Aynı odada yan yana yatan iki kalp hastası vardır. Yataklardan biri pencere kenarında, diğeri duvar dibindedir....
Pencere kenarında yatan hasta sabahtan akşama kadar, pencereden dışarıya bakıp seyrettiklerini duvar dibinde bir şey görmeyen, aynı kaderi paylaşan hasta arkadaşına anlatır ve her anlatımında;
"Hava güneşli, karşımızda bir park var ve orada çocuklar neşeyle oyunlar oynuyorlar. Park yemyeşil, kuşlar, çiçekler ve ağaçlarla dolu." şeklinde güzel bir tabloyu ortaya koyar. İki hastanın diyaloğu böyle her gün sürüp giderken, pencere kenarında yatan hasta yeni bir kalp krizi geçirir... Duvar dibindeki düğmeye bassa doktoru çağırabilir ve belki de arkadaşı kurtulabilir. Ama onun aklı pencere kenarındaki yataktadır. Arkadaşı ölürse pencere kenarı boşalacak ve kendisi o yatağa geçerek pencereden o güzel manzarayı izleyebilecektir.
Sonuçta duvar dibinde yatan hasta düğmeye basmaz ve arkadaşı ölür. Ertesi gün duvar dibindeki hastayı yatağından pencere kenarındaki yatağa taşırlar, beklediği an gelmiştir artik.
Yattığı yerde, pencereden dışarıya bakar... Ancak dışarıda gördüğü sadece bir duvardır...🍂