Coşkulu kalabalıkların içerisinde sahte bir insansın; başından beri herkesi kandırdığını düşünürken tek yaptığın hayatı ezmekti, amacına uygun yaşantın senin katran dolu kalbinin silüetidir. Hayat kötülüğün ve iyiliğin parıltılı savaşını muazzam bir gösteri halinde sunmuştur. Hangi tarafın büyüsüne kapıldıysan taraf seçmiş olduğunun düşüncesinden hemen vazgeçmelisin, aptal. Karmaşık bir yapıdır insan algısı, bir bakıma köşeye kıstırılmıştır. Köşeye sıkıştırılmış, yıpranmakta olan zayıf bir karakterin tiz çığlıklarısın. Çaren iyi veya kötü mü dür ? Ne düşünüyorsun hala, bir yol seçmen gerektiği öğretildi, bunu yaptın. Hangi iyinin sana bu yolda ışık tutacağını bilemedin veya hangi kötünün senin için kutsal bir yaşam barındırdığını. Sen cevabı sorusundan önce yazılmış bir detaysın, tanrı aşkına senden sonrasını kodlamaya devam edensin. Gözlerinin toplumsal coşkuyu barındırdığı tüm berraklığıyla ortada, onu görebiliyorum. Onlara katıl, paylaşılan mutluluğu delicesine görmesini arzula gözlerinin; karanlık hiç olmadığı kadar tatmin edici bu gözler fazla sığ ışığa. Bu gözler fazla sığ insanlığa; yapay mutluluğa.
Sen Muazzam Bir Detaysın Alfred :))
Nevrotikler. Sonradan eğtimlinin en sevdiği sözcük.
Sayfa 203 - İthaki Yayınları
Reklam
Sen, muazzam bir detaysın...
Yalnızlığının içine ne taşıdıysan, ancak o büyür yalnızlıkta-içindeki hayvan da işte böyle. Bu yüzden birçoklarına tavsiye edilmemelidir yalnızlık.
Sayfa 296 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Gecenin bi vakti dinlediğim şarkıda denk geldiğim şu cümle: "Eksik kalır ömrüm dediğin, insan insanın boşluğudur." Sen muazzam bir detaysın Hüsnü Arkan 🍀
Sen muhteşem bir detaysın Proust
düşüncelerim hiçbir sapmaya uğramadan onda devam ederdi, çünkü benim zihnimden onunkine ortam değiştirmeden, şahıs değiştirmeden geçerdi. Ayna karşısında kravatını bağlamaya çalışan, ama kravatın gördüğü ucunun elini götürdüğü tarafta olmadığını anlamayan bir insan veya yerde bir böceğin dans eden gölgesini kovalayan bir köpek gibi, ruhları doğrudan göremediğimiz bu dünyada, bedenin görünüşüne aldanarak kendimi büyükannemin kollarına attım ve sanki bu yolla bana açtığı muazzam kalbe ulaşabilirmişim gibi, dudaklarımı yüzüne yapıştırdım. Ağzım bu şekilde yanaklarına, alnına yapışmışken, o kadar sağaltıcı, besleyici bir şeyler çekip alıyordum ki ondan, süt emen bir bebeğin kıpırtısızlığını, ciddiyetini, sakin oburluğunu sergiliyordum.
Sayfa 220Kitabı okudu
508 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Dakikalardır nasıl bir giriş cümlesi yapsam diye bekliyorum ancak bulamadım ben de bekleyişimi yazayım dedim. Öncelikle çok ama çok fazla zekice kurgulanmıştı. Çoğu ipucu aslında gözümüzün içine sokulurcasına yazılırken bizim göremememiz de bunun kanıtı zaten. 32. bölümden sonra kitapta yaşanan aksiyon dozu asla düşmedi, art arda okutturdu kendini. Asilerin arasındaki diyaloglar, olayların çözülmesi, yeni eklenen karakterler, güçler, Yüksek Epikler... Gerçek anlamda epik bir roman havası vardı. Cody'nin İskoç muhabbetleri ve Larcener'in üslubu muhteşemdi. Son iki bölüm özellikle can alıcıydı, duygusallıktan havalara uçtum okurken. Tahmin edilemezdi ancak yine de çok çok daha hafif bir ters köşe yapılsaydı sanırım tatmin düzeyim %99'dan %100'e çıkardı. Ama unutulmayacak bir seri oldu benim için. Muhteşem ve "epik"ti. Sen muazzam bir detaysın David Charleston.
Calamity
CalamityBrandon Sanderson · DEX · 2017198 okunma
Reklam
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.