İnsanlar öyle çoğalmıştı ki, Tanrılar onların gürültü ve şamatasından uyuyamaz olmuşlar.
Sayfa 60 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Benzer durumlar sadece zaman farklı..!
Bundan sonra biz Sumerliler, özgürlüğümüzü Akadlılara kaptırdık. Aslını ararsanız, bizim suçumuz çok bunda. Kentlerimiz el ele verip güç­ lerini birleştirseydi, bunlar başımıza gelmeyecekti. "Ben daha büyük ola­ cağım, ben daha yükseleceğim" diyen şan ve şöhret düşkünü yöneticiler ülkemizi parçaladılar, düşmanlarımıza bizi yem yaptılar. Ne acı değil mi?
Reklam
Üç günlük beraberliklerinde Cemal Bey, Hoca'nın tek ihtirasını da keşfetmiş: Bu ihtiras dinine, padişah ve halifeye bağlılıktan başka bir şey değildi. Hoca, İslâm âleminin içine düştüğü korkunç sarsıntıdan sadece derin bir acı duyuyor, fakat Allah'ın inâyeti ve halife-yi ruyi zeminin dirayeti sayesinde bu sarsıntının atlatılıp hak olan ikbale yeniden kavuşulacağına iman ediyordu. Onun için tek, fakat bütün ümit kapılarını kapatabilecek olan tehlike ehl-i iman arasında tefrika olurdu. Bunu önlemek, Padişahın etrafında yekvücut bir kitle hâline gelmek için Muhammed ümmeti elinden geleni yapmalı idi, o da bu işte elinden geleni yapacaktı. Bu mukaddes ve muazzez gaye uğruna, gönüllü bir nefer gibi and içmişti.
“Ayrıldıktan sonra, geçmiş zaman aşıkları gibi seni kalbime gömdüm Muazzez. Altında yatır olan araziden farkı yok şimdi.
Kadın dedikleri şey hakkında hiçbir fikri olmayan delikanlı, karısına insanların üstünde bir mahiyet veriyor, kalbinde günden güne kuvvetlenen bir aşkı adeta dini bir his gibi tefsir ediyor ve bütün düşünce ve hareketlerinin bu mihver etrafında dönmesi lazım geldiğini hissediyordu. En uzak devrelerinden beri bir dakikası bile onsuz geçmeyen hayatının, Muazzez olmadan bir hikmeti bulunabileceğini tahmin etmiyordu. Onu kaybetmek tehlikeli beliren zamanları hatta onu eliyle kendinden uzaklaştırdığı günleri hatırladıkça şaşıyor: "Ben bunu nasıl yaptım?" diye kendine soruyordu.
Sayfa 145 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Hâlâ Yusuf'a karşı içinde biraz korku besleyen Muazzez, böyle zamanlarda ona sessizce yaklaşır, yanına oturarak kocasının yüzüne merak ve biraz da endişe ile bakardı. Şimdiye kadar içinde neler olup bittiğini asla anlamadığı bu başı, çıldırasıya seviyordu.
Sayfa 143 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.