Moskova akşam haberleri ..
"1938'in dünyaya gelen ilk bebeği .Pasternak'ın oğludur ..
Kendisi 1 Ocak 'ta saat 12:00 da doğmuştur "
Sayfa 63 - Yapı kredi yayınları..Kitabı okudu
Yeni Suriye denklemi...
Trump'ın tuhaf saldırısı, Esad'ın mutluluğu ve Erdoğan'ın riskleri
Üçüncü Dünya Savaşı çıkmadı. Hatta tek bir ölüm bile olmadı.
Ama koskoca ABD, İngiltere ve Fransa’nın askerî güçleri ta nerelerden geldi ve Suriye’yi bombaladı.
Önemli bir olay mı? Evet, öyle gibi... Ama yakından bakınca biraz tuhaf...
Ne oldu?
Doğu Guta’da 7 Nisan’da kimyasal
Televizyon yalıtır ve standartlaştırır. Bir taraftan, insanları geleneklerce biçimlendirilen ve sınırlandırılan konuşma, deneyim ve yaşam baglamlarından koparır. Ama diğer taraftan da herkes benzer bir konumdadır: Honolulu’dan Moskova'ya, Singapur’a kadar herkes kurumsal olarak üretilmiş televizyon programlarını tüketir. Bireyselleşmeye -daha dogrusu, geleneksel yaşam baglamlarından kopuşa-yaşam biçimlerinin tekbiçimliligi ve standartlaşması eşlik eder. Aile içinde bile herkes yalıtılmış durumda oturup televizyona bakar. Böylece bireyselleşmiş kitlesel izleyici veya -daha keskin bir ifadeyle formüle edersek-, yığınlar halinde yalıtılmış münzevilerin standartlaşmış kolektif varoluşu toplumsal bir imge hali olarak zuhur eder (kış. G. Anders, 1980).
Bu durum, aynı anda hem kültürler hem de uluslarüstü olarak gerçekleşir. Dünyanın dört bir yanında her sınıftan insanlar, her akşam televizyonun köy meydanında buluşup haberleri tüketiyor da diyebiliriz. Bu bakımdan, bireysel konumlar artık kurumsal olarak ulus devlet sınırlarına bağımlı degildir ve dünya çapında standartlaşmış bir medya ağının parçasıdır. Hatta kurumsal ve ulusal sınırların bir bakıma artık geçersiz olduğunu bile söyleyebiliriz. Medya sayesinde mekânsal ve sosyal bakımdan bır tür çifte hayat yaşıyoruz..
Bavul Dergisi - Kasım 2016, Sayı:14 (Sabahattin Ali)
Bu yazı ''Filiz Hiç Üzülmesin'' Kitabı'ndan, Filiz Ali tarafından okurlarımızla paylaşılmıştır.
*
Son Yolculuk
*
Babam, Edirne'ye peynir yüklemeye gidiyor hesapta. Ancak yanına şoför muavini olarak Ali Ertekin diye birini alıyor. Ali Ertekin Yugoslav göçmeni, ordudan silah kaçırdığı gerekçesiyle astsubaylıktan atılmış biri. Bulgaristan'a
Çoğunlukla senden konuştuk. Seninle ilgili bu kadar çok şeyi, tüm ayrıntılarıyla belleğime kazımış olmam şaşırttı Zavadski’yi. Bunu nasıl yapabildiğimi sordu. Şakayla yanıtladım onu ve tüm suçun gençliğimde olduğunu söyledim. Öyle ya, bilim insanlarına göre, bireyin entelektüel zekâsının en üst düzeyde olduğu dönem 23 ile 30 yaş arasıydı. Ve ben
Yurtdışında olduğumuz zamanlarda gecelerimizi sinemalarda geçirdiğimiz olurdu. İnsanların nasıl eğlendiklerini, neşelendikleri izlemekten çok hoşlanırdın. Sinemaya gitmek senin için bir zevkti. Ustasından caz dinlemeyi severdin. Yeni olan her şeye ilgin vardı. Her şeyi görmek konusundaki açlığını bastırmak asla mümkün değildi.
Bizdeki gazetelerde
Moskova’da bu gazete bağımlılığın ile baş etmek kolaydı. Gazetelerin hem sabah, hem akşam baskılarına; Moskova gazetelerine, diğer bölge baskılarına, yabancı gazetelere abone olmuştuk. Sadece gazeteler mi, ansiklopediler, broşürler, elkitapları da abone olduğumuz yayınlardı... Ama yurtdışındayken gazete bayilerine bağımlıydın. Bu nedenle,