En büyük yanılgılarımızdan biri, birilerinin bizi kendimizi anlatmaya ihtiyaç kalmadan anlamasını beklemek. Böyle bir şey mümkün değil.
Uyumadan önce hayalini kuruyorum
Seninle uyumanın
Hiç uğramıyor sonra uyku sen yoksun diye
Mutlu musun diyorsun benle
Mutluluk kapımı çalıp bakar
İçeride sen var mısın diye
Yetmiyor muyum sana diyorsun
Yetiyorsun
Bak kalbim atıyor artık sen varsın diye
Her şey seninle ve sen varsın diye yazılı ömrüme
Bize mümkün değil ayrılık ölümle bile
Cennette bile ayırmaz mevlam
Bizsiz cennet bize zulüm olur diye
Melik MERTER
Kaçış (2022)
İnsan kendinden kaçabilir miydi? Kendinden nereye kaçacaktı ki? Bir çocukluğuna uğrar, travmalarıyla karışılaşıp daha çok kaçmak ister; sonra gençliğine geçer, yaşayamadığı hayatla yüzleşmekten kaçmak ister..
Zihnine değil de duygularına mı kaçabilir insan? Bastırdığı duyguların onu zerrecikler halinde dağıtmasından korkmaz mı?
Ya zihninde birini yaratsa? İster sevdiği biri, ister o an ihtiyacı olanları söyleyebileceğini düşündüğü biri, isterse var olmayan biri... Bu şekilde kaçabilir mi kendinden?
Maalesef a dostlar. Zihni ve duyguları hala ona ait, konuştuğu ve hissettiği hala kendi benliği, unutmayınız sakın!
Peki nasıl başaracak insan kendinden kaçmayı? Sanırım bunun cevabi ne kadar evirip çevirsek, bulmacayı kime verirsek verelim değişmez bir gerçek.
İnsanın kendinden kaçması mümkün değildir. Hatta öyle ki kendinden kaçmaya çalıştğı her an kendine daha çok rastlar. En iyisi bunu denememek!
Bittiği bir yer var sevmenin yorulduğu; tamiri mümkün değil ve en mühimi bu.
Eğer kalplerine gerçek anlamda bakmayı ögrenirlerse insanların çoğunluğu şiddetli bir şekilde istediği şeyin bu dünyada olmadığını anlayacaklardır. öyle bir hasrettir ki hiç bir evlilik ,hiç bir eğitim ,hiç bir seyahat gerçek anlamda onu tatmin edemez.Bunu söylerken başarısız evlilikleri,tatilleri,eğitimleri kast etmiyorum,olması mümkün en başarılılarını kastediyorum.Eğer kendimde bu dünyada hiç bir şeyin tatmin edemediği bir arzu tespit edersem bunun en muhtemel açıklaması başka bir dünya için yaratılmış olduğumdur.Eğer dünyevi hazların hiçbiri onu tatmin edemezse bu, dünyanın bir hile olduğunu göstermez muhtemelen dünyadaki hazlar onu tatmin etmek için değil bilakis onu açığa çıkarmak içindir.Böylece gerçek hayatın farkına varalım.Eğer böyleyse bir yandan bu dünyevi nimetleri hiç bir zaman küçük görmemeli ve şükürsüzlük etmemeliyim.Diğer yandan bunların bir kopyası, yankısı ,serapı oldukları şeyle karıştırma yanılgısına düşmemeliyim.Kendimde gerçek vatanım için arzuyu muhafaza etmeliyim... o vatan ki ölmeden ona kavuşamam..
"Yola çıkıp da oraya varmak mümkün değil demek ki.
Yoldaki her şey varamamak üzere,
Oyalamak, sanmak, kanmak üzere demek ki
Hayat, bu seraba bakış demek ki..."
Şule Gürbüz