Merhaba arkadaşlar bugün sizlere,bizden,içimizden,çevremizde ki insanlardan konu alarak yazılan bir kitabın tavsiyesi ile geldim
Baş kahramanımız Turab,Anadolu’nun küçük bir köyünde Anne,Babası, 2 abisi ,1 ablası ve kardeşi ile yaşıyor.Köy’ün geçim kaynağı tütün yetiştirmek olduğu için Turab ve ailesi de aynı şekilde tütün toplayarak geçimlerini sağlıyorlar.
Küçücük yaşında çok şeye şahit olan minik bir kalbin sahibi Turab.
Hem ailesi hem kendisi haksızlığa uğramış.En yakın arkadaşının ölümüne şahit olmuş.Babası ve abisi bir olaydan dolayı cezaevine girmiş vs. bir sürü üzücü,travmatik olaylar yaşamıştır.
Yaşadığı bu zor günlerde kimi zaman karanlık kimi zaman aydınlık bir yola çıkmıştır.
Turab 8 yaşındayken başlayan kitap Turab’ın gençlik yıllarını,ilk aşkı Simay’ı,meslek sahibi olmasını okuyarak devam ediyoruz.
Kısacık bir kitap olmasına rağmen beni çok etkiledi.Turab’ın Yaşadığı,yaşamak zorunda kaldığı talihsiz olayları kim bilir kimler yaşıyor.
Yazarımız sadece Turab’ın hayatını anlatmamış,ayrıca pek çok konuya da değinmiş.Mesela kadınların istediği saatte dışarı çıkamaması,istediklerini giyememesi vs.kısacası ülkemizde kadın olmanın zorluğuna da değinmiş.
Yazarın kalemini çok sevdim gayet akıcı ve anlaşılır okurken sizi zorlamayacaktır.Çok severek okuduğum bu kitabı tavsiye ederim okuyun,okutturun
Kömürden Karanlık Mı? Aydınlık Mı? YüzlerSinan Özçakmak · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 202231 okunma
Romantik Komedi Okumayı Sevenlerin Keyifle Okuyacağı O Kitap!
Yabancı bloggerlarda ya da kitaplar hakkında içerik üretenlerde sıkça gördüğümüz ancak ülkemizde pek de popüler olmayan o kitapla geldim.
Kitabımız romantik filmleri fazlasıyla seven -hatta karakterlerin birbirine taktığı lakaplardan gidersek "minik aşk aşığı"- Liz ve yan komşusu aynı zamanda da çocukluk arkadaşı Wesle beraber
Tavsiye 4-6 yaş arası kitap, okuyun efenim
4- 6 yaş grubu için, kitapta iki sincap ve bir kurbağa üzerinden şiirsel bir anlatımla hastaları ziyaret etmenin önemini, yardımlaşmak ve hediyeleşmenin önemini içerdiği konular ele alınmaktadır.
Kitabın sonunda ise gerek soru şeklinde, gerek eşleştirme olarak, gerekde labirent bulmaca olarak etkinlikler yer almaktadır. Çocukların okuduklarını anlayıp anlamamasına dair güzel bir etkinlik olmuş. Kitabı okurken içimde saklı kalan çocuk yanım ortaya çıktı desem yeridir :) Çok keyif alarak okudum.
Bana çerez gibi olsada eminim ki minik yüreklere çok güzel düşünceler kazandıracak bu kitabı okumanızı ve çevrenizdeki miniklerinizle birlikte de okumanızı tavsiye ederim.
Kitap kokulu günlerimiz hiç eksilmesin efendim :)
Rus edebiyatı klasiği olup yazımı tam 12 yıl sürmüştür. (1928-1940 yılları arasında). Eser kara mizah ustası olarak bilinen Mihail Bulgakov tarafından Stalin döneminde yazılmış ancak yazar yaşamını yitirdiğinde yayınlanabilmiştir. (1966'da Moskovada sansürlenerek bir dergide tefrika olarak)
Eseri konu açısından üç ayrı bölüm olarak
Pollyanna in Wonderland
Batı düşüncesi ve teknikleri, özellikle de objektif bir şekilde yazılmaya çalışılmış bu kitap hakkında bazen yaptığım birkaç sayfalık eleştiri yerine sadece minik bir tavsiye vereceğim:
Türkiye hakkında, oradan uzakta yurtdışında rahat yaşayan bir yabancı gibi hayal kurmaya ihtiyacınız varsa ideal bir kitap. Kurgusal olarak mükemmel olmuş çünkü hiç olmayacak bir geleceğe dair, Türk insanını hiçbir şekilde çözümleme gayreti ve anlayışından uzak olarak Fildişi kulelere hapsolmuş aydınların sözleri gibi hayretle okuma yaptım.
Aaah ah ah...
Çok güzeldi. Çok güzel kitaptı. Harikaydı ay nereden başlasam acaba anlatmaya. Bir kere anlatım tekniği harika. Anlatma göster tekniği o kadar iyi uygulanmış ki. Uzun süredir bu kadar gözümüze sokmadan harika şeyler anlatan bir kitapla daha karşılaşmamıştım. Kitap bir başyapıt gibi zaten okuyan herkes birbirine öneriyor.
Kitabın ana mekanı bir kafe. Ancak burası sıradan bir kafe değil. Bu kafenin özel bir gücü var. O da insanlara zamanda yolculuk yaptırabilmesi. Ancak zaman yolculuğu için bir takım kurallar var. Bütün kurallara uyar ve kabul edersen ancak zamanda yolculuk yapabiliyorsun. Ve her şer bir kahveye bağlı
Kurallar ise şu şekilde:
1. Zamanın sınırlı
2. Hareketin sınırlı, yolculuğu yapabileceğin tek bir sandalye var ve oradan kalkamazsın.
3. Şimdiki zamanı değiştiremezsin
4. Buluşabileceğin kişiler sınırlı
Kitabın anlatımı çok başarılı. Edebiyatta kullanılan anlatma göster ilkesini benimsemiş ve çok güzel kullanmış. O kadar minik o kadar tatlış imalarla anlıyorsunuz ki olanı biteni. Mesela kitabın ortalarında anlamıştım ben beni nasıl bir son beklediğini. Ancak bu okuyucuyu soğutmuyor. Çünkü sadece iyi mi kötü mü bir son olduğunu bilebiliyorsun o sonun detaylarını keşfettirecek kadar çok şey de anlatmıyor.
Ve kitabı bitirdiğinde okuyucuyu çok güzel sorularla başbaşa bırakıyor.
"Geçmişte bir pişmanlığım var mı, imkanım olsa neyi düzeltirdim. Düzeltemeyeceğimi bile bile yine de gider miydim?" falan falaan.
Çok güzel öğretici sorgulatıcı ve başarılı anlatımlı bir kitap tavsiye ederim.
