İnsanlara verdiğiniz her bir şans, aslında kendinize verdiğiniz yeni bir yanılma hakkı...
İnsanlara çok az tercih hakkı verilir..
Sayfa6 YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Atatürk
Kadın, insan değildi. Nüfus sayımında sayılmıyordu. Büyükbaş hayvanlar bile sayılıyordu... Kadınlar sayılmıyordu. Eşit birey oldu. Medeni Kanun kabul edildi, Resmi nikah getirildi. Aynı anda birden fazla kadınla evlenme kaldırıldı. Yaş sınırı konuldu, küçük yaşta evlilikler önlendi. Miras hukukunda cinsiyet ayrımına son verildi. Siyasi haklar teslim edildi, seçme seçilme hakkı verildi. Eşit eğitim hakkı verildi. Meslek edinme hakkı verildi.
Sayfa 231 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Rüzgarın en cilvelisi onların ağaçlarında. En güzel şarkıları onlar için söylüyor yaprak. Onlar basıyor toprağın en kahverengisine. Onların denizlerinde mavinin en canlısı. Ve martılar orada yiyor simidin en susamlısını, en sıcağını ekmeğin. Orada şairlerin en allısı, en pullusu şiirlerin. Orada duaların kabulü, muştuların en ilahisi. Orada
Sen sanmadığın yerde Nâgâh açıla perde Derman erişe derde Mevlâ görelim neyler Neylerse güzel eyler. İbrahim Hakkı Hz.
Sarıkamış Kuşatması III. Ordu
Hafız Hakkı Paşa'nın kolordusuna ricat emri verirken söylediği gibi "...şereften başka her şey mahvolmuştu...".
Reklam
Sultan Vahdeddin Hain Miydi?
Tabii ki Sultan Vahideddin "hain" değildi... Çünkü Mustafa Kemal'e para ve gemi vererek Anadolu'ya çıkmasını o sağladı... Sürgünde yoklukla cebelleşirken bile Atatürk ve Cum huriyet aleyhine tek kelime etmedi, edenleri de huzurun dan kovdu... Sürgüne giderken hazineden istediğini alabilecek durumda olmasına rağmen, hakkı olmayan tek kuruşa el uzatmadı, hatta okumak için aldığı kıymetli kitapları bile makbuz mukabili iade ettikten sonra vatandan ayrıldı... Son nefesini verinceye kadar vatanla irtibatını sürdürdü. Seveni çoktu; isteseydi bir isyan başlatabilir, genç cumhuriyeti en azından zor durumda bırakabilirdi. İngilizlerin bu konuda el altından teşvikleri bile olmuştu; ama kışkırtmalara kapılmadı. Vatanının selameti, cumhuriyetin muvaffakiyeti için dua etmekle yetindi... Vatandan ayrıldığı zaman padişahlığı kaybetse bile “halife" kimliğini koruyordu. İsteseydi İslam dünyasından her türlü yardımı alabilirdi. İstemedi, tenezzül etmedi; "halife" sıfatını bile kullanmadı. Karar, siyasetçiler tarafından değil, sadece mahkemeler tarafından verilirse geçerlidir. Sultan Vahdeddin'in "hain" kararı vermiş tek bir mahkeme yoktur. O şartlarda başka nasıl “vatansever" olunur?
Sayfa 239Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.