Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
200 syf.
5/10 puan verdi
Maalesef hiç beğenmedim.Kapağı , tasarımı çok güzel olmuş o konuda yayınevini tebrik ediyorum.Aynı zamanda bu kapağa yazık ettiklerini düşünüyorum.Bizim Türk yazarlar desteklenmeli , ilerlemeli ancak bu kitabı hiç mi hiç beğenmedim.Genelleme yapmıyorum tabi ki.Aynı yayınevinden çıkan bir başka kitap okumuştum geçen yıl "Defne'yi Beklerken".Öyle sarmıştı ki bir solukta okumuştum.Saklambaç da öyledir diye görür görmez aldım. Yazarın dilini beğenmedim.Bir yazarda en nefret ettiğim şey argo kelimelere çok yer vermesidir.Sayın Müge Hanım bunu bolca yapmıştı.Zannediyorum günümüz gençliğini yansıtmak istemişti.Ben onaylamıyorum ve hoşuma da gitmedi doğrusu. Kitapta kız ve dedesi ile ilgili olaylar anlatılıyordu. Aslında tema gerçeklikti.Bilemiyorum gençlik ödülü almış yazarımıza saygısızlık etmek istemem.Tek kitapla sonuca varmak da yakışmaz sonuçta 200 sayfalık bir kitap.Tekrar gözden geçireceğim.
Saklambaç
SaklambaçMüge İplikçi · On8 Kitap · 201322 okunma
229 syf.
7/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Bir kitabın beni heyecanlandırması için en ön sayfada aile ağacı olması yeter fakat kitabın o birinci bölümünü okurken öyle bir korku sardı ki içimi ben bu kitabı anlayamayacağım dedim. Ama yılmadım devam ettim. Sonrası sular seller gibi geldi. Bana sorarsanız bu kitap kadersizlik kokuyor. Bir ev ve evin içindeki kadersiz insanların kadersizliklerinin müsebbibi olarak aradıkları suçlular. Çocukluğunda devşirilerek (-ki Dersim'in kayıp kızları kitabını okuduğum için zamanında süryani ermeni kızlarının nasıl paşalara vs evlatlık verildiğini tanıklardan okumuştum) bir paşaya evlatlık verilen Feride'nin yaşlılığında alzheimer olması ve hayatıyla bölük pörçük hesaplaşmaları zaman zaman beni yorsa da ortaya güzel bir hikaye çıkmış. Bu vesileyle Müge İplikci'nin diğer kitaplarını da alıp okuma sırasına koydum.
Kül ve Yel
Kül ve YelMüge İplikçi · Alkım Kitap Yayıncılık · 200441 okunma
Reklam
132 syf.
9/10 puan verdi
Güzel ve bilinçlendirici bir kitaptı. Hala kotlar o şekilde mi üretiliyor? O zaman insanlar neden başka insanların hayatlarına mâl olan bir şeyi alır? Sorularıyla sizi baş başa bırakıyor. Elmastan kürke denetim dışı piyasalarda geçen hikayelerden biri sadece bu öykü . Bu tür şeylerin sadece Afrika ve Çin'de olduğunu düşünenler-benim gibi- için güzel bir hatırlatma.. Düşük bir ücretle anadoludan getirilen , ciğerleri zehirli tozlardan tıkanan ve kansere yakalanan işçiler; ayran içince geçiyor, bu öksürükler zararsız diyen patronlar..
Yalancı Şahit
Yalancı ŞahitMüge İplikçi · Günışığı Kitaplığı · 201141 okunma
110 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bazen bazı kitapları okurken konsantre olmak gerek. Bu kitapta onlardan biri, bir kere konsantre oldun mu kitap akıp gidiyor. İçeriği de gerçekçi ve sohbet havası içinde.
Arkası Yarın
Arkası YarınMüge İplikçi · Everest Yayınları · 200622 okunma
110 syf.
·
Puan vermedi
·
20 saatte okudu
Arkası Yarın / Müge İplikçi
Kitap 13 öyküden oluşuyor. Yazarın "Şamatalı Yolculuk" isimli öyküyü ilk öykü olarak kitabına yerleştirmesine çok şaşırdım. Zira "dedi adam", "dedi kadın" sözlerinin sık sık yinelendiği giriş bölümü okuru daha ilk elden sıkıyor. Söyleyen kişiler ilk iki cümleden sonra artık bir daha belirtilmeden diyalog cümleleri alt alta sıralansa, zaten iki kişinin karşılıklı konuşması olduğu anlaşılacak. Her konuşmanın ardından "dedi adam", "dedi kadın" yinelemelerine ne gerek vardı ki?! Dolayısıyla kitabı bir süre kenara bırakıp sonra bir kez daha okumayı denedim... Bu kez başlangıcı ikinci öykü ile yaptım. 7 öyküyü aralıksız bir solukta okudum... kalan 5 öyküyü zamana bıraktım... "Zaman Zaman" ı daha bir sevdim, ilk sıraya yazdım. "O yaz hepimiz bitlendik"i de ikinci sıraya... Bu arada, "arkası yarın" sözü eski radyoları çağrıştırır ama kapakta eski bir televizyon resmi.....?!
