Darü'l Harb ve Darü'l Islam'a en güzel bakış açısı
Bize göre “ La ilahe illallah, Muhammedün Resülullah” diyen her Müslüman’ın yaşadığı toprak parçası vatanımızdır. Bizim katımızda saygınlığı ve yüceliği vardır. Orayı sever ve sayarız; gelişmesi için gayret gösteririz.
Müslümanın Bakış Açısı
Tevazu , insanın rastladığı herkesi kendinden üstün görmesi, o kimsenin Allahu Teâlâ katında benden hayırlı , derecesi benden yüksek olabilir demesidir. Karşılaştığı kimse küçük ise , Allahu Teâlâya asi olmadı, bense isyan ettim, şüphesiz o benden iyidir , demelidir. Karşılaştığı yaşlı ise , benden önce ve daha çok ibadet etmiştir, benden iyidir demelidir. Alimle karşılaşsa, benim erişemediğim makama erişti , benim kavuşamadığım şeye kavuştu , benim bilmediğimi bildi, yaptıklarımı ilimle yaptı , bu da benden iyidir demelidir. Rastladığı cahil ise , Allahu Teâlâya cahil olduğu için isyan etti, ben ise bile bile isyan ediyorum onun sonunun ne olacağını ve benim akıbetimin nasıl olacağını bilmiyorum demelidir. Kafirle karşılaşırsa , bir gün müslüman olur da sonu hayırlı amel üzerine olur , benim ise kötülük küfür yapıp fena amelle gitmem olabilir demelidir.
Reklam
Bütün çabaları başarısızlıkla sonuçlanan Herzl'e göre Filistin'de bir Yahudi devleti kurulması için Osmanlı Devletinin yıkılması gerekiyordu. Herzl, bu durumu şöyle açıklıyordu: "Yahudi Devletinin kurulması için tek çıkar yol Osmanlı Devleti'ni yıkmak yahut parçalamaktır. Türkiye yakın gelecekte parçalanırsa, Filistin'de kurulacak Siyonist devlet, onun karşısında hep bir engel olarak kalacaktır. Öyle olmaz da Sultan, Yahudilerin istek ve şartlarını kabul ederse Siyonizm'in kendisine olan bakış açısı olumlu yönde değişecektir. Sahip olduğu topraklar yanında Sultan için çok büyük değer taşımayan bir toprak parçasını bize bırakması halinde malî yönden onun en güçlü destekçileri biz olacağız." #74
Sayfa 57
Atatürk'ün dine bakış açısı
BÜYÜK DEVRİM - HİLAFETİN KALDIRILMASI VE LAİKLEŞME Bu beyanında Mustafa Kemal, sekülarizmin zorunluluğunu şu kanıtlarla açıklamaya çalışmaktadır. 1. Müslümanız. Müslümanlığı reddetmiyoruz. 2. Fakat tarih gösteriyor ki, din siyaset vasıtası yapılarak menfaat ve ihtiraslara alet edilmiştir. 3. İnanç ve vicdanımıza ait kutsal duygularımız,
İnsanımızın yabancılaştığını söylemek, muhtevası açıklığa kavuşturulması gereken bir' soyutlamadır. İnsanımızın "insani özüne" yabancılaştığını ifade etmek istiyorsak, yabancılaşma kavramını felsefi anlamıyla kabul ediyoruz demektir. Felsefi anlamda yabancılaşmanın, dünyevi düşünce planında bir vehim olduğunu ileriki sayfalarda
Sayfa 115 - Oysa ben, Müslümanın yabancılaşmasını adeta özler gibiyim.Kitabı okudu
makale notları-10
Hikmeti 'mü'minin yitiği' şeklinde tanımlayan dini anlayışın sonucu olarak bilgelik eseri olan tüm şeyler müslümanlarca sahiplenilmesi gereken yüksek evrensel değerler olarak telakki edilmiştir. Dolayısıyla bir hikmetli söz, fikir veya eylem vahyedilmiş bilginin daha iyi anlaşılmasını mümkün kılıyor, akla yeni bir açılım kazandırıyor ve pratik hayatımız açısından anlam taşıyorsa ifadesini hangi kültür veya medeniyet havzasında bulmuş olursa olsun kaynağına bakılmaksızın sahiplenilmesi öngörülmüştür. Çünkü hikmet zaten Müslümanın kaybettiği öz malıdır ve yeniden sahiplenmesi dini bir değer taşır. Böyle olunca Taocu bir Çinli bilgenin, bir Kızılderili şefinin, bir antik çağ filozofunun, bir ortaçağ metafizikçisinin, ünlü bir Avrupalı mistiğin, genel inanç ve fikir profiline katılmasak bile post modern bir düşünür veya bir modern şairin dile getirdiği bilgelikler, evrensel hikmet hazinesine aittir. Varlık en külli kavram olduğu ve bakış açısı da bu külliliği kolladığı için metafizik de külli bilimdir. Metafizik dışındaki bilimler yine var olanı inceler; ancak bir tür varlığı ve belli bir açıdan ele aldıkları için varlığın bir 'cüz' 'tiyle, bir parçasıyla meşguldürler. Bu yüzden söz konusu bilimlere cüz'i bilimler (İng. Special sciences) denmektedir.
Reklam
29 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.