'u nun 12. günü İstanbul alınmış, Ayasofya kilisesi camiye çevrilip ilk cuma namazı orada kılınmıştı. Mihrâbı ile minberi ve sağ köşesindeki tuğla minare ile haremindeki medrese Fatih'indir.
Bu medrese bir katlı olarak inşâ edilmişti. İkinci Bayezid, ona
Bitirdim ve, tüyler diken.
"Bugünle ve gelecekle ilgili en ufak bir kaygı duymuyordum, buna yeteneğim yoktu. Herkese, her şeye, her gelişmeye karşı derin bir kayıtsızlık içindeydim. İşte beni özetleyecek cümle ancak bu olabilirdi: Kayıtsızlık durumu, katıksız özgürleşme."
Başkahramanımız Ahmet Arslan kendini işte böyle tarif ediyor.