Arkası Yarın
Arkası YarınMüge İplikçi · Everest Yayınları · 200622 okunma
133 syf.
1/10 puan verdi
Peki, dedim.
Türk edebiyatı geçmişimizin tozlu raflarında kalmış kadın yazarlarımızı tanıma serüvenimde yola Müge İplikçi ile devam ediyordum fakat yolumdan dönesim geldi. Umarım her kitabın böylesine anlamsız değildir. Umarım yazarken en karışık ruhsal dönemine denk gelen kitabını seçmişimdir. Umarım o hata bendedir... Çünkü gerçekten çok zor dayandım. Yani kadınlar evet ee yani? Hani yazmak için yazılmış sanki. Bir yerlerden başlamaya çalışmışsın arada yakalamışsın sonra kopmuşsun ne bileyim şu an ben kitabı aktaramıyorum bile. Kesinlikle kurgu yeteneği çok zayıf. Betimleme sıfır ve işin komik tarafı -her yazar betimleme yapacak, imgelemeler kullanacak diye bir şey elbette yok- ama Müge İplikçi beceremediği halde kullanmaya çalışmış. Noktalama işaretleri ise felaket yani okurken şu virgülü sal artık dedim ya. Tırnak işaretinden hiç mi haberin olmadı Müge İplikçi? Ya da konuşma çizgisinden? Tamam haksızlık etmeyeyim konuşma çizgisini yine kullanmışsın ama asıl kullanmak gereken yerleri de nedense es geçmişsin. Cümleler o kadar kopmuş ki birbirinden... O kadar anlamsız olmuş ki sayfalar. Daha fazla diyecek hiçbir şeyim yok inanın. Böylesine bir inceleme normalde yazmazdım ama gerçekten büyük bir hayal kırıklığına uğradım. Şu an sizlere sadece bir sayfa atacağım ve okuyun. Ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır. ibb.co/Hxhtmjw
Columbus'un Kadınları
Columbus'un KadınlarıMüge İplikçi · Everest Yayınları · 200713 okunma
Reklam
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Çok Özel İsimler Sözlüğü
Müge İplikçi Çok Özel İsimler Sözlüğü adını verdiği öykü kitabında, toplumun her kesiminde karşılaşacağımız kişilerden yola çıkarak günümüzde yaşanan olaylardan esinlenen öykülere yer vermiş. Her öykünün adı bir isim. Seniha, İrfan, Seval, Leyla, Zeyno, Aziz, Koray,Yasemin, Niyazi, Sevim, Keriman... Kitapta böyle 30 öykü var. Bu karakterler toplum içinde yaşayan, günlük hayatları, dertleri, sıkıntıları, beklentileri, özlemleri, kederleri, üzüntüleri, mutlulukları olan insanlar. Kimisi bir iş cinayetine, kimisi koca şiddetine, kimisi bitmiş ama sürdürülmeye çalışılan bir evliliğe, kimisi ölüme, kimisi bir hastalığın pençesine takılmış gerçek insanlar. Gündelik hayatların gelir geçerliği içinde aslında birbiriyle kesişen hayatların öyküleri. Hal böyle olunca bir öyküdeki karakter, diğer bir karakterin öyküsünde de karşımıza çıkıyor. Müge İplikçi bu kitapta yer verdiği öyküleri ile, toplumun günlük üzülüp sonra unuttuğu, kimilerini yıldönümlerinde veya anmalarda hatırladığımız, olduğu anda felaketimizmiş gibi hepimizin hissettiği ama ertesi gün adeta bir sabun köpüğü gibi etkisini yitiren olayları cımbızlayarak hafızaları tazelerken, sıradan insanların kendi hallerinde yaşayıp giderken hayatın üzerlerine bindirdiği yükler nedeniyle dağılan ruhlarını gözler önüne seriyor.
Çok Özel İsimler Sözlüğü
Çok Özel İsimler SözlüğüMüge İplikçi · Can Yayınları · 201761 okunma
216 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Yine Can yayınlarının kampanyası sayesinde tanıştığım bir roman oldu ancak klasik roman tadından uzak bir kitap.Oturup yazarıyla konuşmak gerek çünkü aşırı üstü kapalı,karışık anlatımlar içeriyor.Değişik bir üslup ,hem beğendim hem beğenmedim zira kafam karışık Fehime?Feride?
Kül ve Yel
Kül ve YelMüge İplikçi · Can Yayınları · 201741 okunma
78 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.